Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ağır Ceza Mahkemesinin 2021/103 esas sayılı dosyasından aldırılan Adana Adli Tıp Şube Müdürlüğünce sunulan raporlar, davacılara yönelik haksız bir fiilin meydana gelmesi ve haksız fiil sonucu meydana gelen zararın haksız fiil tarihinde muaccel hala geleceği, manevi tazminat talebininde haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale geldiği, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında tazmin yükümlülüğü olay tarihi itibariyle muaccel hale geleceğinden ekli belgelere göre bir miktar tazminat alacağının doğması kabul ihtimal ve ispat dahilinde olduğu, böylelikle yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği, teminat dahilinde ihtiyati haciz kararı verilmesinin hukuka ve hakkaniyet uygun olacağı gözetilerek, talep edilen tazminat miktarlarının da afaki olmadığı dikkate alınarak davalı vekilinin ihtiyati haczin kabulüne karşı yaptıkları istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir....

Diğer yandan, İş Bölümü düzenlemesinin Ortak Hükümler Bölümü'nun 3. maddesi uyarınca, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talepleri yönünden inceleme görevi, uyuşmazlığın aslını çözmeye görevli hukuk dairesine aittir. Bu suretle istinaf incelemesi görevi dairemizde olmayıp, dosyanın geliş tarihinde geçerli bulunan Hâkimler ve Savcılar Kurulu'nun, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk ve Ceza Daireleri arasında yapılan iş bölümüne ilişkin 01/09/2022 tarihli kararı gereğince, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4.Hukuk Dairesi'nin görevli bulunduğu anlaşıldığından (-iş bölümünün 1. maddesi- tarafların sıfatına bakılmaksızın (tacirler dahil) haksız eylemden kaynaklanan (suç teşkil eden eylemler, haksız haciz, haksız ihtiyati tedbir, haksız şikayet vb. dahil) davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar-) dosyanın aidiyet kararı verilerek anılan daireye gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... ve diğeri vekili Avukat ... tarafından, davalı HSCB Bank A.Ş aleyhine 03/12/2008 gününde verilen dilekçe ile haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 08/12/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazına gelince; dava, haksız haciz nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi...

    maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir....

      Davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebine gelince; davacı davalılar aleyhinde trafik kazasından kaynaklı olarak tazminat tahsili istemi ile iş bu davayı açtığı, iş bu davada şimdilik tazminat olarak talep ettiği toplam 1.500,00 TL’nin, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, her halükarda hayatın olağan akışı içerisinde neredeyse herkes tarafından, dolayısı ile davalılar tarafınca da ödenecek meblağ dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi halinde dahi talep edilen tazminat miktarı ile sınırlı şekilde ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla, (HMK'nın 355. maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan inceleme sonunda) davacı vekilinin bu hususa ilişkin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği görülmüştür....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 05/11/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 09/10/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız haciz nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararların tazminine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

        B.İİK'nın 89/4 üncü Maddesi Uyarınca Talep Edilen Tazminat İstemine Yönelik Olarak Verilen Karar Yönünden; Somut olayda, üçüncü kişi şirketin haciz ihbarnamesine vekili aracılığıyla itiraz etmesi nedeniyle, tazminat isteminin haksız fiile dayanan bir tazminat olduğu ve gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçunun oluşmadığı ve ortada haksız fiil bulunmadığı gerekçesiyle mahkemece tazminat isteminin reddine karar verildiği, her ne kadar davaya konu haciz ihbarnamesine vekil tarafından itiraz edilmiş ise de; vekil tarafından yapılan itiraz ancak ceza hukuku anlamında suçun oluşumunu ve cezaların şahsiliği prensibi gereğince vekilin beyanlarından dolayı asilin cezalandırılmasını engeller. Ancak vekilin asil adına yapmış olduğu itiraz hukuki anlamda geçerli olup, tazminat davası açısından asili bağlayacağı ve bu nedenle eğer şartları var ise tazminata hükmedilmesini gerektirir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 21/12/2020 Tarihli Ara Karar NUMARASI : 2020/537 ESAS DAVA KONUSU : Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan) KARAR : Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Dava, TBK'nın 53. ve 56. maddeleri kapsamında ölümlü trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir....

          Dava, haksız ihtiyati haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olup, mahkemece, verilen ihtiyati haciz kararının haksız olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 2004 sayılı İİK’nin 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haczin haksız olması takipte yada açılacak bir dava sonucunda anlaşılacak olup, ihtiyati hacze ilişkin icra takibinin davalı tafaından haksız yapıldığına ilişkin koşulların oluşmadığı görülmüştür. Bu durumda mahkemece sonucu itibariyle doğru olan davanın reddine ilişkin kararın HUMK 436. maddesi uyarınca açıklanan gerekçe ile onanmasına karar vermek gerekmiştir." şeklindedir. Y. 11. HD. 18.06.2009 T. 2009/6148 E. 2009/7513 K. Sayılı ilamı; "Somut olayda, ihtiyati haciz konusu alacak kambiyo senedine dayalıdır....

            Davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebine gelince; davacı, davalı aleyhinde haksız fiilden kaynaklı olarak maddi ve manevi tazminat tahsili istemi ile iş bu davayı açtığı, iş bu davada şimdilik tazminat olarak talep ettiği toplam 5.000,00 TL’nin, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, her halükarda hayatın olağan akışı içerisinde neredeyse herkes tarafından, dolayısı ile davalı tarafınca da ödenecek meblağ dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi halinde dahi talep edilen tazminat miktarı ile sınırlı şekilde ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla, davacı vekilinin bu hususa ilişkin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği görülmüştür....

            UYAP Entegrasyonu