Somut olayda, yargılama aşamasında davacı vekili 30.06.2017 tarihli dilekçesi ile davalarına istirdat davası olarak devam ettiğini belirtmiştir. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi ve davaya istirdat davası olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir. Buna göre menfi tespit davasının devamı sırasında borcun herhangi bir nedenle ödendiği iddiası üzerine mahkemece bu iddia araştırılıp ödemenin kanıtlanması halinde, talep olmasa dahi dava kendiliğinden istirdat davasına dönüşeceğinden açılan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilmelidir. Mahkemece bu yönde araştırma yapılmadan karar verilmesi doğru olmamıştır....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanunun 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda; davanın, taraflar arasında düzenlenen, hisseli gayrimenkul satış (devre mülk) vaadi sözleşmesinin davacı tarafça tek taraflı olarak feshedilmesi üzerine, davacının ödediği bedelin iade edilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 16.11.2009 Nosu : 855-701 - K A R A R - Uyuşmazlığın tacir olan taraflar arasındaki kira sözleşmesinin feshi nedeniyle alacak istemine ilişkin bulunmasına, taraflar arasında satış ilişkisi bulunmamasına, davanın itirazının iptali ya da menfi tespit biçiminde açılmış olmasına göre, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 21.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi. Aslı gibidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 15. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 15. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin haklı nedenle feshi ve tasfiyesi ile bundan kaynaklanan tazminat davasında Karşıyaka 1. Asliye Hukuk ve İzmir 5. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava ... 03/08/2012 tarihli 20622 yevmiye sayılı düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği davalı şirket tarafından üstlenilen işin anlaşılan süreler dahilinde yapılmaması nedeniyle söz konusu sözleşmenin feshi ve tasfiyesi ile uğranılan menfi zararların davacıların payları oranında davalı şirketten tahsili istemine ilişkindir. Karşıyaka 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı şirket yetkili temsilcisi ... ve vekilleri Av. ... ve Av. ... ile davalı vek. Av. ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan şirket yetkili temsilcisi ile avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin feshi nedeniyle, anılan sözleşme kapsamında davalıya borçlu olunan miktarın tespiti ile fazladan yapılan ödemelerin tahsili istemine ilişkindir....
DAVA Davacı; dava konusu parselleri gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile dava dışı üçüncü kişiden 05.02.1992 tarihinde satın aldığını, parseller hakkında 24.07.2009 tarihinde davalı şirket ile haricen gayrimenkul geliştirme ve satış vaadi sözleşmesi imzaladığını, sözleşmeye göre 325.000 m2 taşınmazın yarısını davalıya adına tapu alınması ve taşınmazlar üzerindeki işgalcilere satış vaadi sözleşmesi ile satılması işlemlerinin yapılması karşılığında devrettiğini, ayrıca 09.12.2010 tarihinde işgalcilere satış yapabilsin diye bedelsiz olarak yarı hissesini davalıya temlik ettiğini, temliknamenin gerçekte bedelsiz olup geçerli olmadığını ve davalının hiç bir edimi yerine getirmemiş olduğunu ileri sürerek; gayrimenkul geliştirme ve satış vaadi sözleşmesinin ve buna bağlı bedelsiz temliknamenin iptaline karar verilmesini istemiştir. II....
gayrimenkul satış sözleşmesi olduğunu, bahsi geçen sözleşme Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olduğunu, kat mülkiyeti Kanununda, gayrimenkul satışlarında cayma hakkına ilişkin herhangi bir madde bulunmadığını, cayma hakkı devre tatil sözleşmelerine ilişkin bir hak olduğunu, zira bu hak, Tüketici Kanunu ile belirlendiğini, tüm bu nedenlerden dolayı davanın öncelikle usul yönünden, görevsizlik nedeni ile reddine, esas yönünden, hukuka aykırı ve haksız davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
Dava, davacının 17.08.2016 tarihli hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi ile satın aldığı tapunun 23.08.2016 tarihinde yapıldığı ve tapu kaydında malik olarak davacı asilin yer aldığı sözleşmeden sonra, tarafların 27.11.2016 tarihli yeni sözleşme imzalayarak kullanım dönemini 03- 10 Ağustos olarak değiştirilmesi nedeniyle düzenlenen senede ilişkin sözleşmenin iptali ve ödediği senet bedelinin tahsiline ilişkin alacak davasıdır. Davacı eldeki dava ile taraflar arasında imzalanan hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi başlıklı Satış sözleşmesinin tapuda pay devrini içeren bir Devremülk sözleşmesi olduğu anlaşılmaktadır. Harici olarak yapılan satış sözleşmesi Türk Medeni Kanun'u 706, Türk Borçlar Kanun'u 237, Tapu Kanun'u 26 ve Noterlik Kanun'unun 89. maddesi gereğince resmi şekilde tapuda devir işlemleri yapılmış olduğundan geçersiz sözleşme geçerli hale gelmiştir....
-YTL. zararın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf davanın reddi gerektiğini savunmuştur....