Failin kusurlu olması ve haksız rekabete uğrayanın zarar görmüş olması, sadece haksız rekabet nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davalarında rol oynamaktadır. Haksız rekabet sayılan bazı durumlar TTK'nın 55. maddesinde sayılmıştır. TTK'nın 56. maddesinde ise; haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimsenin, fiilin haksız olup olmadığının tespitini, haksız rekabetin önlenmesini, haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasını, kusur varsa zararın tazminini, TBK'nın 58. maddesinde öngörülen şartların varlığında manevi tazminat verilmesini isteyebileceği belirtilmiştir....
Haksız rekabetin bulunması halinde açılacak davalar anılan Yasanın 56.maddesinde düzenlenmiştir.Mahkememizce taraf delilleri toplanmış ve dosya bilirkişiye tevdii edilmiş olup bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 13/10/2022 tarihli raporda, davalının davacı şirketin iş ürünlerine yönelik beyanlarının TTK. m. 55/1,a-1 kapsamında kötüleme haksız rekabet eylemini teşkil edebileceği, davalı tarafın beyanlarının doğru olması halinde dahi incitici açıklama nitelinde olduğundan kötüleme haksız rekabet eylemine sebebiyet verdiği belirtilmiştir....
Dava, haksız rekabetin tespiti ve haksız rekabet nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen maddi ve manevi tazminatın ödenmesi talebine yöneliktir....
Mahkemece, haksız fiillere dayalı olarak açılan davalarda ortak ve kesin yetkili mahkemenin haksız fiilin işlendiği yer olduğu belirtilerek Aydın Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle mahkemesinin yetkisizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu'nun “Davalının birden fazla olması hâlinde yetki” başlıklı 7.maddesi hükmü :(1) Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır.” 2013/11040 2013/12756 Aynı kanunun “Haksız fiilden doğan davalarda yetki başlıklı” 16.madde'si hükmü “(1) Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” şeklindedir....
Mahkemece; yapılan haciz işleminin haksız olduğu, haksız hacizden doğan sorumluluğun kusura dayanmayan objektif bir sorumluluk olduğu benimsenerek manevi tazminat istemi kısmen kabul edilmiştir. 2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz kararı alan alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından geçerli olup, manevi tazminat yönünden TBK 58, (BK’nın 49) maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise, kusura dayalıdır. Bu itibarla, alacaklının kötüniyetli veya iyiniyetli olup olmadığı da sonuca etkili olup, ağır olmasa da kusurlu olması da gerekmektedir. ....
Ancak; a)Mağdur polis memurlarından sanığa yönelen ve haksız tahrik oluşturabilecek herhangi bir haksız bir fiil olmadığı halde sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması, b)Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlendiğinin kabul edilmesi karşısında, TCK'nın 29. maddesine göre özel hüküm olan ve daha lehe düzenleme içeren aynı Kanunun 129. maddesinin uygulanması gerektiği ancak hükümde haksız tahriğe dair kanun maddesinin gösterilmediği ve takdire göre de TCK'nın 129. uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasında ceza verilmesine yer olmadığına da karar verilebileceği hususları dikkate alındığında sanık hakkında haksız tahrik nedeniyle hangi kanun maddesi ile uygulama yapıldığının karar yerinde gösterilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ...'...
Haksız rekabet, TTK'nın 54 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. TTK'nın 54/1. maddesinde haksız rekabetin amacı "bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanması" olarak ifade edilmiş, 2. fıkrada ise haksız rekabet tarif edilerek "Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır" şeklinde belirtilmiştir. TTK'nın 55. maddesinde haksız rekabet sayılan bazı haller, sınırlayıcı olmamak üzere sayılmıştır. Bu nedenle sayılan haller dışındaki eylemlerin haksız rekabet oluşturup oluşturmadığının da somut olayın özelliklerine göre değerlendirilmesi gerekmektedir....
Haksız rekabet, TTK'nın 54 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. TTK'nın 54/1. maddesinde haksız rekabetin amacı "bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanması" olarak ifade edilmiş, 2. fıkrada ise haksız rekabet tarif edilerek "Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır" şeklinde belirtilmiştir. TTK'nın 55. maddesinde haksız rekabet sayılan bazı haller, sınırlayıcı olmamak üzere sayılmıştır. Bu nedenle sayılan haller dışındaki eylemlerin haksız rekabet oluşturup oluşturmadığının da somut olayın özelliklerine göre değerlendirilmesi gerekmektedir....
Yasanın 29. maddesinde düzenlenen genel haksız tahrikten farklı olarak 129/1. maddede özel bir haksız tahrik hali düzenlenmiştir. Cezai sonuçları yönünden her iki düzenleme birbirinden farklıdır. TCK 129 maddesinin uygulanabilmesinin koşulları, 1- Haksız bir fiilin varlığı; Özel haksız tahrik hükmünün uygulanabilmesinin ilk şartı haksız bir fiilin bulunması gerekir. Yani fiilin hukuka uygun olmaması gerekir. Fiilin haksız olması yeterli olup suç olması gerekmez. Fiilin haksızlığının değerlendirilmesi toplumda geçerli değer yargılarına göre yargıç tarafından yapılacaktır. Somut olayda sanığın oğlunun okulda dövülmesinin haksız bir fiil olduğu, birinci koşulun gerçekleştiği sabittir. 2- Hakaretin haksız fiile tepki olarak gerçekleştirilmesi; Hakaretin haksız bir fiile tepki olarak yapılması, failin haksız fiilin etkisi altında hakaret etmesi, haksız fiil ile hakaret arasında uygun nedensellik bağının bulunması gerekir....
Davacı tarafından Ceza Mahkemesi'nde açılan tazminat davası, haksız tutuklama nedeni ile açılmıştır. İş bu dava ise, davacı tarafından kendisini haksız olarak şikayet eden davalıya yöneltilmiştir. Mahkemece haksız şikayet nedeni ile işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile davanın husumet nedeniyle reddi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....