Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın taraflar arasındaki davalar ve icra takibi nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, davacılar hakkında dava açılması veya takip yapılması haksız bir eylem olarak kabul edilemeyeceği, kişinin hukuk düzeni çerçevesinde adli ve idari yerlere başvurma hakkına sahip olduğu, davacıların maddi ve manevi tazminat talep etmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    -K A R A R- Asıl dosya şikayetçisi vekili, şikayet dışı borçlu hakkında yaptıkları icra takibi kapsamında sıra cetveline konu, borçluya ait 8 ve 94 parsel sayılı taşınmazların şikayet olunan-birleşen şikayetin şikayetçisi ...’ın borçlu aleyhinde yapmış olduğu icra takibi kapsamında satıldığını, aynı icra takibi dosyasında yapılmış olan sıra cetvelinde birinci sırada yer aldıklarını, ancak kendilerine takip çıkış miktarının garameten ödendiğini, ilk haczi kendilerinin koydurmaları nedeni ile takiplerindeki toplam alacak miktarının ödenmesi gerektiğini ve şikayet olunan-birleşen şikayetin şikayetçisinin takip dosyasına da satış masrafları dışında para ayrılmaması gerektiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline, dosya alacaklarının ödenmesine ve birleşen şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 26/09/2019 tarih, 2018/383 Esas ve 2019/280 Karar sayılı ilamına aykırı şekilde, müvekkili şirketlere karşı başlatılan takip haksız ve hukuka aykırı olup söz konusu icra takibi ve dolayısıyla icra emri, usul ve yasaya aykırı olarak düzenlendiğinden iptal edilmesi gerekirken Tekirdağ İcra Hukuk Mahkemesince icra emrinin düzeltilmesi şeklinde verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğunu, Tekirdağ İcra Hukuk Mahkemesince davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, şöyle ki, davalı taraf işbu şikayete konu icra dosyasında Tekirdağ 3....

      davası sonucunda haksız ve olmayan borç nedeniyle takip yapıldığının kesinleştiğini, davalının icra takibi başlatması sonrasında başka bankaların da icra takibi başlatması nedeniyle başlatılan takipler sırasında ödenen temerrüt faizlerinin iadesi için ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalının kusurlu eylem ve davranışlarından dolayı diğer bankalar tarafından davacı hakkında başlatılan icra takipleri nedeniyle ödenen faizlerden davalı bankanın sorumlu olduğunu belirterek bilirkişi aracılığı ile tespit edilecek faizlere ilişkin olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 250.000,00-TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        KARAR Davacı banka, davalının kredi kartı kullandığını, geri ödemelerini aksatan davalıya muacceliyet ihtarnamesi çektiklerini, ihtarnamenin tebliğine rağmen davalının borcunu ödememesi üzerine icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....

          İcra Hukuk Mahkemesinin 2010/862 Esas sayılı dosyası ile takibin iptaline karar verildiği gerekçesiyle haksız olduğunu ileri sürerek bu icra takibi ve takip sırasında yapılan hacizler nedeniyle uğradıkları maddi ve manevi zararların tazminini istemişlerdir. Davalı söz konusu takibin şeklen iptal edilmiş bir takip olduğunu, davacıların maddi hukuk anlamında borçlarının devam ettiğini ve davacıların taleplerinin haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, Mahkemece;... 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2010/862 Esas sayılı dosyasında, takip dayanağı senedin vade tarihinin 2009 iken 2008 olarak değiştirildiği gerekçesiyle takibin iptaline karar verildiği ve kararın 28/05/2011 tarihinde kesinleştiği, Yargıtay'ın yerleşik kararları da dikkate alınarak haksız icra takibi ve haksız haciz yapılmasının sorumluluk hukuku ilke ve kuralları gereğince haksız eylem niteliğinde olduğu gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

            Dava, emekli maaşından yapılan haksız kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, borcu nedeniyle davalı tarafından aleyhine başlatılan icra takibinde emekli maaşına haciz konularak kesinti yapıldığını, İcra Hukuk Mahkemesi nezdinde açtığı davada haczin kaldırılmasına karar verildiğini belirterek, emekli maaşından İcra Hukuk Mahkemesince karar verilene kadar haksız olarak kesilen miktarın iadesi isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur....

              Davacı tarafından Ceza Mahkemesi'nde açılan tazminat davası, haksız tutuklama nedeni ile açılmıştır. İş bu dava ise, davacı tarafından kendisini haksız olarak şikayet eden davalıya yöneltilmiştir. Mahkemece haksız şikayet nedeni ile işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile davanın husumet nedeniyle reddi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                İcra Müdürlüğü' nün 2007/681 sayılı kambiyo senedine dayalı ilamsız takip dosyasında, borçluya ait araca şikayetçi alacaklının talebi üzerine 08.11.2007 tarihinde kesin haciz konulduğu ve şikayet olunanlar tarafından borçlu aleyhine başlatılan aynı icra müdürlüğünün 2008/546 sayılı dosyasında ise takibin ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/321 esas, 2007/434 karar sayılı ilamına dayalı olduğu ve söz konusu araç üzerine bu dosyada 18.01.2008 tarihinde kesin haciz konulduğu, 2008/546 sayılı icra dosyası üzerinde yapılan ihale sonucu aracın satışından sonra 02.09.2008 tarihli sıra cevtelinin düzenlendiği anlaşılmıştır. Şikayet olunanların alacağı ilama dayandığından ve ilk haciz uygulayan şikayetçi alacaklının takibinden önce dava açıldığından ilama bağlı alacak nedeniyle konulan haciz İİK.nun 100/2.maddesi uyarınca ilk hacze iştirak eder....

                  İcra Müdürlüğü'nün 2019/23732 E. Sayılı takip dosyası üzerine konulan haczin kaldırılmasına ve aleyhlerine vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmedilmesine karar verildiğini, anılan kararın bu yönden de hatalı olup kaldırılması gerektiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Davacının icra mahkemesine müracaat ile müvekkilinin trafik kazasında yaralanması nedeniyle kaza sonrası maluliyet tazminat taleple olarak Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde ikame edilen davada müvekkiline 28.037,68 TL maddi tazminat ödenmesine karar verildiğini ve kararın taraflarınca İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğü nezdinde 2019/23732 Esas sayılı dosyası ile icraya konulduğunu, alacaklı davalının ise İstanbul 13. İcra Müdürlüğünün 2020/16331 Esas sayılı takip dosyasında 13/08/2018 tarihli yazısı ile Anadolu 20....

                  UYAP Entegrasyonu