Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı, iş sözleşmesinin feshinin geçersiz nedene dayandığını belirterek feshin geçersizliğinin tespitine, işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti ve diğer haklara karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece iş sözleşmesinin feshi haklı veya geçerli nedene dayanmadığından davanın kabulüne karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanununun 18 vd. maddeleri uyarınca feshin geçersizliği istemi yani işe iade davasında kurulacak hüküm tespit hükmü niteliğindedir. Dolayısıyla işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre için ücret ve diğer hakların miktar belirtilmeksizin, faiz ile ilgili herhangi bir ibare de kullanılmaksızın hüküm altına alınması ve ödenmesi gerektiğinin tespiti ile yetinilmesi gerekir. Tespit davalarında yalnızca tespit hükmü verilir, eda hükmü verilemez....

    Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı, iş sözleşmesinin feshinin geçersiz nedene dayandığını belirterek feshin geçersizliğinin tespitine, işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti ve diğer haklara karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece iş sözleşmesinin feshi haklı veya geçerli nedene dayanmadığından davanın kabulüne karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanununun 18 vd. maddeleri uyarınca feshin geçersizliği istemi yani işe iade davasında kurulacak hüküm tespit hükmü niteliğindedir. Dolayısıyla işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre için ücret ve diğer hakların miktar belirtilmeksizin, faiz ile ilgili herhangi bir ibare de kullanılmaksızın hüküm altına alınması ve ödenmesi gerektiğinin tespiti ile yetinilmesi gerekir. Tespit davalarında yalnızca tespit hükmü verilir, eda hükmü verilemez....

      Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı vekili, iş sözleşmesinin davalı işverence feshinin geçersiz nedene dayandığını belirterek feshin geçersizliğinin tespitine, davalı işverene ait işyerinde işe iadesine ve işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti ve diğer haklara karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece iş sözleşmesinin feshi haklı veya geçerli nedene dayanmadığından davanın kabulüne karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanununun 18 vd. maddeleri uyarınca feshin geçersizliği istemi yani işe iade davasında kurulacak hüküm tespit hükmü niteliğindedir. Dolayısıyla işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre için ücret ve diğer hakların miktar belirtilmeksizin, faiz ile ilgili herhangi bir ibare de kullanılmaksızın hüküm altına alınması ve ödenmesi gerektiğinin tespiti ile yetinilmesi gerekir. Tespit davalarında yalnızca tespit hükmü verilir, eda hükmü verilemez....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı firma ile devremülk satış sözleşmesi imzaladığını, 850 TL ödeme yaptığını, 12 adet 1.000 TL değerinde bono imzaladığını, ancak devremülkün tesliminin yapılmadığını belirterek sözleşmenin geçersiz sayılmasını ve senetlerin iptali ile ödenen 850,00 TL'nin ve 909 TL noter masrafının iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

          Buna göre, davaya konu 993,996 ve 1146 parsel sayılı taşınmazların, kadastro tespitlerinin kesinleşme tarihinin 01.03.2000 olduğu, harici satım sözleşmesinin ise 08.02.1999 tarihinde yapıldığı, dolayısıyla, harici satım sözleşmesinin, tespit sonrası, kesinleşme öncesi yapıldığı, bu taşınmazların kadastro tespitinde senetsizden tespit gördüğü anlaşıldığına göre, taşınmazların sözleşme tarihinde tapulu olduklarından söz edilemez. Bu durumda, sözleşme tarihinde tapuda kayıtlı olmadığı, menkul mal hükmünde olduğu gözetilerek, tarafların iddia ve delilleri bu doğrultuda değerlendirilerek, olumlu veya olumsuz karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 Sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’un 388/4....

            Her ne kadar davalı harici satış sözleşmesi nedeniyle sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davacıdan taşınmaza yaptığı masrafları talep etmişse de 21.06.2011 tarihli harici satış sözleşmesinin incelenmesinde bu sözleşmenin o tarihte taşınmazda hak sahibi olmayan ... ile yapıldığı, tapu kayıtlarından harici satım sözleşmesinin yapıldığı tarihte taşınmazda hak sahibi olan kişinin dava dışı ... olduğu ve davacının taşınmazı ...’dan 14.01.2014 tarihinde harici satış sözleşmesinin yapıldığı tarihten sonra satın aldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle Mahkemece davalı ...’nun taşınmaza yaptığı zorunlu ve faydalı masrafların ödenmesi koşuluyla verilen men kararı doğru olmamıştır. Yukardaki belirleme karşısında, taşınmazın davacı adına tescil tarihi olan 14.01.2014 tarihinden dava tarihine kadar ki dönem için davacı lehine ecrimisil hakkı doğacağı da kuşkusuzdur....

              Davalı vekili savunmasında, taşınmaz satış sözleşmesinin davacı ile, müvekkili olan davalının yetkilisi olduğu dava dışı ... arasında yapıldığını, sözleşmede davalının şirket yetkilisi olarak imzasının bulunduğunu, davacının dava dışı şirkete 28.000 Euro satış bedelini peşin olarak ödediğini, bu nedenle de husumetin davalıya yöneltilemeyeceğini beyan ederek, davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davalının ödeme olgusunu ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, verilen bu hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, harici taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı olarak verilenlerin iadesi talebine ilişkindir. Tapulu taşınmazların satışına ilişkin sözleşme, resmi şekilde yapılmadığı için TMK'nun 706, TBK'nun 237. (BK.'nun 213), Tapu Kanununun 26. ve Noterlik Kanununun 60. maddeleri uyarınca hukuken geçersizdir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin ve senetlerin iadesi, menfi tespit, icra takibinin iptali istemine ilişkin olarak açılan davada ... 6. Tüketici Mahkemesi ve ... 2....

                  GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ Asıl dava, makina satış sözleşmesinin gizli ayıp ve hile iddiası nedeniyle geçersizliği, sözleşmenin feshi, makinenin iadesi, davacı tarafça ödenen miktarın istirdatı ile menfi tespit; karşı dava ise, makine satımından kaynaklanan alacak nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı karşı davalı vekili 06/10/2021 tarihli dilekçesi ile istinaf kanun yoluna başvurmuş, dosya Dairemize gönderildikten sonra şirket yetkisince verilen 21/02/2023 tarihli dilekçe ile istinaf taleplerinden vazgeçtiklerini beyan etmiştir. İstinaf talebinden vazgeçme, istinaf başvurusundan feragat niteliğindedir. 6100 Sayılı HMK 349/2.maddesinde; "Başvuru yapıldıktan sonra feragat edilirse, dosya bölge adliye mahkemesine gönderilmez ve kararı veren mahkemece başvurunun reddine karar verilir....

                    DELİLLER : harici taşınmaz satış sözleşmesi, banka dekontları, borç senedi, tanık, keşif, bilirkişi vs. deliller. DOSYADA YER ALAN DELİLLER VE DEĞERLENDİRME: Dava, harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde bedel talebi, ayrıca maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosyanın daha önce dairemize geldiği ancak davalı tarafın istinaf harcını eksik yatırması sebebiyle dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verildiği, harcın tamamlanarak dairemize gönderildiği anlaşılmıştır. Mahkemece dava konusu harici satış sözleşmesinin geçersiz olduğu, resmi şekilde düzenlenmediği, tapulu taşınmazlarının satış ve devirlerinin TMK 706. Maddesi, Borçlar Kanunu 213, Tapu Kanunu 26. Noterlik Kanunu 60/3 ve 89 maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadıkça sonuç doğurmayacağı kabul edilerek davacının tapu iptal ve tescilinin reddine karar verilmiş ve isabetsizlik görülmemiştir. Davacının bedele ilişkin talebi yönünden taraflar arasında Kartal 14....

                    UYAP Entegrasyonu