Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesince, 27/09/2021 tarihli tensip zaptı 27 nolu ara karar doğrultusunda yazılan 29/09/2021 tarihli gerekçeli ara karar ile; uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, maddi ve manevi tazminat istemli davada ihtiyati tedbire yönelik geçici hukuki koruma talep edilemeyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir istemi, alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiği, manevi tazminatın hakimin takdirine göre belirlendiği, alacağı muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar koşulu sağlanamadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz istemi reddedilmiş, bu karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Uyuşmazlık, haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davası sırasında talep edilen ihtiyati haciz isteğine ilişkindir. Öncelikle belirtmek gerekir ki; manevi tazminat isteminde zararın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince kısmi ve belirsiz alacak davası olarak açılmaya elverişli değildir....

    Saylı dosyası ile görülen davada davacı----taşınmazın üzerine ihtiyati haciz konulduğunu, itiraz üzerine kararın kaldırıldığını, bu kez davalının yeniden talebi üzerine ihtiyati haciz kararı --- ---- çiftliğe hacze gelindiğini, haksız haciz nedeniyle itibarının zedelendiğini belirterek manevi tazminat talebinde bulunduğu görülmüş, yukarıda da belirtildiği üzere hacze konu mahkeme dosyası ve icra dosyaları incelenmiş, inceleme neticesinde davacı taraf her ne kadar dosya ile ilgisinin bulunmadığını beyan etmiş ise de, dava konusu taşınmazda ---- bulunduğu, üst hakkına haciz işleminin uygulanmasında kanunen bir engel bulunmadığı, üst hakkının haciz kararı olan ---- tarihinde terkin edildiği görülmüş olup haksız haciz nedeniyle tazminata hükmedilebilmesi için davalının icra takibinde kötü niyetinin ve ağır kusurunun varlığı ile buna bağlı olarak zararının oluşması gerektiği gözetilerek davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

      Öncelikle belirtmek gerekir ki, HMK'nin 389'uncu maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." hükmünü içermektedir. Bu maddeye göre ihtiyati tedbir kararı ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebilecektir. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Bu nedenle uyuşmazlık konusunun "para" olduğu gözetildiğinde, dava dilekçesinde, öncelikle minibüsün trafik kaydına ihtiyati tedbir konulması, bu talebin kabul edilmemesi durumunda ihtiyati haciz kararı verilmesi talebinde bulunan davacı vekilinin kastının "ihtiyati haciz" olduğu anlaşılmaktadır....

        Davacı taraf ihtiyati haciz kararının uygulandığı .... İcra Müdürlüğünün ... talimat sayılı dosyasından yediemin ücretinin istendiğini ve ödemeyemediğini bu nedenle yediemin ücretinin maddi tazminat talebinin konusu olduğunu belirtmişse de haciz tutanağının incelemesinde yedieminin ücret talebinin olmadığını belirttiği, bu nedenle davacı tarafça ispatlanamadığı anlaşıldığından maddi tazminat kapsamında değerlendirilmemiştir. 2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden davalının kötü niyetli veya ağır kusurlu olması ve zarar koşullarının oluşması gerekir....

          Dosyada bulunan bilgi ve belgeler de nazara alındığında haksız fiil (yaralanma) tarihi itibarıyla davacının maddi ve manevi tazminat alacakları muaccel hale gelmiştir. Somut uyuşmazlıkta, zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Haksız fiil (ölüm-yaralanma) tarihi itibarıyla davacının tazminat alacağı muaccel hale gelmiştir. İhtiyati haciz talep edilen davanın açıldığı aşamada, zararın miktarının net olarak belirlenmesini beklemek hakkaniyetle bağdaşmaz....

            Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin uğramış olduğu zararın haksız eylemden kaynaklandığından, maddi ve tazminat alacaklarının haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale (vadesi gelmiş) geldiğini, yani müvekkilin zararının talep ve dava edilebilir hale geldiğini, halen devam eden Bilecik Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2020/3278 soruşturma sayılı dosyası da dikkate alındığında müvekkilinin maddi ve manevi zararlarının olduğunun mezkur ceza dosyası ve bu dosyada alınan kaza tespit tutanağı ve tanzim edilen kolluk tutanakları ile sabit olduğunu, haksız fiil tarihi itibarıyla müvekkilinin maddi ve manevi tazminat alacağının muaccel hale geldiğini ve davacı müvekkilinin tazminat alacaklarının, zararının rehinle temin edilmediğini belirterek kararın kaldırılmasını ve ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.Dava,yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu, HMK'nın 355. maddesine göre...

              üzerine maddi tazminat talebi olan 400,00- TL üzerinden kısmi ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 2023/118 Esas sayılı dosyası kapsamında 25.04.2023 tarihli ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir talebimizin reddine dair ara kararı usul ve yasaya aykırı olmakla işbu kararın istinaf incelemesi neticesinde kaldırılarak ihtiyati haciz niteliğinde ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAFA CEVAP : Davalı taraf istinafa cevap vermemiştir. G E R E K Ç E Uyuşmazlık, taksirle yaralamaya neden olmaktan kaynaklanan haksız eylem nedeniyle maddi, manevi tazminat istemli açılan davada istenilen geçici hukuki koruma tedbirinin reddine ilişkindir....

              Davacılar vekilinin manevi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebi yönünden; Manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları, olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Açıklanan nedenlerle manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamakla davacılar vekilinin bu yöne ilişkin istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir....

                Asliye Hukuk Mahkemesi 2021/187 esas sayılı dosyasına ilişkin 27/04/2021 tarihli ihtiyati haciz istemine ilişkin ret kararının kaldırılarak, ihtiyati haciz istemlerinin kabulü yönünde tekrardan hüküm tesis edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAFA CEVAP : Davalı taraf istinafa cevap vermemiştir. G E R E K Ç E: Uyuşmazlık, kasten adam öldürmeden kaynaklanan haksız eylem nedeniyle maddi manevi tazminat istemine yönelik açılan davada istenilen ihtiyati haciz isteminin reddine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yukarıda özetlenen gerekçelerle, davacının ihtiyati haciz istemi 6100 Sayılı HMK un 389 uncu maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir gibi değerlendirilmek suretiyle reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....

                UYAP Entegrasyonu