Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, ortak yere el atmanın önlenmesi ve haksız işgal tazminatı istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalının dava konusu taşınmazın bodrum katında bulunan kapıcı dairesini uzun süredir hiçbir haklı gerekçe bulunmaksızın kullandığını belirterek davalının haksız işgalinin önlenmesini, haksız işgal nedeniyle 9.000 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

    Ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir (YHGK'nun 25.02.2004 gün ve 2004/1- 120- 96 sayılı kararı)....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Müdahalenin Men'i, Yıkım, Haksız İşgal Tazminatı İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 06.12.2016 tarih 2007/618 Esas, 2016/520 karar sayılı kararıyla davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş olup Mahkeme hükmüne karşı, taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması sonunda İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu kez Bölge Adliye Mahkemesi kararının Yargıtayca incelenmesi duruşmalı olarak davalı ... Mirasçıları vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 11.02.2020 günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı ... ve müşterekleri vekili Av. ... ve Av. ... geldiler....

      , diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararında; Fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceğinin vurgulandığı, davalıların dava konusu taşınmazlara haksız olarak el attığının sabit olduğu, bilirkişi raporunda taşınmazın arsa ve arazi ayrımı yapılarak seçenekli olarak oluşturduğu bu kapsamda taşınmazın özellikleri, konumu dikkate alınarak arazi vasfında olduğu kabul edilerek davalıların kullanmış olduğu yerler için ayrı ayrı ecrimisil tazminatına karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki müdahalenin meni davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili kooperatifin 1976 yılından bu yana tasarruf ve zilyetlik hakkı bulunduğunu, kooperatife ait ortak yerlerden olan bahçeyi davalının tel çit ile çevirmek suretiyle ortak alanı işgal ettiği ve köpek beslediğini ileri sürerek, haksız müdahalenin men'ine zilliyetliğin korunmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının hükmi şahsiyesinin bulunmadığını, her bağımsız bölüm maliki kendilerine özel otopark kameriye yapılmış, müvekkilin her üyeye eşit davranılması gerektiği itirazına itibar edilmemiştir....

        Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde, davalıların taşınmazını işgal ettiklerini, beyan ederek, 2.6.2006-25.3.2011 tarihleri arası şimdilik 2000 TL. ecrimisilin yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.Mahkemece, bilirkişi raporuna göre dava konusu taşınmaza herhangi bir müdahalenin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında, daha önceden meni müdahale ve ecrimisil talepli davanın açıldığı, davanın kabulüne karar verildiği ve bu kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiği görülmüştür. Meni müdahale kararının infazı için, davacı tarafından icraya başvurulmuş, mahallinde yapılan 2.3.2011 tarihli infaz sırasında tutulan tutanakta, müdahalenin halen devam ettiği anlaşılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Müdahalenin Önlenmesi, Tahliye ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün dahili davalı ... memurluğu temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, ek kararla temyiz talebinin reddine karar verilmiş olup, ek kararın dahili davalı ... memurluğu temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili, dava dilekçesinde belirtilen dava konusu taşınmazın vekil edenine ait olduğunu, davalının hiçbir akdi ve kanuni sebep olmaksızın taşınmazı işgal ettiğini belirterek, müdahalenin meni ile davalının taşınmazdan tahliyesini, işgal tarihi 2008 Ocak ayından itibaren dönem için 50.000,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 10.07.2014 tarihli dilekçeyle talep miktarını ecrimisil yönünden 550.000,00 TL'ye yükseltmiştir....

            Kat girişindeki holün sol tarafındaki bölüme eşya koymak suretiyle yapmış oldukları müdahalenin meni ile eşyaların bu alandan kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, mahkemece Kat Mülkiyeti Kanunu 18 ve 19. maddesi gözönünde bulundurularak ve bozmanın gereği yerine getirilerek davalıların anataşınmazın ortak alanına yaptığı müdahalenin menine karar verdiği anlaşılmakla, mahkemece kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....

              Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

              Somut olayda; davacı haksız işgal tazminatıyla birlikte dava konusu taşınmaza davalının el atmasının önlenmesini istemiştir. Bu durumda davanın değerini dava konusu taşınmazın zemin değeri ile ecrimisil tazminatının toplamı belirler. Mahkemece, alınan bilirkişi raporuna göre dava değeri 6.074,69 YTL olarak hesap edildiğinden dava tarihine göre davaya bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesine aittir. Görev hususu kamu düzeni ile ilgili olup, re'sen nazara alınması gerektiğinden, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi yerine işin esasının hüküm altına alınması doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 10.07.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu