Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AŞ'ne atanan kayyumun onayı ile" 30.06.2020 tarihli sözleşme ile gerçekleştiğini, söz konusu bu sözleşmenin tasarrufi bir işlem olduğu ve kayyum onayı ile birlikte geçerli olduğu mahkeme tarafından tespit edildiğini, devir sonunda borçlu, devirden ister haberdar olsun ister olmasın devralan devredilen alacağı kazanacağını, devredenin, devredilen alacak üzerinde bir hakkı kalmadığından onun iflası halinde bu alacak iflas masasına kaydedilmeyeceğini, 30.06.2020 tarihli hisse devir sözleşmesinin imzalanmasıyla beraber söz konusu paylar devralan müvekkil şirkete geçmiş ve hukuki işlemin tasarruf aşaması gerçekleşmiştir. hisse devrinin muhataba bildirimi için yasal bir süre öngörülmemiştir. ayrıca, bu bildirimin mutlaka devir eden tarafından yapılması yönünde de yasal bir zorunluluk bulunmadığını, mahkemenin geçerli bir hisse devri sözleşmesinin varlığını kabul ettikten ve bu sözleşmenin bizatihi kendisinin tasarrufi bir işlem olduğunu tespit ettikten sonra, bu tespitle bağdaşmayan çelişkili...

Limitet Şirketlerde pay devrinin ne şekilde yapılacağı TTK’ nun 520 maddesinde düzenlenmiştir. Mahkemece yasanın aradığı şekilde bir pay devrinin bulunup bulunmadığının araştırılmadan karar verildiği anlaşılmaktadır. Yapılacak iş davacının 1997 yılındaki hisse devrinin pay defterine ve karar defterine işlenip işlenmediğini, ortakların devre muvafakatlerinin bulunup bulunmadığını araştırmak, geçerli bir hisse devrinin bulunduğu ve yeniden ortak olunmadığı sonucuna varılırsa, şimdiki gibi 26.03.1997 devir tarihi itibarıyla ... Sigortalılığının sona erdiğine karar vermekten ibarettir. 1997 yılındaki hisse devrinin geçerli olmadığı sonucuna varılırsa bu kez 5510 sayılı Yasa'nın geçici 17. maddesinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerekir....

    de sahibi olduğu hisselerinin tamamının davalılara devri mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun yürürlükte bulunduğu 2012 yılından önce gerçekleştiğini, anonim şirket hissesinin muris muvazaası nedeni ile devrinin iptaline ilişkin olarak Yargıtay 11.Hukuk Dairesi'nin 18.09.2017 tarih 2017/2861 E. 2017/4477 K. Sayılı ilamında belirtildiği gibi şirket hisse devirlerinin iptalinin istenildiği, izah olunan nedenlerle murisin davalı şirkette bulunan hisselerinin devirlerinin iptaline ve terekeye iadesine, bu durumun mümkün olmaması halinde tenkisine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, hisse devrinin iptaline ve tenkisine ilişkindir. Tüm dosya kapsamından; davalı ... ... hisselerinin muris ...'...

      ve tescil istemişler; 06.06.2008 tarihli ıslah dilekçesiylede, başlangıçta davalının murisle birlikte edindikleri kooperatif payına ilişkin itirazları olmadığını, ne var ki, murisçe 09.11.2004 tarihinde davalıya satıldığı iddia edilen ½ kooperatif payı yönünden iptal ve tescil istediklerini bildirmişlerdir....

        Anılan düzenleme ve Yargıtay uygulamaları dikkate alındığında Limited Şirket hisse devrinin üç aşamalı olacağı, limited şirket hisse devrinin noterlikte yapılması, esas sermayenin en az dörtte üçüne sahip ortakların dörtte üçünün devre muvafakat vermesi ve devrin şirket pay defterine geçirilmesi gerekmektedir. Limited şirket hissesini devir edenlerle devir alanlar arasında hisse devir sözleşmesine dayalı davalarda zamanaşımını düzenleyen devir tarihinde yürürlükte bulunan mülga BK'nun 126/4. Maddesinde;" Aşağıdaki alacak veya davalar hakkında beş senelik müruru zaman cari olur:(Ek bent: 29/06/1956 - 6763/41 md.)...

          Bu kapsamda; 6102 sayılı TTK'nın 595. maddesinde limited şirketlerde pay devrinin yazılı şekilde yapılıp noter tarafından onaylanması ve devre ortaklar genel kurulunca da onay verilmesi şartına bağlanmıştır. Yukarıda açıklandığı üzere hisse devri sözleşmesi noterde yapılmış ve 17.01.2014 tarihli toplantıda ortaklarca alınan karar ile devire onay verilmiştir. Hisse devri yasal düzenlemeye uygun gerçekleşmiş olmakla davalı ... hakkındaki davanın kabulüne hükmedilmiştir. Davalı ... hakkındaki davanın hisse devrinin şekil şartlarına uygun olarak gerçekleşmesi ve davalının davayı kabul beyanı uyarınca kabulüne hükmedilmiştir. Davalı ... cevap dilekçesi ile davayı kabul etmesi, Genel Kurul da hisse devrine onay vermek sureti ile üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmesi, devrin tescil ve ilanı için gerekli yetkiye sahip olmaması nedeniyle iş bu davanın açılmasında kusuru bulunmamaktadır....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davanın konusu limited şirket hisse devri olup, bu hisselerin devrinin ne şekilde yapıldığı ve yapılması gerektiği, davacı ile davalı arasında yapılan hisse devrinin geçerli olup olmadığı, ehliyetsizlik nedeniyle iptali gerekip gerekmediği hususlarında 6102 sayılı TTK'daki ilgili hükümler de gözetilmek suretiyle karar verilmesi gerektiği, bu anlamda dava şirket hisse devrinin iptali ile şirket hisselerinin geri verilmesine ilişkin olup Limited şirket hisse devri 6102 sayılı Yasa'nın 2. kitabında yer alan şirketler hukukundan kaynaklandığından mutlak ticari davalardan olduğu dır. (Yargıtay 11....

            Asıl dosyada ve birleşen dosyada davalılar vekili davanın zamanaşımına uğradığını, yapılan hisse devrinin noterde düzenlendiğini ve geçerli olduğunu, davanın kötüniyetli olduğunu, hisse bedelinin ödendiğinin noter senedinde yazılı olduğunu, şirketin iki ortaklı iken davacının payınının tamamını diğer ortak davalıya devretmiş olması ve ortakların hisse devri konusunda anlaşmış olmaları sebebiyle noter evrakının ortaklar genel kurul kararı niteliğinde olduğunu, ayrıca bir genel kurula dahi gerek bulunmadığını, buna karşılık genel kurul bildiriminin ve onayının da yapılmış olduğunu, noter senedinin aksinin ispat edilemediğini, pay devrinin kanuni şartlarının gerçekleştiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Taraflar arasındaki anlaşmazlık: Davacı tarafından davalı ...a yapılan 17/12/2018 tarihli...Şirket Pay devrinin geçerli olup olmadığı, iptali gerektiren bir yön bulunup bulunmadığı hususlarındadır. ....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasında davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince müvekkilinin arsa paylarının yükleniciye tapuda devredildiğini, yüklenicinin edimlerini yerine getirmediği ve kooperatifçe yapılan bloktaki daireleri 1/128 hisse üzerinden üçüncü kişilere sattığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile yükleniciye devredilen arsa paylarının müvekkili kooperatif adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, 17.05.2010 günlü ara kararı ile dava konusu taşınmazın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için dava konusun taşınmazın tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir....

                Dava, limited şirket hisse devir işleminin ticaret siciline tescil ve ilanına ilişkin olup, limited şirket hisse devri ... günü yapılmış olduğundan somut olayda 6762 sayılı TTK 520. maddesinin uygulanması gerekmektedir. TTK m. 520’ye göre limited şirket hisse devrinin gerçekleşmesi için devrin noterde yapılması, esas sermayenin en az dörtte üçüne sahip ortakların dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve ayrıca devrin şirket pay defterine işlenmesi gerekmektedir. İlgili şekilde yapılmayan pay devri, şirkete karşı hüküm ifade etmeyeceği gibi ilgililer arasında da hüküm ifade etmez. Davacı, dava dilekçesinde noterde devir işleminin yapıldığını, fakat pay defterine devrin işlenmediğini bildirmiştir. Bu durumda devrin tamamlanması için gerekli işlemlerden biri eksik olduğundan pay devri gerçekleşmemiştir. Pay devri gerçekleşmediğinden bu devrin ticaret siciline tescil ve ilanı yapılamaz.( Emsal Yargıtay 11....

                  UYAP Entegrasyonu