Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, taraflar arasında akdedilen harici araç satımına ilişkin sözleşmenin hile nedeniyle iptali ile sözleşme gereğince ödenen kısmi satış bedelinin davalıdan iadesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece, davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda davacı iddiasını satışın hileli yapıldığı olgusuna dayandırmaktadır. Taraflar arasındaki araç satışına ilişkin sözleşme, 2918 sayılı yasanın 20/d maddesi uyarınca, resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat 1-Sanık hakkında sahte araç muayenesi yaptırmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia olunan kamu davasında;Dosyada aslı bulunan suça konu motorlu araç tescil belgesinin incelenmesinde, arka yüzünde bulunan ve ekspertiz raporu ile sahte olduğu belirlenen, dava konusu 24.04.2007 tarihli muayene bölümünde hologramın bulunmadığı anlaşılmakla, muayene tarihi itibariyle, geçerli bir muayene işlemi için Karayolları Genel Müdürlüğüne ait hologram yapıştırılmasının zorunlu olup olmadığının araştırılarak, sonucuna göre belgenin aldatma kabiliyetinin bulunup bulunmadığı tartışılıp, bulunduğu kanaatine varılması halinde ; sanığın aşamalardaki, bahse konu aracı değişik tarihlerde tescil harici olarak sattığı, bu dönemlerde sahte muayene yaptırılmış olabileceği, aracını alıp sattığı kişilerin hiçbirisini hatırlamadığı şeklindeki beyanlarının hayatın olağan akışına uymayacağı...
Mahkememizce yapılan değerlendirmede sigorta genel şartlarına göre sigortacı sigor- talının karayolunda kullanılabilen römork dan doğan menfaatinin aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketli bir cismin çarpması böyle bir cisme çarpması sonucu meydana gelen kazalardan dolayı sorumlu olduğu anlaşılmaktadır. Davalıda esasen bunu belirtmekte olup römorkta taşınan malzemenin viraj dönüşü sırasında kasaya yüklenerek römorkun kapaklarını patlatması sonucu hasarın meydana gelmiş olması karşısında harici bir etkiden söz edilmesi gerekir. Harici olmayan etken ise aracın kendisin- den kaynaklanan etkenlerdir. Bu sebeple meydana gelen zarardan sigorta şirketi mahkeme- mizce sorumlu bulunarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1-Davanın kabulü ile 5.074,00.-TL tazminatın davalı ... şirketine müracat tarihi olan ... tarihini takip eden 8....
İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, harici sözleşme ile araç satışından kaynaklanan alacak davasıdır. Her ne kadar davacı tarafından, dava konusu aracın davacıya 53.500 TL'ye satıldığı, 11.500 TL'sinin davalı tarafından davacıya ödendiği, bakiye 42.000 TL'nin ödenmediği iddia edilmiş ise de, dosyada örneği mevcut taraflarca varlığı uyuşmazlık konusu olmayan harici satış sözleşmesi örneğinden davacının, araç satışı işiyle iştigal eden davalıya 34 XX 868 plakalı aracın haricen 53.500,00 TL satışının karar kılındığını, davalının davacıya 13.500,00 TL kaparo niteliğinde ödeme yaptığı, bakiye alacağın 40.000,00 TL olduğu anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ve eldeki iş bu dava, taraflar arasındaki harici satış sözleşmesi ile davalıya satılan ve fiilen teslim edilen dava konusu olan aracın davalı tarafından, dava dışı Fatma Başak'a satıldığı halde davalının, davacıya bakiye bedelin ödenmediği iddiasını kapsamaktadır....
sayılı kararında açıklandığı gibi ) Dosyadaki bilgi ve belgelerden; 15.06.2013 tarihinde harici satış sözleşmesi ile ... plakalı 1992 model aracın 6.250,00 TL bedel karşılığında davalı tarafından davacıya satıldığı, davacı tarafından 1.000,00 TL'nin peşin olarak ödendiği, bakiye bedelin ödeneceği tarihlerin de belirlendiği görülmektedir. Somut olayda; davacının araç bedeli için ödediği 1.000,00 TL'nin iadesine yönelik talebi de bulunduğu anlaşılmakla, davacının davaya konu edilen araç için ödediği bedeli yukarıda ifade edilen yasa hükümleri uyarınca talep hakkına sahip olduğu, gözetilerek, ilgili araç için ödediği bedelin mahkemece hüküm altına alınması ve ayrıca bedelinin iadesine karar verilirken davacının elinde bulunan aracın davalıya aynı anda ve zamanda iade edilmesi gerekir....
KARAR Davacı, 2005 model aracı 25/07/2007 tarihli harici satış sözleşmesi ile satın aldığını ve bedelini ödediğini, davalı...-Sa A.Ş.'...
Davalı, davacı ile araç satışı konusunda anlaştıklarını bedelin elden alındığını, ancak davacının kendisine 1.500,00 TL borcu olduğunu, bunu ödemesi halinde aracı tescile hazır olduklarını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; araç devrine ilişkin davanın reddine, alacak yönünden davanın kabulü ile,12.500,00 TL'nin dava tarihinde itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, karar davalı tarafça temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, harici araç satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davaya son veren taraf işlemlerinden biri olan sulh; 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 313 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur....
le harici oto alım satım sözleşmesi yaptıklarını, aracın trafikte davalı ... adına kayıtlı olduğunu, sözleşmede araç bedelinin 14.000 Euro olarak belirlendiğini, belirlenen bedeli ödemesine rağmen aracın trafikten devri yapılmadığı gibi, ihtarname göndererek ödediği bedelin davalılarca iade edilmediğini ileri sürerek, oto alım satım sözleşmesi nedeni ile ödediği 30.202,20 TL nin temerrüt tarihi olan 07.05.2009'dan itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davacı ile davalı ... arasında yapılan sözleşmenin geçersiz olduğu, sözleşmede ... taraf değilse de 12.000 Euroluk senedin bu kişi lehine düzenlendiği, diğer davalı ...'in ise sözleşmenin tarafı olmasa da araç satıcısı komisyoncuya aracı teslim ettiği, aracın satışından haberdar olmayıp, bedeli almamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu nedenle davalı ...'...
Eylemli yoldan edinilen bir taşınmazın üzerinde sürdürülen zilyetlik hukuki bir sonucu olmadığı gibi taşınmazın araç park etmek veya bazı araç ve gereç koymak suretiyle kullanımı da ekonomik amacına uygun zilyetlik olmadığından davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Davalı ... vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna,14.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; sigortalı araç park halinde iken aracın motor kısmına kedinin girdiği aracın çalıştırılması üzerine motorun kayış sistemindeki sıkışma sonucunda hasar meydana geldiği hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, meydana gelen hasarın ... teminatı kapsamında kalıp kalmadığı noktasında toplanmaktadır. Dava konusu olaydaki hasarın sigortalı araç yürütülmeden meydana gelmiş olması, olayın ... ettiren tarafından öngörülemeyen bir “harici etki” niteliğinde bulunması karşısında, olayın kasko sigortası kapsamında kaldığının kabulü gerekmektedir. O halde; mahkemece dosyada raporu bulunan bilirkişiden araçta oluşan gerçek hasar miktarı yönünden Ek rapor alındıktan sonra, varılacak sonuca göre bir ... vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....