Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit ve istirdat istemlerine ilişkindir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/91 esas sayılı dava dosyası ile menfi tespit ve istirdat davası açtıklarını, kararın kesinleşmesiyle hükmedilen bedeli ödemek zorunda kaldığını, aracın satış bedelinin bakiyesinin tahsil edilmesine karşın ödenmediğini, istisdat davasında da fazladan 1.000 TL para ödediğini ileri sürerek 19.100,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini dilemiştir. Davalı, davanın husumet itirazında bulunmuş, ayrıca, davanın zamanaşımına uğradığını, satış bedellerinin kendi hesabına gönderilmesinin nedeninin dava dışı ...'e ait banka hesabının bulunmaması olduğunu, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm; davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davanın dayanağı Borçlar Kanunu'nun 386 ve devamı maddelerinde düzenlenen Vekalet ilişkisidir....

      Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe Eldeki dava kambiyo senedine dayalı menfi tespit ve çekin istirdadı davasıdır. Davacı vekili müvekkilinin bu çekten borçlu olmadığını öne sürmüştür. Kambiyo senedi bir hukuki işleme vücut vermekle bu senede dayalı talepler de bu hukuki işlemin tarafları arasında vuku bulacaktır. Buna göre çekin keşidecisi, lehtarı, cirantası, hamili ve aval vereni çek ile ilgili talepleri öne sürme ve bu taleplere muhatap olma konumunda olabilecek kişilerdir. Bunun dışındaki kişilerin kambiyo ilişkisine taraf olmadıkları cihetler herhangi bir talep hakkı yoktur. Bu kapsamda yukarıda bilgileri verilen çekin incelenmesinde davacının çekte herhangi bir taraf sıfatı olmayıp herhangi bir talep hakkı yoktur....

        Şöyle ki; menfi tespit davalarında ispat yükü kural olarak alacaklıdadır. Ancak davalının alacağı senede dayanıyorsa ispat yükü yer değiştirerek senetten dolayı borçlu olmadığını iddia eden tarafa yani davacıya düşer. Kambiyo senetleri de sebepten mücerret olduğundan, borçlu olunmadığının ispat yükümlülüğü davacı borçluya aittir. Eldeki dava; kambiyo senedinin cebir, tehdit ve zorla alındığı iddiasına dayalı olarak ikame edilmiştir. Davacı, davaya konu bononun 6098 sayılı TBK.’nun 37. ve 38. maddelerinde düzenlenen “korkutma” neticesinde verdiğini ileri sürmekte ve irade bozukluğu iddiasında bulunmakta ve dava konusu senetten dolayı davalıya borçlu olmadığını iddia etmektedir. Bir başka ifade ile davacı ..., “korkutma” halinin varlığına ve borcun hiç var olmadığı iddiasına dayanmaktadır. Somut olayda; dava (menfi tespit davası (ki sonradan yargılama sırasında kendiliğinden istirdat davasına dönüşmüştür) bonodan kaynaklanmaktadır....

          İcra Müdürlüğünün 2002/1592 Esas sayılı dosyada davacı hakkında 2000 USD bedelli bir bono nedeniyle kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, bunun üzerine davacı tarafça borçlu olmadığının tespiti amacıyla menfi tespit davası açıldığı ve Bakırköy 1. İş Mahkemesinin 2003/1306 Esas sayılı dosyasında davacı işçinin davalı işverene söz konusu takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine dair karar verilip, kararın 05/12/2008 tarihinde kesinleştiği, dava devam ederken söz konusu takip borcunun icra veznesine ödendiği, görülmüştür. İcra İflas Kanununun 72. maddesine göre, borçlu, menfi tespit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. Her ne kadar somut olayda, kesinleşen menfi tespit davasında istirdat hükmü kurulmamış ise de dava devam ederken borç ( son taksidi 13/09/2004 tarihinde) ödenmekle menfi tespit davası yukarıda yazılı Kanun hükmü gereği kendiliğinden isdirdat davasına dönüşür....

            Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Diğer bir deyişle kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir. Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233)....

            Senet üzerine 30 ibaresinin sonradan eklendiğini iddia eden davacının iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle menfi tespit davasının reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme yapılmış olup bu hususların istirdat davasında da değerlendirilmemiş olması hukuka ve yasaya aykırı olup kaldırılması gerekmektedir. Menfi tespit davası sürecinde ilk derece mahkemesi de istinaf mahkemesi de senet üzerinde herhangi bir bilirkişi incelemesi yaptırmamış, hatta senet aslını dahi celp edip incelememiştir. Hukuk yargılamasında; mahkeme hakiminin delilleri bizzat incelemesi gerekmektedir. Davanın temelini oluşturan senet aslının mahkemece incelenmemesi hukuka aykırıdır. Huzurdaki istirdat davasında da gerekli incelemelerin yapılmamış olması kararın kaldırılmasını gerektirmektedir. Yerel Mahkemenin kararının dayanağını oluşturan hukuka aykırı menfi tespit kararına karşı, müvekkil tarafından kanun yararına temyiz ve Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapılmıştır....

            Davacı tarafından açılan dava menfi tespit istemine ilişkin, birleşen dosya ise istirdat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi yapılan yargılama sonucunda, birleşen dosyanın davacılarından T1 duruşmaları takip etmediği için bu davacı yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar vermiş, T2 yönünden ise menfi tespit istemi ile açılan davanın birleşen dosya ile istirdat davasına dönüştüğünü, Turhal 1....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/934 KARAR NO : 2022/1177 DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 21/10/2022 KARAR TARİHİ : 02/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu 21/10/2022 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde ; Davaya konu keşide yeri İstanbul, 15/09/2022 vade tarihli, 5.000.000,00-TL bedelli senede dayanılarak Bakırköy ... İcra Dairesinin .... Esas Sayılı icra dosyası üzerinden müvekkilli ......

              den tahsiline karar verildiğini; eksik araştırma ve inceleme neticesinde verilen kararın menfi tespit, istirdat, takip ve takip mesnedi /sahtecilik konusu teminat senedinin iptali, kötüniyet tazminatı yönlerinden müvekkili özgün şti lehine kısmen bozulmasını, 1; 3 ve 7 no'lu bendlerinin kaldırılması, 2 no'lu bendinin menfi tespit talebi açısından her iki davalının müşterek ve müteselsil sorumluluğunda kabulü suretiyle düzeltilerek onanmasını, istirdat, takip ve takip mesnedi /sahtecilik konusu teminat senedinin iptaline ilişkin talep ve davasının kabulünü, müvekkili lehine kötüniyet tazminatına hükmolunmasını, 4-5-6 bendlerinin düzeltilerek onanmasını talep etmiştir. Davalı ......

                UYAP Entegrasyonu