Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, geçersiz adi yazılı(harici) taşınmaz satış sözleşmesi gereğince (tapuda resmi satış işleminin gerçekleşmediğinden bahisle) ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesini içeren icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, talep ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin istinaf başvurusuna yöneliktir. 2004 sayılı İİK'nun 257. maddesi gereğince ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın muaccel olması ve rehinle temin edilmemiş olması gerekir. 2004 sayılı İİK'nun 258. maddesi gereğince ihtiyati haciz isteyen alacağı ve gerekirse ihtiyati haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller sunmaya mecburdur....

Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, taşınmaz satışından kaynaklı alacağa ilişkin itirazın iptali istemlidir. Mahkemece, "davacının davasının 2004 sayılı yasanın 67. maddesi gereğince hak düşürücü süre içerisinde davanın açılmaması nedeni ile hak düşürücü süre yönünden reddine, davalının kötü niyet tazminatı talebinin yasal şartları oluşmadığından reddine ," şeklinde karar verilmiş, karar süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, itirazın iptali davasının İcra İflas Kanunun 67/1 maddesinde öngörülen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığının tespiti noktasında toplanmaktadır. İcra İflas Kanunun 67/1 maddesinde; itirazın iptali davası için öngörülen hak düşürücü sürenin, kanun açık lafzından anlaşılacağı üzere itirazın tebliği tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı öngörülmüştür....

Buna göre, davacının tapu iptali ve tescil isteğinin kabulü yerinde değildir. Davacının tapu iptal ve tescile ilişkin isteğinin kabul edilmemesi halinde ödediği bedel yönünden tazminat talebine gelince; Kural olarak tapulu taşınmazın harici satışının hüküm ifade etmemesi durumunda taraflar verdiklerini geri alabilirler. 10.07.1940 tarihli ve 1939/2 Esas, 1940/77 Karar sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararına göre “Haricen yapılan (tapu memuru huzurunda yapılmayan) taşınmaz mal satışından dönüldüğünde, satış bedelini geri vermeyen taraf, parası geri verilinceye kadar yararlandığı ürünleri ödemek ve ecrimisil vermekle yükümlü değildir.” Şu halde Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararına göre geçersiz sözleşmelerde, akdin geçersizliği sebebiyle ancak sözleşmenin tarafları verdiğini geri alabilir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalıya yapılan mal satışından kaynaklanan faturaya dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı vekili, icra takibinin dayanağı 22.07.2005 tarihli faturanın sahte olduğunu, müvekkiline 4000 adet çanta teslim edilmediğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalıya yapılan mal satışından kaynaklanan faturaya dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı vekili, icra takibinin dayanağı 22.07.2005 tarihli faturanın sahte olduğunu, müvekkiline 4000 adet çanta teslim edilmediğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki harici taşınmaz satımınından kaynaklı alacağa dayalı olarak başlatılan icra takibine karşı açılan itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, taraflar arasında 12.04.2005 tarihinde imzalanmış olan arsa satış vaadi ön sözleşmesine göre, davalının kendisine ait ... ili Yenimahalle ilçesi 44680 ada 1 parselde yer alan 1890 m2 'lik taşınmazı devretmeyi taahhüt ettiğini, kendisinin de bu sözleşmeye göre davalıya 50.000,00 TL kapora verdiğini, aradan geçen zamanda tapu devri sağlanmadığı gibi alınan kapora bedelinin de iade edilmediğini, söz konusu taşınmazın daha sonra davalı tarafından 28.01.2011 tarihinde dava dışı...

          İcra Müdürlüğü'nün 2013/23094 E. sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminat isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; harici taşınmaz satış sözleşmesi uyarınca kararlaştırılan cezai şart bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Kural olarak tapuya kayıtlı taşınmazların satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığı sürece geçersizdir. (TMK'nın 706, BK'nın 213 (TBK.237 md.), Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60.maddesi) Geçersiz olduğu için de taraflarına hak ve borç doğurmaz. Ancak taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler. Zira; haklı bir sebep olmaksızın başkası zararına mal edinen kimse onu iade ile yükümlüdür Cezai şartı düzenleyen Türk Borçlar Kanunu'nun 179/1....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava satım sözleşmesi ilişkisinden kaynaklı itirazın iptali davasıdır. Dava dilekçesinden özetle; davacının davalıya mal sattığını, mutabakat yapılmasına rağmen ödeme yapılmadığını, itirazın iptalini talep ettiği, Davalı tarafın cevap dilekçesinden özetle; borcun bulunmadığını, bu nedenle borcunun bulunmadığını davanın reddini talep ettiği, Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı tarafın mal satımından kaynaklı davalıdan alacaklı olup olmadığı, taraflar arasında mutabakat olup olmadığı, davacının icra takibine konu alacak talebinin hesaplanması icra inkar kötüniyet tazminat taleplerine ilişkindir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava 12.06.2008 tarihinde yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili takibe konu borcun davadan önce ödendiğini belirterek davanın reddini ve tazminata hükmedilmesini istemiştir. Davacı vekili davalının müvekkiline davadan önce haricen ödeme yaptığını, bu durumdan dava açıldıktan sonra haberdar olduklarını, asıl alacak tutarına yönelik taleplerinin konusuz kaldığını ancak vekalet ücreti, icra harç ve masrafları ile asıl alacağa ödeme tarihine kadar işlemiş faiz yönünden talepde bulunmuştur....

                Davacı alacağındaki malzeme satışına ilişkin dayanak ve malzemenin teslimine ait belgeleri sunabildiği takdirde davacının davalıdan malzeme satışından doğan alacağı hesaplanabilir. Davalının bu borca ilişkin ödemeleri de borçtan düşülmelidir. İpotek sadece davacının malzeme satışından kaynaklanan alacağından dolayı paraya çevrilecek şekilde hüküm kurulmalıdır. Öte yandan bu ipotek davalının karşılıksız kalan çekleri için de verilmiş değildir. Bu itibarla bu ipotek karşılıksız kalan çeklerin tahsili için paraya çevrilemez. Mahkemece bu hususlar yeterince değerlendirilmeden eksik tahkikatla hüküm kurulması doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarı açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar yararına takdir edilen 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 18/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu