Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

davalı asıl borçlu ---- üzerinden iptali gerektiğinin, davalı kefiller ----yönünden ise kefalet limiti dikkate alınarak ------ üzerinden iptali gerektiğinin ve takip tarihinden sonra ----- tahsilat yapıldığının belirtildiği anlaşılmıştır....

    Taraflar arasındaki asıl ve birleşen itirazın iptali davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl ve birleşen davada davacılar vekili, müvekkilinin davalıya ortopedik malzeme satışından kaynaklı fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve %20'den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl ve birleşen davada davalı vekili, davacının dayandığı fatura kapsamında yer alan malzemelerin iddia edildiği miktarda müvekkiline teslim edilmediğini, teslimin kanıtlanması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

      Bu nedenle davacı tarafın dayandığı resmi memur önünde yapılmayan harici satış senedine değer verilemez ve buna dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunulamaz. Davacı vekilinin, tapu iptali ve tescile yönelik temyiz itirazları yerinde bulunmadığından reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan buna ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA, Ne var ki, davacı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde hisse bedelinin hüküm altına alınması isteğinde bulunmuşlardır. Terditli açılan bu davada tapu iptali ve tescil isteği açıklanan nedenlerle yerinde bulunmadığına göre, bedelin uyarlanması yoluyla hüküm altına alınması gerekmektedir. Mahkemenin bu yöndeki red gerekçesine katılma olanağı bulunmamaktadır. O halde, geçersiz sözleşmeye dayalı bedelin değerlendirilmesi zorunludur. 10.07.1940 tarih ve 1939/2 Esas, 1940/77 sayılı YİBK.da; “haricen yapılan taşınmaz mal satışından dönüldüğünde satış bedelini geri vermeyen taraf taşınmaz malın kendisine verilmesi için karşı tarafı zorlayamaz....

        ve borçlanma durumunun kabulünü gösterdiğini, müvekkil şirket tarafından yasal yollara başvurulmadan önce kabul edilen borca ilişkin böyle bir borcun olmadığının belirtildiğini, bu şekilde borçtan kurtulmaya çalışan davalı tarafın kötü niyetli davranışlarının hukuki koruma kapsamında kalması mümkün olmadığı gibi ticari etik ve ahlaka da aykırılık teşkil ettiğini, icra takibine konu alacak davalı borçlu şirketin de mutabık kaldığı bir alacak/borç tutarı olduğunu, davalı borçlu şirketin, likit alacağa karşı yaptığı haksız itirazın iptali ve söz konusu haksız itiraz nedeniyle 2004 sayılı İcra İflas Kanunu madde 67/2 gereğince davalı borçlu şirket adına başlatılan icra takibine ilişkin, davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile itirazın likit alacağa yönelik yapılmasından dolayı alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini ve takibin 94.858,16-TL üzerinden devamına karar verilmesini, davalı borçlu şirketin ... 27....

          Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava,vekalet akdinden kaynaklı alacağa ilişkin itirazın iptali istemlidir. Davacı taraf; davacının protezi sebebiyle SGK tarafından kendisine yapılacak ödemeyi tahsil etmek üzere davalıya vekalet vermiş olmasına rağmen davalının tahsil ettiği parayı davacıya ödemediğinden bahisle başlattığı icra takibine yönelik davalının itirazının iptalini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, 2014/397 Esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılama sonucunda 2016/533 Karar sayı ve 08/11/2016 tarihli kararı ile; davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dairemizin 2018/2247 Esas, 2019/517 Karar sayı ve 19/03/2019 tarihli kararı ile; "Davacının, davalıya kendisine takılan protez sebebiyle SGK tarafından yapılacak geri ödemeyi tahsil etmek üzere 10.05.2013 tarihinde vekalet verdiği, bu vekalete istinaden davalının davacı adına 47.266,08 TL'yi tahsil ettiği hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır....

          Tüm dosya kapsamı ile alınan bilirkişi heyeti raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olup, bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmeler yerinde bulunmuş olmakla; İK 67. maddesinde düzenlenen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin itirazın iptali davasında, taraflar arasındaki ihtilafın, ... 22.İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasından 1.333,80 TL tutarındaki yurt içi kara taşıma sözleşmesinden kaynaklı alacağına yönelik davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın iptali talebinin yerinde olup olmadığı, yurt içi kara taşıma sözleşmesinden kaynaklı alacağına yönünden davalının davacıya herhangi bir borcunun olup olmadığı ve %20' den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilip edilemeyeceği hususlarından kaynaklanmaktadır....

            Dava İtirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır. Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır....

              Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, faturadan kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK’ nın 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir. Dava konusu olayda, takip faturadan kaynaklanan alacağa dayalı olarak başlatılmış, davalı taraf icra takip dosyasına sunduğu dilekçesinde takibin tamamına itirazda bulunmuştur.Fatura tanzimi tek başına alacağın varlığını ispata yeterli olmadığından, davacı tarafın iddia ettiği alacağını ispat külfeti altında bulunmaktadır. Davacı taraf takipte dayandığı faturalara konu alacağını dava değeri de değerlendirilerek HMK’nın 200/1 maddesi gereğince yazılı delillerle ispat etmelidir....

                Dava, taraflar arasında harici gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince davacı tarafından davalıya ödenen 30.000 TL ve harici sözleşmeyle kararlaştırılan iki kat geri ödeneceğine ilişkin cezai şartın tahsiline ilişkin yapılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. Davacı tarafından Gaziosmanpaşa 5. İcra Müdürlüğü’nün 2017/9039 Esas sayılı dosyasında 16.10.2012 tarihli sözleşme gereğince 60.000 TL alacağa ilişkin ilamsız icra yoluyla takip yapıldığı, borçlunun süresi içerisinde “yasal süresi içerisinde takibe borca ve tüm ferilerine itiraz ediyorum.... 60.000 TL borcum olduğu yazmaktadır. Benim belirtilen meblağ kadar borcum bulunmamaktadır.” şeklinde itirazda bulunduğu,ancak borcun kabul ettiği kısım olup olmadığı yönünden herhangi bir kabul edilen miktarın itiraz dilekcesinde yazılı olmadığı,bu nedenle icra dairesince borçlununorca ve ferilerine itirazı nedeniyle icra takibinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, uçak bileti satışından kaynaklanan müvekkil alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin vaki itiraz üzerine durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, uçak bileti satışından doğan komisyonların müvekkiline ödenmediğini, bir kısım faturaların müvekkiline iade edilmediğini, bazı biletlerin yanlış tarih ve yanlış cinsiyet bilgileri taşıması nedeniyle iade edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının davacıdan bedelini almadığını ileri sürdüğü faturalara ilişkin uçak biletlerini dava dışı......

                  UYAP Entegrasyonu