Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacıların, iş bu davada şimdilik maddi tazminat olarak talep ettiği 1.000,00 TL’nin, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, her halükarda hayatın olağan akışı içerisinde neredeyse herkes tarafından, dolayısı ile davalılar tarafından da ödenecek meblağ dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi halinde dahi talep edilen maddi tazminat miktarı ile sınırlı şekilde ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla somut olayda maddi tazminat talebi bakımından da ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmış, maddi tazminat bakımından da ihtiyati haciz uygulanması mümkün görülmemiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan incelemede; Dava; haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Manevi tazminat yönünden yapılan incelemede; Haksız hacze dayalı manevi tazminat 818 sayılı BK.'nun 49. maddesinden (6098 sayılı TBK'nun 58. maddesi) kaynaklanan bir sorumluluk olup, kusura dayanan bir sorumluluk türüdür. Bu nedenle de takip (haciz) yaptıran kişinin takipte veya haciz işleminde kötü niyetli ve kusurlu olduğu olgusu gerçekleşmedikçe ve ağır bir zarar da doğmadıkça manevi tazminatla sorumlu tutulamaz. Olayda davalının kötü niyetli olmadığı ve davacının ağır bir zararı doğmadığı anlaşıldığından manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi doğrudur. Maddi tazminat yönünden yapılan incelemede; Maddi tazminat talebi yönünden haczin haksız çıkması halinde alacaklı, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan sorumlu olacaktır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan incelemede; Dava; haksız ihtiyati haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf sebepleriyle bağlı kalınarak yapılan incelemede; Dava, haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Haksız hacze dayalı manevi tazminat istemi 818 sayılı BK.'nun 49. maddesinden (6098 sayılı TBK'nun 58. maddesi) kaynaklanan bir sorumluluk olup, kusura dayanan bir sorumluluk türüdür.Haciz işleminin borçlu olmadığını bildiği veya borçluya ait olmadığını bildiği kişi ve eşyaya yönelik yapılması durumunda haksız haciz söz konusu olur. Haksız haciz nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için davalının kötüniyetinin ve ağır kusurunun varlığı gereklidir....

          Somut olayda, davalının haksız olduğu tespit edilen haciz işlemi nedeniyle maddi tazminat isteminde bulunulmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yurt dışında çalışan davacının haciz olayı nedeniyle bir çok kez yurda gelmek durumunda kaldığı belirtilerek, ulaşım masrafları ve konaklama giderleri maddi zarar kapsamında değerlendirilerek hesaplama yapılmıştır. Haksız haciz nedeniyle açılan menfi tespit davasında hukuki yardım alma imkanı bulunan ve dosya kapsamından vekil ile temsil edildiği de anlaşılan davacının, tüm ulaşım giderlerinin olayla ilgili bulunduğu kabul edilemez. Aynı sonuç, konaklama masrafları bakımından da geçerlidir. Şu durumda, maddi zararın kapsamının hakim tarafından belirlenmesi ve hüküm altına alınması gerekir. Karar, bu bakımdan yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

            incelenmesinde; Haksız hacze dayalı manevi tazminat istemi 6098 sayılı TBK'nun 58. maddesinden kaynaklanan bir sorumluluk olup kusura dayanan bir sorumluluk türüdür....

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı tarafın davacıya takibe konu senedi baskı altında imzalattığının Trabzon Ticaret Mahkemesinin 2018/37 Esas sayılı dosyası ve Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/9948 Soruşturma sayılı dosyası ile sabit olduğunu, davacının ticaret ile uğraştığını ve takip nedeniyle araçlarına konulan tedbirler nedeniyle itibar kaybı yaşadığını ve maddi zararlarının da bulunduğunu, davacının haksız takip ve haciz işlemleri nedeniyle psikolojik olarak da yıprandığını, bu durumun tanık beyanları ve hastane raporları ile ispatlandığını, Yargıtay içtihatları gereğince haksız takip nedeniyle kişinin maddi ve manevi tazminat talebinin bulunduğunu, dava konusu olayda TBK'nun 49. Maddesine göre haksız fiil sorumluluğunun tüm şartlarının oluştuğunu olduğunu belirterek istanaf yasa yoluna başvurdukları görülmüştür....

              Davacı vekili; davalı tarafından müvekkili hakkında başlatılan ilamsız icra takibi sırasında alacak tahsil edilmesine rağmen, takip sırasında “taksit teminatı” adı altında alınan muhtelif meblağ ve tarihli bonolara dayanılarak başlatılan takiplerde davacının tüm mal varlığına haciz konulması nedeni ile yapılan ikinci takip ve haczin haksız olduğunu belirterek, istirdat ve maddi, manevi zararların tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; istirdata konu alacaklar açısından davanın kabulüne, maddi ve manevi tazminat istemleri açısından ise haksız haciz nedeniyle davacının uğramış olduğu maddi zararlar davacı tarafça somutlaştırılmamış ve kanıtlanamamış olduğundan, ayrıca ......

                İstinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda ; ilk derece mahkemesinde derderst bulunan dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemiyle açılmıştır. Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat, haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki muacceliyet kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Borçlunun temerrüdüne ilişkin 6098 sayılı TBK’nın 117. maddesine göre haksız eylemlerde eylemin işlendiği tarih itibariyle borçlunun temerrüde düşmüş olacağı düzenlenmiştir. Haksız eylemden kaynaklı tazminat istemiyle açılan davalarda ihtiyati haciz kararı verilmesini engelleyen yasal bir hüküm mevcut olmadığı gibi, İİK’nın 257 vd. maddelerinde de bu yönde bir hüküm bulunmamaktadır....

                İlk Derece Mahkemesince; Davacı, (üçüncü kişi) haksız yere müvekkilinin iş yerinde yapılan haksız haciz işlemi nedeniyle, müşterilerin siparişlerini iptal ettiği,müvekkili tarafından taahhüt edildiği halde yerine getiremeyecek olması nedeniyle iptal edilen siparişler nedeniyle de müşteri kaybı ve haczedilen menkulleri kullanamaması dolayısıyla kazanç kaybı ve kar mahrumiyeti yaşadığını ileri sürerek maddi tazminat isteminde bulunmuştur. Dava dışı borçlu ... Tic....

                  UYAP Entegrasyonu