İcra Müdürlüğü’nün 2010/9112 Esas sayılı dosyası ile 7.716,08 TL elektrik borcu yönünden yapılan takibe davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek davalının haksız ve yasal dayanaktan yoksun itirazının iptaline, takibin devamına, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 11/04/2011 tarihli dilekçesiyle davadan vazgeçtiklerini bildirmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu olmadığını, müvekkiline borç ihbarnamesi tebliğ edilmeden gecikme faizi talep edildiğini, ayrıca bu konuyla ilgili menfi tespit davası açtıklarını bildirerek davanın reddini ve %40 tazminata karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere göre vazgeçme nedeniyle davanın reddine ve davacının davalı hakkında yaptığı icra takibinde haksız olduğu gerekçesiyle %40 tazminata karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
yere engellemeye çalıştığı sabit olduğundan, vekaletnamedeki yazı ve imza davacıya ait olduğundan ve dava ispat edilemediğinden, haksız ve hukuka aykırı davacı iddiaları ile ispattan yoksun davacının kısmi menfi tespit talebinin ve ihtiyati tedbir talebinin reddine, ispattan yoksun, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine,------- az olmamak üzerine davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
G Blok 73 numaralı (tapu kaydına göre E3 Blok 71 numaralı) bağımsız bölümün mülkiyetinin tapuda müvekkile devrinin yapılması ve üzerinde yer alan diğer davalı bankalar tarafından konulan ipoteklerden ve muhtelif sayıda 3.kişiler tarafından konulan hacizlerden dolayı davacı müvekkilin borçlu olmadığının tespiti ile söz konusu ipoteklerin ve hacizlerin tapudan tüm ferileri ile birlikte terkin edilerek ( fek edilerek) ipoteklerin ve hacizlerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğüne bildirilmesi ve dava konusu taşınmaz üzerine davalı Akbank A.Ş. tarafından konulan ve tapu kaydına mevcut tüm ipoteklerin ve varsa diğer takyidatlar ile haciz kayıtlarının paraya çevrilmesine yönelik yapılacak her türlü yasal takibin ve icra işlemlerinin dava sonuçlanıncaya ve karar kesinleşinceye kadar durdurulması mahiyetinde HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir....
Kişilere devrinin önlenmesi için tedbir konulmasına ve tapu kaydına davalıdır şerhi işlenmesine, davanın kabulü ile "İstanbul ili, Küçükçekmece ilçesi, Atatürk Mah, 1386 ada, B2 Blok 183 nolu bağımsız bölümün davalılar adına kayıtlı bulunan hisselerin iptali, haciz ve ipoteklerin fekki ile haciz ve ipoteklerden ari olarak müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline, tapu iptali ve tescil yönündeki talebi uygun görülmez ise, davaya konu satış vaadi sözleşmesindeki, davalı hisselerinin rayiç bedelleri tespit edilerek dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı T7 ve Tic. A.Ş.vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin görevsizliğine, bu talep yerinde görülmezse haksız davanın esastan reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı müvekkili şirkete verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
üzerine ipotek tesis edildiğini, dava konusu taşınmazın ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile 3. kişilere devir edilmesinin olasılığının bulunduğunu, gecikme, kira ve sözleşme kapsamında ödenen bedellerin hakları saklı kalmak kaydını, teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini, davanın kabulü ile ipoteklerin ve diğer hacizlerin terkin edilmesini, tüm ipoteklerin fekkinin tapu müdürlüğüne bildirilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili, müvekkili bankanın davacı tarafından müvekkili lehine tanınan ipoteklerin fekki için Tapu Sicil Müdürlüğüne yazılan talepnameyi 5.2.2009 tarihinde elden teslim ettiğini, davanın konusuz kaldığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, Tapu Sicil Müdürlüğünce verilen cevabi yazıya göre; davacıya ait taşınmazın 27.1.2009 tarihinde dava dışı kişiye satıldığı, taşınmaz üzerindeki ipoteğin 5.3.2009 tarihinde terkin edilmiş olduğunun bildirildiği, davalı bankanın ipoteğin fekki için tapu sicil müdürlüğüne talepte bulunduğu yazıyı davacının imzalamış olduğu, davanın açılmasına davalı bankanın sebep olmadığı gerekçesiyle konusuz kalan dava nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince her ne kadar duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de miktar itibarıyla bu isteğin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişkinin teminatını teşkil etmek üzere 34 ve 83 parsel sayılı taşınmazlarını ipotek ettiklerini, 5 yıl önce akdi ilişkinin sona ermesine, ihtar keşide edilmesine rağmen ipoteklerin fek edilmediğini ileri sürerek, borçlu olmadıklarının tespitini ve ipoteklerin fekkini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıdan alacaklı olduklarını beyan ederek, davanın reddini istemiştir....
-KARAR- Davacı vekili, müvekkilinin Amerika’da çalışan bir tıp doktoru olduğunu, birkaç yıl önce babasına ait iki taşınmazın mülkiyetini devraldığını, ortağı olduğu şirketin muhtemel kredi ihtiyacını düşürerek, çocukluk arkadaşı dava dışı ...’a gerektiğinde bu taşınmazları teminat göstererek ipotek tesis edilebilmesi için 22.12.2006 tarihli iki adet vekaletname verdiğini böyle bir krediye ihtiyaç duymadığını ve talebi olmadığı halde 6 adet taşınmazın müvekkilin hiç tanımadığı ve ticari ilişkisi olmayan dava dışı Yeşilyurt İnşaat Limited Şirketinin davalı bankadan kullandığı krediye teminat niteliğinde ipotek olarak gösterildiğini duyduğunda hakkında savcılığa şikayet ettiklerini ileri sürerek, kefalet sözleşmesinin iptali ile, müvekkilinin bankaya borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin fekki ve icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
TTK'nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır. Somut olayda; talep, davacıya ait taşınmazların tapu kaydına, davalı yararına konulan ipoteklerin fekki istemine ilişkindir.Tapu kayıtlarında davalı yararına ipotek tesis edilen Kahramankazan ilçesi ...aynı yer ... ve yine aynı yer ... dosyaya getirtilen ipotek işlemlerine ilişkin ....mülkiyeti davacıya ait bu taşınmazlar üzerine (kaydına) davalı yararına ipotek tesis edildiği, adi ortaklık ilişkisinin... arasında bulunduğu, bu ortalık nedeniyle bu ipoteklerin tesis edildiğinin taraflar kabul edildiği anlaşılmıştır. Davacıların tacir olmadığı, davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan bir dava olmadığı gibi, 6102 sayılı TTK'un 4. maddesinde sayılan düzenlemelerden doğan bir davada da olmaması nedeniyle, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....
olup haciz alacaklılara tarafından derhal kaldırılması gerektiğini, davacının feshe ilişkin taleplerinin kabul edilebilir nitelikte olmadığını, tapu devri yapıldıktan ve taşınmazın mülkiyeti davacıya geçirildikten sonra davacı tarafın ikincil talep olarak sözleşmenin feshi talebinde bulunmasının haksız ve kötüniyetli ve dürüstlükten uzak bir talep olduğunu, satış bedelinin iadesi ve kira bedeli talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu açıklanan nedenlerle davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....