Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı 6.4.2004 tarihli haricen düzenlenen oto satış sözleşmesi ile davalıdan aracı satın aldığı, aracın çenc olması nedeni ile kayıt malikine teslim edildiğinden ödediği bedelin tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali isteminde bulunmuştur. Davalı aracı kayıt malikine satıp parasını kayıt malikinden aldığını savunmuş ise de bu iddiasını ispatlayamadığı gibi taraflar arasındaki 6.4.2004 tarihli sözleşmenin aksini de ispatlayamamıştır. Taraflar arasında düzenlenen 6.4.2004 tarihli satış sözleşme, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 20/d madde ve fıkrası gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersizdir. Sözleşme geçersiz olduğu için taraflar aldıklarını haksız iktisap hükümleri uyarınca karşılıklı olarak aynı anda iade etmekle yükümlüdürler. Davacının, geçersiz satış sözleşmesi ile satın aldığı araç, kayıt malikine iade edildiğine göre davacı aracın satış bedeli olarak ödediği parayı satıcıdan sebepsiz zenginleşme kuralları gereğince isteyebilir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık HÜKÜM : Sanıklar hakkında ayrı ayrı beraat Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatına ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü, ...Grup Gayrimenkul şirketi yetkilisi olarak emlakçılık yapan sanık ...’ın, diğer sanık ...’e ait suça konu taşınmazın katılana satışı konusunda aracılık yaptığı ve aralarında 7.000 TL kaparo verilmesi ve geri kalan satış bedelinin de satış esnasında ödenmesi hususunu içerir 22/01/2013 tarihli gayrimenkul alım, satım ve komisyon sözleşmesi imzaladıkları, bu sözleşme gereğince katılan tarafından 7.000 TL kaparo bedelinin alındı makbuzu karşılığında sanık ...’a ödendiği, sanık ...’ın da bu paradan kendi komisyon ücretini alarak kalan 1.100 TL’sini diğer sanık ...’e verdiği, katılan tarafından 28/01/2013 tarihinde bankaya kredi başvurusunda bulunulduğu, ancak sanık ...’in katılana ulaşarak evi 28/01/2013 tarihinde...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı,davalı ile 15.10.1989 tarihinde yaptığı harici satım sözleşme ile hisseli mülkiyete tabi tapulu taşınmazdan 130 m2 satın aldığını, satış bedelini 20.12.1989 tarihinde ödediğini, 2004 yılında taşınmazın davalıya ait olmadığını öğrendiğini, bu nedenle ödediği bedelin tahsili için başlattığı icra takibene de itiraz edildiğini ileri sürerek, davalının vaki itirazının iptali ile %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 3.400 TL alacak ve fer'ileri için takibe itirazın iptali, inkar tazminatının masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde; davacının davalıdan haricen satın aldığı araç bedeli olan 3.400 TL'yı ödeyip aracı teslim aldığını, ancak aracın davalıya değil murise ait olduğunun ortaya çıktığını ve bugüne dek yasal satışın gerçekleşmediğini, bu nedenle araç bedelinin tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali ve inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir....

          Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA ESAS NO : 2023/242 Esas KARAR NO : 2023/939 HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : İtirazın İptali (Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 06/03/2023 KARAR TARİHİ: 19/09/2023 K. YAZIM TARİHİ: 26/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Müvekkili şirketin, dava dışı ... şirketine ait Fabrika binasını kiralamak istediğini, dükkan sahibi ile görüşmeler yapıldığını, bu süreçte davalının ise ... şirketi ile görüşmelerde aracı olduğunu, akabinde müvekkili şirket hesabından, davalı şirket hesabına “... ait Fabrika Kira Kaparo Bedeli” açıklaması ile 10.000....

            Sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, haksız itiraz üzerine müvekkil şirket adına arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ve netice alınamadığını beyanla, davalı tarafça yapılan haksız ve kötüniyetli itirazın iptali ile takibin devamına, davalı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. Usulüne uygun tebligata rağmen davalı, davaya herhangi bir cevap dilekçesi eklidir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, araç satış bedelinin tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. Silivri İcra Müdürlüğü'nün ......

              Parsel sayılı taşınmazın haricen satışı ile alınan 4.500.000,00-TL bedelli kaparo ve sözleşmenin uyarlanamamasından doğan 1.500.000,00-TL cezai şarttan kaynaklandığını, gayrimenkul satış sözleşmesinin 05.03.2022 tarihi olup, ...nun mal varlığının terki sureti ile konkordato talebinin reddedildiği İzmir ... ATM'nin .../......

                İtirazın iptali davasında borçlunun inkâr tazminatına mahkûm edilebilmesi için, öğretide ve Yargıtay kararlarında genellikle kabul edildiği üzere, aşağıdaki şartların birlikte gerçekleşmesi gerekir: 1) Alacaklının ilâmsız icra takibi yapması; 2) Borçlunun ödeme emrine itiraz etmiş olması; 3) İtirazın iptali davasının süresi içinde açılmış olması; 4) Alacaklının talepte bulunması; 5) Borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi. İlk dört şart üzerinde her hangi bir tereddüt bulunmamakta ve uygulamada bu şartlar bakımından önemli bir sorun çıkmamaktadır. Buna karşılık, “borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi” şartı üzerinde uygulamada çeşitli sorunlar çıkmaktadır. Gerek öğretide gerek Yargıtay kararlarında genel olarak kabul edildiği üzere; eğer alacak likid değilse, borçlu itiraz etmekte haklıdır ve itirazın iptali davasını kaybetse dahi inkâr tazminatına mahkûm edilemez....

                  Hukuk Dairesi K A R A R Asıl dava; davacı, harici sözleşme ile davalıdan taşınmaz satın aldığını, ancak taşınmazın tapuda devrinin verilmediğini ileri sürerek ödediği kaparo bedelinin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Dava, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan uyuşmazlığa ilişkin olup, davanın kabulüne dair verilen karar davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Davacı, harici sözleşme ile davalıdan taşınmaz satın aldığını, ancak taşınmazın tapuda devrinin verilmediğini ileri sürerek ödediği kaparo bedelinin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Dava, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan uyuşmazlığa ilişkin olup, hüküm 3. Hukuk Dairesinin 10/06/2015 tarih ve 2014/17907-2015/10731 sayılı bozma ilamına uyularak karar verilmiştir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu