K A R A R Davacılar vekili; davacılar murisinin 03/03/2017 tarihinde evinde öldürüldüğünü, 01/01/2016 tarihli Grup Hayat Sigortası Sertifikası gereğince hayat sigortası vefat teminatı olan 100.000,00 TL'nin 05/12/2017 tarihinde ödendiğini, ancak 100.000,00 TL'lik kazaen vefat teminatının ödenmediğini, olayın kavga olmadığını, sanığın eve öldürme amacıyla geldiğini belirterek, 100.000,00 kazaen vefat teminatının ödenmesini talep etmiştir....
Şubesi lehine ipotek koydurup, kredi aldığını, aynı zamanda hayat sigortası yaptırdığını, davacıların murisinin vefat ettiğini, muris lehine yapılan hayat sigortasından dolayı hak edilen bedelin tahsili için işbu davayı açtıklarını ileri sürerek, 7.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili ile ... arasında Tüketici Kredilerine Yönelik Hayat Sigortası sözleşmesi imzalandığını, poliçede lehtar olarak ... Bankası olup ölüm tazminatını bankanın talep edebileceğini, sigortalı varisleri olan davacıların dava açma sıfatları bulunmadığını, savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davanın dayanağı olan sigorta poliçesinde dava dışı ... Bankası ... Şubesi'nin lehdar olduğu, bu itibarla davacıların aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....
tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. 1-Dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 28/07/2015 gün ve 2014/165 - 2015/760 sayılı kararı bozan Daire'nin 27/09/2017 gün ve 2016/2466 - 2017/4797 sayılı kararı aleyhinde birleşen davada davalı sigorta şirketi vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:Davacı vekili, müvekkillerinin babası ... tarafından Vakıflar Bankasından kredi çekildiğini, krediyi öderken murisin vefat ettiğini, ancak Vakıflar Bankası A.Ş. tarafından hayat sigortasından yararlanamadığından 19.074,48 TL'nin fer'ileri ile birlikte müvekkillerinden talep edildiğini, ardından icra takibine girişildiğini, talep edilen alacağın Vakıf Emeklilik ve Hayat A.Ş. tarafından düzenlenen Hayat Sigorta Poliçesi ile sigorta örtüsü altına alındığını, istenen alacağın sigortadan...
Asliye Ticaret Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı murisinin davalı bankadan konut kredisi aldığını ve hayat sigortası yaptırdığını, davalı bankanın hayat sigortasını yenilemediğini, poliçeyi tek taraflı yenileme iptal etme yetkisinin bulunmadığını, murislerinin vefat ettiğini ve mirasçısı olarak bu kredi borcunun hayat sigortasından karşılanması gerekirken davalının kusuru sonucu kendisinin borçlu durumuna geldiğini bildirerek uğradığı zararının tahsiline, poliçenin haksız bir şekilde iptal edildiğinin tespitine, gayrimenkul üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, "Dava konusu ihtilaf sigorta hukukundan kaynaklandığı asliye ticaret mahkemelerinin görev alanına girdiği gerekçesiyle" görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
ye karşı borçlu olmadıklarının tespitine, miras bırakanın kendi borçlarının tamamı ve ödenmiş bedeller yönünden davalı Anadolu Hayat Emeklilik A.Ş.'nin davalı bankaya karşı borçlu olduğunun tespitine, davacılar Abdurrahim, Abdurrahman ve Emine lehine miras bırakan Mehmet Ayhan tarafından vefat tarihine kadar davalı bankaya yapılan kredi ödemelerine karşılık şimdilik 1.000,00- TL'nin vefat tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalı T.İş Bankası A.Ş.'den tahsiline, davacılar Abdurrahim, Abdurrahman ve Emine lehine miras bırakan Mehmet Ayhan tarafından yaptırılan 15- 13765956 poliçe nolu hayat sigortası kapsamında şimdilik 16.000,00- TL'nin vefat tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faiziyle birlikte davalı T7 A.Ş.'den tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kullandırılan konut kredisi nedeni ile yapılan hayat sigortası sertifikası gereği talep edilen vefat tazminatının tahsili istemi ile açılan tazminat davasıdır. Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir. Somut uyuşmazlıkta davacılar murisi kullandığı konut kredisi nedeni ile yapılan hayat sigortası sertifikası gereği vefat tazminatı istenilmekte olup, davalı ise hayat sigortası sertifikasını düzenleyen sigorta şirketidir. Zaman itibarı ile bu uyuşmazlığa uygulanması gereken 6102 sayılı TTK.' nun 1472. maddesi uyarınca davalı sigorta şirketi tarafından murisin ölmeden önce hastalıklarını gizlemesi nedeni ile sözleşmenin sakatlandığı iddiası ile vefat tazminatı ödenmemiş olması nedeni ile murisler tarafından işbu vefat tazminatı talepli dava ikame edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, müvekkillerinin ortak murislerinin, davalı bankadan kredi kullandığı sırada hayat sigortası da yapıldığını,müvekkillerin murisi ...'ın 18.09.2012 tarihinde vefat ettiğini, müvekkillerinden ...'...
KARAR Davacı, murisi . .. davalı bankanın İzmir şubesinden 18.8.2009 tarihinde kredi kullandığını, 22.4.2010 tarihinde murisin vefat etiğini, vefat üzerine bankaya başvuran mirasçıların kredinin hayat sigortasıyla kapatılmasını talep ettiklerini, ancak bankanın icra tehdidiyle müvekkillerinden krediyi tahsil ettiğini oysa hayat sigortasından tahsil etmeleri gerektiğini ileri sürerek ödedikleri bedelin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizi ile davalı bankadan fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak şimdilik 1.000 TL sinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın HMK 114/1-h maddesi uyarınca davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde kanunda tanımlanan taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir....
İnceleme konusu karar, hayat sigortasından kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup, yukarıda sözü edilen Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun işbölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve riziko mahalli konut ve işyeri olan mal ve sorumluluk sigortası sözleşmesi ile taşıma hukukundan doğup doğmadığına bakılmaksızın can-hayat sigortası sözleşmelerinden kaynaklanan davalar sonucu (rücu dâhil) verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz incelemesi Dairemizin görevine girmeyip Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girdiğinden, temyiz incelemesini yapacak Dairenin belirlenmesi için dava dosyasının 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6644 sayılı Kanun ile değişik 60/2. maddesi gereğince Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 15.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....