WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hal böyle olunca, daha önce görülen Terme Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/9 E.-2013/346 K. sayılı dosyasına konu dava harici satış ile davacıya teslim edilen traktörün resmi satış işleminin yapılmadığından bahisle menfi tespit talebine ilişkin olup, işbu dosyaya konu dava ise harici araç satış sözleşmesinin geçersizliği sebebiyle menfi tespit, aracın iadesi ile icra takip dosyasının iptali talebine ilişkin olup, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olmaması nedeniyle, açılan işbu ikinci davanın, birinci davadaki kesin hükme aykırı olduğu söylenemez ve kesin hüküm oluşturmaz. Bu sebeple yerel mahkemece, kesin hüküm bulunduğundan bahisle, işbu davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmiş olmasının yerinde olmadığı görülmüştür....

Mahkemece,taraflar arasındaki satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmayıp haricen yapıldığı, tarafların geçersiz satış sözleşmesinden dolayı aldıklarını iade ile yükümlü oldukları, davalının uğradığı zararlar için dava açacağını beyan ettiğinden davalıya iadesi gereken araç olup olmadığı hususunun değerlendirilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, 3.000,00TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davaya konu senetlerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık harici satışa konu tır çekicisi ve dorsenin ayıplı çıkmasından dolayı satış bedelinin iadesi talebinden kaynaklanmaktadır....

    Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde iş makinesinin harici satış protokülü gereğince davaya konu senedin davacı tarafından davalıya verildiği, satış sözleşmesine konu iş makinesinin gerçek sahibinin davalı değil, dava dışı ... olup harici satış sözleşmesinin geçersiz olduğu, taraflarca verilenlerin iadesi gerektiği, hal böyle olunca davacının menfi tespit isteminin yerinde olduğu, tarafların satış sözleşmesinden dönerek aynı araçla ilgili kira sözleşmesi akdettiği, aracın davacı yedinde kaldığı, akabinde iş makinesinin davalıya teslim edildiği, aracın davacı tarafından kullanılması nedeniyle doğan zararın senet bedelinden mahsubu talebinin yerinde olmadığı, sözleşme konusu iş makinesinin satış protokolü ile davacıya teslim edildiği, davacının öncesinde bu sözleşmeye istinaden sonrasında ise taraflar arasında akdedilen kira sözleşmesine dayalı olarak iş makinesini kullanmaya devam ettiği, davacının zilyetliğinde bir süre iş makinesinin bulunması ve kullanması satış...

      Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, taraflar arasında yapıldığı iddia edilen harici taşınmaz satış sözleşmesinin ifa edilmemesi nedeniyle ödenen satış bedeli ve sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın tahsili amacıyla, davalı tarafından davacılar aleyhine yapılan icra takibini nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davalı, davacı ... tarafından imzalandığı ve diğer davacının murisi Fadik Söz tarafından parmak izi basılmak suretiyle harici taşınmaz satış sözleşmesinin yapıldığını, sözleşmeye göre 3.000 Euro satış bedelinin ödenmesine rağmen tapu devrinin yapılmadığını ileri sürerek, satış bedeli ve sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın tahsili amacıyla icra takibi yapmıştır. Dosyada mevcut 26.10.2003 tarihli “Gayrimenkul Hisse Satış Sözleşmesi” başlıklı belgeye konu sözleşmenin davacı ...'...

        Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Taraflar arasındaki uyuşmazlık; taşınmaz satış sözleşmesinin resmi şekil yerine adi yazılı olarak yapılması sebebiyle geçersizliği iddiasına dayalı ödenen bedelin iadesi için girişilen icra takibine karşı vaki itirazın iptali isteğine ilişkin olup, tapu iptal tescil isteği bulunmamaktadır. Davanın bu niteliği ve mahkemenin hükmü gözetildiğinde görevli Daire'nin Yargıtay (13.) Hukuk Dairesi olması icap eder. Ne var ki; Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi 10.2.2014 tarih 2013/19182 Esas-2014/1795 Karar sayılı kararında, mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre davanın itirazın iptali (harici satış senedine dayalı ilamsız icra takibinden kaynaklı) istemine ilişkin olduğunu açıklayarak dosyanın Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar vermiştir. Yargıtay (14.)...

          - K A R A R - İhtiyati tedbir isteyen (davacı) vekili, taraflar arasındaki adi yazılı satış sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle satış işlemine konu ticari taksinin iadesi ve 90 günlük kullanım bedelinin tahsili amacıyla açmış olduğu davada ihtiyati tedbir yoluyla aracın müvekkiline teslimine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece ihtiyati tedbir kararı verilmesi için HMK'nun 389. vd. maddelerinde yazılı koşulların gerçekleşmediği, dava sonunda elde edilecek faydayı sağlayacak şekilde ihtiyati tedbir kararı da verilemeyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, kararı ihtiyati tedbir isteyen vekili temyiz etmiştir. Uyuşmazlık harici satışa konu ticari taksi üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir. Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirterek delillerini de ibraz etmiştir....

            Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan malın iadesi davasında 2010/525 E, 2010/563 K. sayılı kararı ile malın iadesine karar verilmiş olduğunu, bu karar doğrultusunda kiralanan malın davalı şirkete teslim edildiğini, davalı şirketin alacağını yaptığı icra takipleri ile tahsil ettiğini, davalı şirketin herhangi bir alacağının kalmadığını ileri sürerek, davacının davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl davada davalı davaya cevap vermemiştir. Birleşen ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/59 E. sayılı dosyada davacı vekili, davacı ile davalı şirket arasında Finansal Kiralama Sözleşmesinin imzalandığını, kiralama konusu malın davacıya teslim edildiğini, kira bedellerinin düzenli bir şekilde ödenmemesi sebebiyle sözleşmenin davalı tarafından feshedildiğini, davalı tarafından ... 14....

              Trafikte kayıtlı araçların satışı sözleşmesinin KTK 20/d'ye göre noterlikçe yapılması geçerlilik şartıdır. Diğer bir ifadeyle, adi yazılı veya sözlü satışlar daha sonradan noterlikçe resmi satış yapılmadığı sürece geçersizdir. Harici sözleşme "araç satış vaadi" şeklinde nitelendirilemez, alıcı yapılan bu sözleşmeye göre aracın kendi üzerine tescilini talep edemeyeceği gibi satıcı da satım bedelinin ödenmesini talep edemez. 2918 sayılı Kanunun 20/d maddesi uyarınca harici satışlar geçersiz olup, herkes sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince verdiğini geri isteyebilir....

                Mahkemece; "... taşınmaz satış sözleşmesinin geçerli olabilmesi için Tapu Sicil Müdürlüğünde düzenlenmesi gerektiği, taraflar arasındaki harici satış sözleşmesinin geçersiz olduğu; geçersiz satış sözleşmelerinde, herkesin aldığını iade etmesi gerektiği; davacı M.. T.., 15.03.2012 tarihli duruşmada davalı S.. B..'a toplam 20.000.00 TL ödediğini beyan ettiği, bu itibarla davacı M.. T..'ın davalı S.. B..'dan sadece 20.000 TL talep edebileceği; karşı davacı S.. B..'ın açmış olduğu menfi tespit davasında 12.500 TL borçlu olduğunu kabul ettiği, 42.500 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istediği; bu talebin yerinde olduğu dikkate alınarak, karşı davacı S.. B..'ın açtığı menfi tespit davasının kabulüne, 12.500 TL haricinde davacı M.. T..'ın 7500 TL daha ödediği anlaşıldığından, davacı M.. T..'ın açtığı tapu iptali tescil davasının reddine, S.. B.. hakkında açtığı tazminat davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir, gerekçesiyle" Davacı M.. T.. tarafından davalılar N.....

                  Dosya kapsamı itibariyle dava konusu satış sözleşmesinin konusu olan taşınmazın tapusuz taşınmaz olduğu ve zilyetliğinin satışla davacıya verildiği anlaşılmıştır. Tapusuz taşınmazların harici satışı menkul satışı hükmünde olması itibariyle taşınmazın zilyetliğinin de devri halinde harici satış sözleşmeleri geçerlidir. Satış tarihi itibariyle taşınmazın tapusuz olduğu ve davalıya zilyetliğinin satış tarihi itibariyle devrinin yapıldığı tespit edildiğinden tapusuz taşınmazların haricen satışına ilişkin sözleşmenin geçerli olduğu anlaşıldığından davalı sözleşme gereğince edimini yerine getirmiş olduğu gözetilerek, davalının taşınmazın tapusunu davacı adına tescil ettirme yükümlülüğü bulunmadığı da değerlendirilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hatalı değerlendirmeye dayalı olarak kısmen kabule ilişkin hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

                    UYAP Entegrasyonu