Nişan hediyelerinin geri istenebilmesi için nişanın bozulmasında nişanlılardan birinin kusurlu olup olmaması önemli değildir. Eş söyleyişle; nişan hediyelerinin iadesine karar verilebilmesi için kusur şartı aranmaz. TMK’nun 122. maddesine göre; nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya anne ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir. Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır. Kural olarak mutad hediyeler ile; giyilmekle kullanılmakla eskiyen ve tüketilen eşyaların iadesine karar verilemez (BK 63.md)....
Davada, TMK'nun 122 ve 121.maddeleri gereğince nişan hedeyelerinin geri verilmesi ve manevi tazminat talep edilmektedir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verildi. Ancak, TMK'nun 122/2.maddesinde "Hediye aynen veya misli geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır" hükmü gereğince davacının nişan hediyelerinin öncelikle aynen iadesi talebi hakkında karar verilmesi gerekmektedir. Dava dilekçesinde hediyelerin aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin tahsili talep edildiğine göre, mahkemece; dava konusu nişan hediyelerinin aynen, olmadığında bedeline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde bedele ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. ./.....
Mahkemece; asıl davanın kabulü ile nişan hediyelerinin aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde ise bedeli olan 12.180 TL nin tahsiline, birleşen davanın ise reddine karar verilmiş; hüküm, davalı (birleşen dosyada davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, TMK’ nun 122. maddesinde; “Nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir. Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir. Bu düzenlemeye göre nişan hediyelerinin iadesine karar verilebilmesi için; dava konusu şeylerin davalıya, davacı nişanlı tarafından verildiğinin usulüne uygun olarak kanıtlanması gerekir....
Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile nişan hediyelerinin aynen olmadığı takdirde, bedelleri olan 12.466 TL.nin davalıdan tahsiline, karşılık davanın ise zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; somut olayda davacı tarafından davalı nişanlıya nişan hediyesi olarak takılan 2 adet “fosil “ marka saatin mahkemece “mutat hediye” sayılarak iade talebinin reddine karar verilmiştir. TMK.nun 122. maddesine göre, nişanlılık evlenme dışında bir nedenden sona ererse, nişanlıların birbirlerine vermiş oldukları, alışılmışın dışındaki hediyeler geri istenebilir. Bu maddeye göre, nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenir....
Ancak kural, aynen geri verme olsa da, aynen geri vermenin mümkün olmadığı hallerde, zenginleşme değer üzerinden, başka bir deyişle para olarak geri verilmesi gerekir. Ayrıca, İİK.nun 24/....maddesi gereğince; taşınır tesliminde, borçlunun yedinde bulunmazsa ilamda yazılı değeri alınır hükmü bulunsa da aynen iadeye karar verilmesi halinde iade edilecek eşyaların cinsi, niteliği, özellikleri, gram ağırlığı vb. gibi özelliklerinin ayrıntılı belirtilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece; öncelikle nişan hediyelerinin özellikleri belirtilmek suretiyle aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde değerinin tahsiline karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşacak şekilde genel ifade ile aynen iadesine ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Asıl davada; nişanın bozulması nedeniyle 5000 TL manevi tazminat, birleşen davada ise nişan hediyelerinin iadesi, olmadığı takdirde karşılığı olan 4300 TL'nin karşılıklı olarak tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl dava olan manevi tazminat davasının reddi, birleşen nişan hediyelerinin iadesi davasının kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I İlgisi nedeniyle ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/1122 E sayılı dosyasının dosyasına konulması ve ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece; nişanın bozulmasında davalının kusurunun bulunmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine dair verilen karar; davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizce “Nişan hediyelerinin geri istenebilmesi için nişanın bozulmasında nişanlılardan birinin kusurlu olup olmamasının önemli olmadığı” gerekçesi ile bozulmuştur....
Nişanın bozulması nedeniyle hediyelerinin geri alınması istemine ilişkin davalarda TMK.nun 86. Maddesine göre kusur aranmamakla birlikte dava konusu yapılan ziynet eşyalarının mutad olup olmadığının tesbiti konusunda sadece yöresel örf ve adetlerin varlığı yeterli olmayıp tarafların usulünce araştırılıp saptanacak mali ve sosyal durumlarının da dikkate alınması gerekir. Kaldı ki altınlar, mutad eşya kapsamında sayılmamaktadır. Mahkemece mutad hediyelerden olmayan ziynet eşyalarının iadesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davanın reddi şeklinde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.09.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak, davacının nişan hediyelerine ilişkin istemi, nişanda takılan takıların mutad nişan hediyeleri olduğu gerekçe gösterilerek reddedilmiştir.Dinlenen tanık beyanları, bilirkişi incelemesi ve tüm dosya kapsamından, davalıya nişan yüzüğü, beşibiryerde, bilezik ve altın küpe gibi ziynet eşyaları takıldığı anlaşılmaktadır.TMK.nun 122.maddesine göre; nişanın bozulması halinde, alışılmışın dışındaki hediyelerin aynen, mevcut değil ise, karşılığı olan bedel sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri verilir. Yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre de, nişan yüzüğü dışındaki altın ve ziynet eşyası mutad hediye kapsamında olmayıp, iadesi gerekmektedir. O halde mahkemece, açıklanan nedenlerle nişan yüzüğü dışındaki (niteliği gereği mutad olmayan) davacı istemlerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken itibar edilmeyen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
(TMK m.122) Buna göre hediyelerin geri verilmesi davasının davacısı, nişanlılar, nişanlıların ana ve babası, nişanlıların ana ve babası gibi davrananlardır. Hediyelerin geri verilmesi davasının davalı yanı ise hediye verilen nişanlıdır. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4.maddesinde; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabındaki üçüncü kısım hariç olmak üzere TMK’nın 118-395 maddeleri arasında düzenlenen konulardan kaynaklanan bütün davalara aile mahkemesinde bakılacağı hükme bağlanmıştır. Nişan hediyelerinin geri verilmesine ilişkin TMK'nın 122. maddesi Türk Medeni Kanunun 2.kitabında yer aldığından bu tür davaların bağımsız aile mahkemesi bulunan yerlerde aile mahkemesinde, bağımsız aile mahkemesi kurulmayan yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemelerinde aile mahkemesi sıfatıyla görülüp karara bağlanması gerekir.(Yargıtay HGK'nın 16.11.2005 tarih ve 2005/2-673 E. 2005/617 K.)...