Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacının davalıdan almış olduğu mallar karşılığında İş Bankası Gürsu/Bursa şubesine ait 29.09.2007 keşide tarihli 9.000,00 TL bedelli çekin verildiğini, taraflar arasında yapılmış sözleşmenin 7. maddesine istinaden satın alınan malların iade faturası ile iade edildiğini, bu iade nedeniyle taraflar arasındaki satış sözleşmesinin ortadan kalktığını, satış nedeniyle verilmiş olan çekin bedelsiz kaldığını ve ödeme yükümlüğünün ortadan kalktığını, ancak buna rağmen çekin diğer davalı ...' a ciro edildiğini, bu davalı tarafından takip yapılacağı belirtildiğinden davacının bu çekten dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir....

    Dava konusu taşınmaz üzerinde çok sayıda haciz şerhi ve ipotek tesisi bulunduğu ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin tapu siciline şerh edilmediği göz önüne alındığında davacının taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı olan taşınmazın mülkiyetini isteme hakkını üçüncü kişilere karşı ileri süremeyeceği, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin tapu siciline şerh verilmediği sürece ancak sözleşmenin karşı tarafına karşı ileri sürülebilen şahsi hak doğurduğu ve taşınmaz üzerindeki haciz hakkı ve ipotek hakkı sahiplerine karşı ileri sürülemeyeceği anlaşıldığından davacının taşınmazın takyidatlardan ari olarak adına tescil edilmesi talebinin mümkün olmadığı anlaşıldığından davacının tapu iptal ve tescil talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....

    GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Asıl dava, makina satış sözleşmesinin gizli ayıp ve hile iddiası nedeniyle geçersizliği, sözleşmenin feshi, makinenin iadesi, davacı tarafça ödenen miktarın istirdatı ile menfi tespit; karşı dava ise, makine satımından kaynaklanan alacak nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 344.maddesi hükmü gereğince, istinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir, bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir. Davacı/karşı davalı ......

      tarafından üçüncü kişelere satıldığı, ödenen 52,000 Euro bedelden bu bedelin mahsubu ile 48,000 Euro bedelin davalılardan tahsili gerektiği, satım sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle sözleşme kapsamında verilen senetlerden dolayı davacıların davalılara borçlu olmadığı mısır tablasının üçüncü kişilere davacılar tarafından satışı nedeniyle iadesinin mümkün olmadığı kaldı ki mısır tablası biçerdöverin mütemmim cüzü olmadığından ve tescil edilecek araç tanımına giren bir emtia olmadığından sözleşme ile satışın mümkün olduğu anlaşılmakla bedelinin davacılara iadesi gereken miktardan düşüleceği, her iki tarafın sözleşmenin ifası amacıyla ve yüklendikleri edimlerin yerine getirilmesi kapsamında yoksun kalınan kar taleplerinin yerinde olmadığı, dava tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı BK.'...

        Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 60.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, taraflar arasında 09/12/2013 tarihinde adi yazılı şekilde düzenlenen gayrimenkul satış sözleşmesinin iptalini ve ödediği 65.000,00 TL bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....

          Tapulu taşınmazların harici satış sözleşmesi, MK’nun 706, BK’nun 213 ve Tapu Kanununun 26. maddeleri gereğince geçersizdir. 18.10.2012 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi resmi şekilde yapılmadığı için geçersiz olup, taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri isteyebilirler. Mahkemece her ne kadar, taşınmazın tamamlandığı dikkate alınarak, sözleşmenin geçersizliği iddiasına dayalı olarak verilenin geri istenmesinin objektif iyiniyet kuralına aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle, davalı şirket ve ... aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiş ise de, davacıların geçersiz sözleşmeyle bağlı tutulamayacağı değerlendirildiğinde, mahkemenin bu gerekçesi yerinde görülmemiştir. O halde, dava konusu olayın ve taraf iddialarının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre değerlendirilmesi ve sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, mahkemece yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

            Mahkemece davanın kısmen kabulüne, keşidecisi davacı, lehtarı davalılar olan 15.11.2004 vade tarihli bononun davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava harici taşınmaz satışı nedeniyle ödenen bedelin iadesi ve senedin iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında yapılan harici satış işlemi tapuda işlem yapılarak gerçekleştirilememiş olduğundan geçersiz olup taraflar aldıklarını iade ile mükelleftir. Davacı tarafından delil olarak sunulan 15.11.2004 tarihli sözleşme davalılardan ... ve davacı tarafından imzalanmış olup davalıların bu 2007/14585-20084111 sözleşme hakkında beyanları alınmamıştır. Sözleşme içeriğinde davalılara bir kısım ödeme yapıldığı kabul edildiğine göre, mahkemece öncelikle davalılar bu sözleşme hakkında isticvap edilerek beyanları alınmalıdır....

              . - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında davalının maliki bulunduğu ... plaka sayılı ticari aracın müvekkiline satışı için 24.01.2008 tarihli harici satış sözleşmesinin akdedildiğini, sözleşme uyarınca davalının araç için dava dışı bankaya olan borçlarının bir kısmı müvekkilinin eşi ... tarafından bankaya bir kısmının ise elden davalıya ödendiğini, dava konusu aracın resmi satışı istenildiğinde aracın üçüncü bir kişiye satıldığının öğrenildiğini, davalıya yapılan elden ödemelere ilişkin dava ve talep hakkı saklı kalmak kaydı ile harici satış sözleşmesi gereği bankaya yapılan ödemeler toplamı olan 8.285 TL’nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....

                . - 2011/16144 K. sayılı bozma ilamında "...Davalı tarafından imzası inkar edilen 29.2.2008 tarihli harici oto satış sözleşmesinden davacı...'in 11.500 TL nakit verdiği, 10.000 TL borcu olduğu ve bir adet kambiyo senedi (çek veya senet) verdiği anlaşılmaktadır. 29.2.2008 tarihli harici satış sözleşmesi ile aynı tarihi taşıyan...Noterliği tarafından düzenlenen vekaletnamede ise davalı ... ...'in araç malikine vekaleten davacının da aralarında bulunduğu kişilere harici satış sözleşmesine konu aracı dilediği kişilere dilediği şartlarla satması konusunda temsil yetkisi verdiği anlaşılmaktadır. Davacı taraf yargılamanın tüm aşamalarında vekaletnameyi veren kişi ile harici satış sözleşmesini imzalayan kişinin aynı olduğunu belirtmiş olup, davalı taraf ise vekaletnamedeki imzayı kabul etmesine rağmen harici oto satış sözleşmesindeki imzayı inkar etmektedir....

                  Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı 2013/379 E. 2014/513 K. sayılı davada, ödediği 169.750,00 TL'nin iadesi ile müspet ve menfi zararı ile yoksun kalınan karının tespitini ve tahsili talep etmiş, mahkemece müspet ve menfi zararı ile yoksun kalınan karını açıklaması talep edildiğinde, davacının söz konusu talepleri yönünden davasını atiye bıraktığını belirtmesi üzerine mahkemece, taşınmazın satış bedeli olarak ödenen 169.750,00 TL yönünden davanın kabulüne, atiye bırakılan talepler yönünden ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, söz konusu karar Yargıtay incelemesinden de geçerek kesinleşmiştir. Davacı eldeki dava ile, önceki davada atiye bıraktığı müspet ve menfi zararı ile yoksun kalınan karının tespitini ve tahsilini talep etmiş, mahkemece, satış bedeli olarak ödediği 169.750,00 TL'nin denkleştirici adalet ilkesi gözetilerek çeşitli ekonomik etkenlerin ortalaması alınmak suretiyle ... 10....

                    UYAP Entegrasyonu