Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Orman Yönetimi davada taraf olmadığı gibi, orman iddiası bulunmadığından orman incelemesi yapılmamış, temyiz aşamasında da orman iddiası ileri sürülmemiştir. 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 7. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 7. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 26/01/2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

    Orman Yönetimi davada taraf olmadığı gibi, orman iddiası bulunmadığından orman incelemesi yapılmamış, temyiz aşamasında da orman iddiası ileri sürülmemiştir. 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 7. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 7. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 26.01.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

      Orman Yönetimi davada taraf olmadığı gibi, orman iddiası bulunmadığından orman incelemesi yapılmamış, temyiz aşamasında da orman iddiası ileri sürülmemiştir. 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 7. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 7. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 26.01.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukukî niteliğe göre uyuşmazlık, Orman Yönetimi tarafından özel mülk iddiası ile açılan kadastro tesbitine itirazdan kaynaklanmaktadır ve orman iddiası da bulunmamaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanunun 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21/01/2013 tarih ve 2013/1 sayılı kararı uyarınca temyiz incelemesi 16. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay 16. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 07/05/2013 gününde oy birliği ile karar verildi...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukukî niteliğe göre uyuşmazlık, taşınmazın Orman İşletme Müdürlüğüne ait özel mülk olduğu iddiası ile açılan, tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, davada orman iddiası da bulunmamaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24/01/2014 tarih ve 2014/1 sayılı kararı uyarınca temyiz incelemesi 16. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay 16. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 17/04/2014 gününde oy birliği ile karar verildi...

            Davalı Ayık İnşaat Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; TOKİ'nin haciz kararını reddettiğini, davacı tarafça bu itirazın istihkak iddiası olarak değerlendirilmesi gerektiğinin ve dosyanın İcra Hakimliğine gönderilmesinin talep edildiğini, ancak TOKİ'nin göndermiş olduğu cevabi yazının istihkak iddiası olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, herhangi bir istihkak iddiasında bulunulmadığını, bu sebeple icra müdürlüğünce verilmiş olan red kararının yerinde olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir....

            Görüldüğü üzere ... ve ... ... isimli iki kardeş bulunduğu, diğer bir anlatımla tapu kaydında yazılı olan malik ismi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir kişinin daha mevcut olduğu tespit edildiğine göre; tespit edilen bu kişinin veya mirasçılarının taşınmaz hakkında mülkiyet iddiası bulunup bulunmadığı araştırılmadan davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece yukarıda adı geçen “... oğlu ...’ın” mirasçılarının adresinin tespiti ile mahkemeye çağrılarak veya usulüne uygun istinabe yolu ile dinlenerek taşınmaz üzerinde bir hak iddiası bulunup bulunmadığı sorulup beyanları tespit edilmeli, taşınmazda mülkiyet iddiası olması halinde çekişmenin esası tapu iptal ve tescil davası ile çözümlenebileceğinden davanın reddine karar verilmeli, böyle bir iddiası bulunmadığı takdirde davanın kabulüne karar verilmelidir. Yukarıda açıklanan nedenlerle mülkiyet nakline sebep olacak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

              hile iddiasının araştırılması, bu hususun kanıtlanamaması halinde gabin iddiası bakımından araştırma yapılması gerektiğinin belirtildiği, bozma sonrası yapılan yargılamada sadece gabin iddiası yönünden araştırma yapılıp davanın kabulüne karar verildiği gözetildiğinde; mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen bozma gereklerinin yerine getirilmediği görülmektedir....

                İstihkak iddiası, ...... kişilerde ...... kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. ...... kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 10.7.2014 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan ...... Köse’nin üçüncü kişinin çalışanı olduğu, anılan şahsın, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir. Davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nin 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, 3.şahıs tarafından usulüne uygun yapılmış bir istihkak iddiası bulunmamaktadır....

                  İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, 18.5.2015 tarihinde yapılan haciz sırasında üçüncü kişi ... A.Ş adına istihkak iddiasında bulunan ...'in şirketi temsil yetkisinin bulunmadığı dosya kapsamına yansıyan bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Ayrıca, haciz tarihinden itibaren üçüncü kişi tarafından yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece, geçerli bir istihkak iddiası bulunmadığı nazara alınarak hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

                    UYAP Entegrasyonu