Davaların isimleri farklı olsa da hepsinin açılmasının ortak nedeni haksız el atmanın ve tecavüzün ortadan kaldırılmasıdır ve böylece malikin mülkiyet hakkının muhafaza edilmesidir. Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi K A R A R Davada; davacı Hazine, mülkiyet hakkına dayanarak müdahalenin meni ve kal talebinde bulunduğuna ve hüküm Sulh Hukuk Mahkemesince oluşturulduğuna göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.03.2015 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, kal, tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, davacı hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.12.2017 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi. Dava, mera parseline yapılan müdahalenin meni, kal, tazminat talebine ilişkindir....
Ancak; Davacı vekili ıslah dilekçesi ile ''davamızın kabulü ile haksız müdahalenin menine, ecrimisil alacağın tahsiline ve taşınmaz üzerindeki direğin ve enerji hattının KA'LİNE, ıslah talebimizin kabulüne ve müddeabihin ıslahı yolu ile arttırdığımız kısım ile dava dilekçesinde talep ettiğimiz miktarların birleştirilmesi sonucu 56,467,3TL faiz ile alacağının davalıdan alınarak müvekkile ödenmesini talep ediyorum'' şeklinde yazılı beyanda bulunmuştur. Hal böyle olunca davacının açtığı dava ve ıslah dilekçesi ile de belirtildiği üzere; dava, müdahalenin meni, ecrimisil ve kal isteminden ibarettir. Mahkemece kabul edilen kısım, müdahalenin meni (44.022,00TL)+kal bedeli (6.000,00TL) ile toplam 50.022,00TL üzerinden davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmesine rağmen reddedilen ecrimisil istemi yönünden ıslah ile artırılan 6.445,30TL üzerinden davalı idare lehine vekalet ücreti hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
A harfi ile gösterilen 35.83 m2 lik kısma davalı tarafından kum-çakıl konulmak sureti ile ve krokide B harfi ile gösterilen 221.22 m2 lik kısmın davalı tarafından yol olarak kullanılması sureti ile ve krokide C harfi ile gösterilen 276.96 m2 lik kısmın davalı tarafından kısmen yol olarak ve kısmen de yol şevi olarak taş ve kum -çakıl dökülmek sureti ile müdahalede bulunulduğu dinlenen tanık ve mahalli bilirkişi beyanları ile fen raporundan anlaşılmıştır. Bu nedenle dava konusu çaplı taşınmaza herhangi bir ayni veya şahsi hakkı bulunmaksızın müdahalede ve işgalde bulunduğundan davalının bu kısımlara yaptığı müdahalenin önlenmesine ve müdahale nedeniyle tazminat ödemesine hükmetmek gerekmiştir. Dava konusu taşınmaz tapuda fındık bahçesi vasfında olup, mahalli bilirkişi ve tanıklarca da müdahale oluşturulan süre boyunca müdahale edilen kısımların fındık bahçesi olduğu beyan edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.08.2006 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal birleşen dava ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; müdahalenin meni ve kal isteminin kabulüne, tapu iptali ile tescil isteminin reddine dair verilen 11.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı/birleşen davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 03.09.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin hak sahibi olmayan zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
Mahkemece, meni müdahale ve kal davasının kabulüne, cami yeri ve cami avlusu açısından davacı tarafın meni müdahale ve kal talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, temliken tescil şartları oluşmadığı nedeniyle karşılık davanın reddine 07.06.2007 tarihinde karar verilmiştir. Davalılar ve karşılık davacılar vekili kararı temyiz etmiş, ancak 29.05.2008 tarihli dilekçesiyle "taraflar arasında anlaşma söz konusu olmuş olduğundan temyiz başvurusundan feragat ediyoruz" şeklinde dilekçeyle temyizden feragat etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 31.10.2007 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin önlenmesi, kal ve ecrimisil, birleştirilen davada tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; müdahalenin önlenmesi ve kal davasının kabulüne, ecrimisil isteminin reddine, birleştirilen tapu iptali ve tescil davasının reddine dair verilen 16.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ve birleştirilen dosyanın davacısı ... vekili, duruşmasız olarak temyizi ise davacı ve davalı ... vekili ve asli müdahil ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 28.03.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Av. ... ile karşı taraftan davacı vekili Av. ... ile davalı asiller ..., ..., ... ile ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Taraflar arasındaki uyuşmazlık idarece tapulu taşınmaza geçerli bir sebebe dayanılmaksızın elatarak park-yol ve kaldırım yapılmak suretiyle tecavüz edildiği gerekçesiyle açılan müdahalenin meni ve işgal tazminatı isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (5.)...