Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile menfi tespit istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince devre mülk sözleşmesinin adi yazılı şekilde yapıldığını belirterek genel mahkemelerin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 05/02/2021 NUMARASI : 2020/324 ESAS 2021/91 KARAR DAVA KONUSU : MENFİ TESPİT KARAR : Adana 2....
Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde;dava konusu senetlerin tahsil cirosu ile devredildiğini,bu nedenle keşidecinin cirantaya karşı ileri sürebileceği defileri hamile karşı da ileri sürebileceği gözetilererek senetlerin iptal edilmemesinin hukuka aykırı olduğunu,davacı şirketin bu taşınmazı tüketici sıfatıyla satın aldığını,tahsil cirosu ile devredilen senetlerin iptali için menfi tespit davası cirantaya karşı açıldığını,senetlerin bedelsiz kalması nedeniyle tüm senetlerin iptaline karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, harici satışa konu olan taşınmazla ilgili olarak sözleşmenin feshi, satış bedeli olarak ödenen paraların iadesi, satış bedeline karşılık verilip henüz vadesi gelmeyen tahsil edilmeyen senetler yönünden de borçlu olmadığının tespiti ve senetlerin iadesi ile ödeme halinde bedellerinin tahsiline ilişkindir....
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle geçersiz olan harici oto satış sözleşmesindeki cezai şart hükmünün de geçersiz olduğu gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 27.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
in kefil olduğunu, aracın müvekkiline hiç teslim edilmediğini, sözleşme tarihinden önce kolluk kuvvetleri tarafından aracın bağlandığının daha sonra öğrenildiğini, davalı şirketin sözleşme sebebiyle verilen senetlere dayanarak icra takibi yaptığını, müvekkilinin araçlarının bağlanarak trafikten men edilmesi nedeniyle hacizlerin kaldırılması için davalı şirket lehine ipotek verildiğini, finansal kiralama sözleşmesinin batıl olduğunu belirterek icra takibinin iptaline, borcun olmadığının tespitine, 10.000 TL manevi, 10.000 TL maddi tazminatın tahsiline ve ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket vekili, davacının sözleşmenin imzalanması ile peşinatı ve ilk taksidi ödediğini, diğer taksitleri ödemediğinden ihtarname çekilerek sözleşmenin feshedildiğini, malın iadesi için açılan davanın kabul edildiğini, davacının ihtarnameye ve malın iadesi davasına itiraz etmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
tarafından üçüncü kişelere satıldığı, ödenen 52,000 Euro bedelden bu bedelin mahsubu ile 48,000 Euro bedelin davalılardan tahsili gerektiği, satım sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle sözleşme kapsamında verilen senetlerden dolayı davacıların davalılara borçlu olmadığı mısır tablasının üçüncü kişilere davacılar tarafından satışı nedeniyle iadesinin mümkün olmadığı kaldı ki mısır tablası biçerdöverin mütemmim cüzü olmadığından ve tescil edilecek araç tanımına giren bir emtia olmadığından sözleşme ile satışın mümkün olduğu anlaşılmakla bedelinin davacılara iadesi gereken miktardan düşüleceği, her iki tarafın sözleşmenin ifası amacıyla ve yüklendikleri edimlerin yerine getirilmesi kapsamında yoksun kalınan kar taleplerinin yerinde olmadığı, dava tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı BK.'...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacının davalıdan almış olduğu mallar karşılığında İş Bankası Gürsu/Bursa şubesine ait 29.09.2007 keşide tarihli 9.000,00 TL bedelli çekin verildiğini, taraflar arasında yapılmış sözleşmenin 7. maddesine istinaden satın alınan malların iade faturası ile iade edildiğini, bu iade nedeniyle taraflar arasındaki satış sözleşmesinin ortadan kalktığını, satış nedeniyle verilmiş olan çekin bedelsiz kaldığını ve ödeme yükümlüğünün ortadan kalktığını, ancak buna rağmen çekin diğer davalı ...' a ciro edildiğini, bu davalı tarafından takip yapılacağı belirtildiğinden davacının bu çekten dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Asıl dava, makina satış sözleşmesinin gizli ayıp ve hile iddiası nedeniyle geçersizliği, sözleşmenin feshi, makinenin iadesi, davacı tarafça ödenen miktarın istirdatı ile menfi tespit; karşı dava ise, makine satımından kaynaklanan alacak nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 344.maddesi hükmü gereğince, istinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir, bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir. Davacı/karşı davalı ......
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/04/2014 NUMARASI : 2012/22-2014/202 Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; davalının 26.08.2005 tarihli harici satış sözleşmesine dayanarak, davacı aleyhine icra takibi başlattığını, takibi kesinleştirdiğini, gerçekte davalının davacıdan alacağı olmadığını, davalının binayı kullandığını, evleri kiraya vererek gelir elde ettiğini, davacıya ait bölümleri de kullandığını, taşınmazla ilgili olarak davalının müdahalesinin önlenmesine karar verildiğini belirterek, takip nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 60.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, taraflar arasında 09/12/2013 tarihinde adi yazılı şekilde düzenlenen gayrimenkul satış sözleşmesinin iptalini ve ödediği 65.000,00 TL bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....