Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04/09/2014 tarih ve 2012/313-2014/340 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, 1993 yılında kurulan müvekkili şirketin "..." ismini tanınır bir ticaret unvanı haline getirdiğini, davalı şirketin haksız menfaat elde etmek için müvekkiline ait ticaret unvanını kulllandığını ve kendini müvekkili şirketin şubesi gibi tanıttığını, davalının ayrıca "...." isimli siteyi de kullandığını ileri sürerek, ticaret unvanına tecavüzün önlenmesini, haksız rekabetin tespiti ve durdurulmasını, davalının internet sitesinin kapatılmasını, haksız rekabet nedeniyle...

    Bir başkasının yıllarca çalışmak suretiyle ancak elde edebildiği emek ve şöhretine elatmak suretiyle -deyim yerindeyse- onun sırtından para kazanmak isteyen kimsenin hareketi, kendi emeğine dayanmadığı için, ahlak kurallarına ve kanun hükümlerine göre, haksız rekabettir (Doğanay, İsmail: Türk Ticaret Kanunu Şerhi, 3.Baskı, Cilt I, Ankara 1990, Sahife 314-318). Haksız rekabetin 6102 sayılı TTK m. 54 ve devamı hükümlerinde düzenlendiği, haksız rekabet hallerinin ise m. 57’de genel olarak belirtildiği, ancak haksız rekabet teşkil eden davranışların sayılan bu hallerle sınırlı olmadığı, somut olaya göre değerlendirme yapılarak bir eylemin haksız rekabet oluşturup oluşturmayacağının mahkemece tayin edilmesi gerektiği, haksız rekabetin, haksız fiilin özel bir türü olması nedeniyle her türlü kanıtla ispat edilebileceği, davacı tarafından haksız rekabet nedeniyle haksız rekabetin tespiti, men’i ve kararın yayınlanması isteminde bulunduğu eldeki davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu açıktır....

      Haksız rekabetin önlenmesine ilişkin ilamlar şahsın hukukuna ait olması nedeniyle, kesinleşmeden takip konusu yapılamaz. HUMK.nun 443/4.maddesi gereğince bu nitelikteki kararlar, kesinleşmeden icra olunamazlar.(Y.12.H.D.’nin 15.4.1997 T. - 4159/4679 s.k.) Somut olayda, Ankara 4.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/275 E. sayılı dosyasında açılan marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, meni ve refi ile maddi ve manevi tazminat konulu davanın kabulüne ilişkin ilamın kesinleşmeden takibe konulduğu sabittir. Karardaki maddi-manevi tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderleri gibi ilamın ferileri niteliğindeki bölümlerin de takibe konulabilmesi için asla bağlı olarak kesinleşmesi gerekir (Y. 12. HD’nin 16.06.2008 T. ve 2008/9378 E., 2008/12614 s.K.). HMK.355 mad....

      Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabetin durdurulmasına ve önlenmesine, 4.311 TL maddi, 3.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, hükmolunan maddi ve manevi tazminatlar için davacı yararına ayrı ayrı maktu vekalet ücretine hükmedilmiş tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tesbiti davası yönünden davacı lehine vekalet ücreti takdir edilmemiştir....

        Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen ihtiyati tedbir kararının işbu davada verilecek karar kesinleşinceye kadar devamına karar verilmesini, müvekkilinin marka tescilinden doğan haklarına vaki tecavüzün SMK uyarınca durdurulmasını, davalının söz konusu eylemleriyle oluşan haksız rekabetin varlığının hükmen tespitini, saptanan haksız rekabetin önlenip yasaklanmasını, haksız rekabetin neticesi olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, dava dilekçesi ve tensip zaptının tebligat kanununun 28 maddesine göre ilanen tebligat yapılmasını, hüküm kesinleştiğinde karar özetinin Türkiye çapında yayın yapan tiraji en yüksek üç gazeteden birinde ilanını talep ve dava etmiştir....

          kurallarını ihlal ederek yapılan anlaşmaya aykırı davrandığını, iş ilişkileri hakkında yanıltıcı açıklamalarda bulunmanın hukuka aykırı olduğunu, müşterileri yanıltacak fiil ve davranışlarda bulunarak haksız rekabet oluşturmanın hukuka aykırı olduğunu, tarafların ika ettiği sözleşmenin hükümlerini ihlal ettiğini, ------hukuka aykırılık----- yayınlamaya devam etmesinin ref'i gerektiğini, ------ ------ buna ilişkin araştırma ve fayda sağlayan insanların emeklerinin ihlal edilmesinin kabul edilmeyeceğini, davalının birden --------- işlediğini, fiilin haksız olduğunun tespiti ile haksız rekabetin önlenmesini, haksız rekabetin men ve ref'i ile ------------ sitelerinden kaldırılmasını, haksız rekabetin yanlış ve yanıltıcı beyanlarla yapılmış olması ve vermiş olduğu zararlar nedeni ile---- maddi,---------manevi tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            kullandığı ... internet sitesinin tanınmışlığıdan, marka ve ticaret unvanından faydalanmak suretiyle tüketicileri hileli hareketlerle aldatması sebebiyle ... aleyhine oluşan haksız rekabetin tespitini, men ve ref'ine, durumun ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Devlet alım satımına fesat karıştırmak, resmi daireye taahhüt olunan levazıma hile karıştırmak, hileli vasıtalar ile ihalede rekabetin meni, ticarete hile karıştırmak, nitelikli dolandırıcılık ......

                ’da olan merkezini 02.04.2004 tarihinde İstanbul’a taşıdığını, davacı şirket ile aynı alanda faaliyette bulunduğunu, müvekkil şirkete ait makineleri düşük fiyat ile davalı şirkete sattığını, müvekkili şirkette çalışan personeli davalı şirkete çektiğini ileri sürerek, haksız rekabetin tesbit ve önlenmesine, davalıların haksız ticari faaliyetlerinin durdurulmasına ve ticaretten men edilmesine, şimdilik 10.000 YTL maddi tazminat ile 10.000 YTL yoksun kalınan kâr'ın ve davacı ... için de 10.000 YTL manevi tazminatın faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Bu durum karşısında, davacı yararına kabul edilen markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespit ve men'i, maddi ve manevi tazminat istemlerinin her biri için hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ve men'ine ilişkin talep yönünden davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiş ise de yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün vekalet ücretine ilişkin bu kısmının düzeltilerek onanması gerekmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu