Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kişiliği, saygınlığı, çalışkanlığı, yardımseverliği ve insanlara karşı hassaslığı ve nezaketi değerlendirildiğinde, bu şekilde hiçbir kusuru olmadan davalı tarafından hayatına son verilmesinin müvekkillerini izah edilmeyecek bir manevi çöküntüye uğrattığını bu nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla davalıdan 200.000,00 TL manevi tazminat T2 için, 100.000,00 TL manevi tazminat T1 için, 100.000,00 TL manevi tazminat T4 için,100.000,00 TL manevi tazminat T3 için, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla davalıdan şimdilik, l .000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı T2 için, l .000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı T1 için, 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı T4 için, l .000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı T3 için olmak üzere toplam 504.000,00 TL tazminatın (maddi ve manevi tazminat için ) haksız fiilin meydana geldiği 08.05.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasalyaiziyle davalıdan tahsiline, yargılama giderleri...

ihtiyari mali mesuliyet teminatına ilişkin dava değerini her bir davacı için ayrı ayrı 15.000,00 TL, toplam 30.000,00 TL’ye, davacı ...’nın oğlu için 51.709,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, kasko poliçesinde kişi başı 4.000,00 TL ferdi kaza teminatı için muris ... yönünden talebin devamı ile maddi tazminat talebini toplam 353.709,00 TL’ye yükseltmiştir. 27.04.2016 tarihli ikinci ıslah dilekçesi ile davacı ...’nın eşi için destekten yoksun kalma tazminatı talebini 193.967,02 TL’ye yükselterek toplam 358.946,73 TL talep etmiştir....

    Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü davacı baba ... için 16.152,74 TL ve davacı abla .... için 7.576,15 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 6.250,00 TL cenaze ve defin giderinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı .... vekili ve davalı .... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ile cenaze ve defin gideri istemine ilişkindir. Yargıtay’ın yerleşik uygulamaları gereği davalı taraf davacıların meydana gelen trafik kazası sonucu oluşan gerçek defin gideri zararlarını tazmini ile sorumlu olup davacı tarafın kendi milli değerlerine, yerel örf ve adetlerine göre yaptığı özel giderlerden sorumlu değildir....

      in eşi, diğer davacı ... ... ve ...’in babası ...'in 24.08.2010, tarihinde davalılardan ...'ın kullanmış olduğu kamyonun, kendisinin kullanmakta olduğu araca çarpması sonucu hayatını kaybettiğini, kaza nedeni ile davacıların destekten yoksun kaldıklarını, destekten yoksun kalma zararın tazmini için davalılardan Halk Sigorta A.Ş.'ye ... ile sigortalı olan araç için davalı şirketçe destekten yoksun kalma tazminatı olarak 37.557,00 TL ödediğini, yine kaza sırasında müteveffanın kullandığı aracın sağ koltuğunda oturan ve onunla birlikte seyahat eden davacı ...’ ın kaza nedeniyle yaralandığını ve malul kaldığını yine sigorta şirketince 4.610.00 TL ödendiğini iddia ederek şimdilik fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile davacılar ..., ... ve ... için 1.000.00’er TL olay gününden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi ile ... için 1.000,00 TL iş-güçten yoksun kalma maddi tazminatına ayrıca davalı ...'...

        Destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecek kişiler, mirasçılardan başka kişiler de olabileceği hususunda da herhangi bir ihtilaf yoktur. Murisin trafik kazasından kaynaklanan bir sorumluluğu söz konusu olduğunda ve koşulları oluştuğunda mirasçıları bundan sorumlu olduğu halde, aynı olay nedeniyle destekten yoksun kalan ve fakat mirasçı olmayan kişiler bundan sorumlu değildir (HGK.nun 15.06.2011 gün ve 2011/17-142 E. -411 K. sayılı ilamı). Davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talebine dayanak olarak gösterdiği zarar; sürücünün ölümü sonucunda meydana gelmekle birlikte salt onun desteğinden yoksun kalınması olgusuna dayalı, mirasçılık sıfatıyla bağlı olmaksızın uğranılabilen bir zarardır. Sürücünün ölümü zararı doğuran olay olmakla birlikte, zarar doğrudan üçüncü kişi durumundaki destekten yoksun kalanlar üzerinde oluşmuştur. Bu zarardan doğan hak desteğe ait olmadığına göre, onun kusurunun bu hakka etkili olması da düşünülemez....

          Hukuk Dairesi tarafından davacılar vekili ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına davanın kısmen kabulüne, davacı ... 175.046,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 60.000,00 TL manevi, ... için 10.394,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 30.000,00 TL manevi tazminat, ... için 17.603,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 30.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Mahkemece; davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, dairemizce 10/05/2012 gün ve 2012/5211 esas ve 2012/8284 karar sayılı ilam ile onanmış, davalılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Yapılan incelemede; davacılardan ...'ın 25/04/2012 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır. Bu davacı yönünden yapılan destekten yoksun kalma tazminatı hesabına dair 18/07/2007 tarihli hesap raporunda davacının PMF yaşam tablosuna göre bakiye ömrü 18 yıl 3 ay 12 gün olarak kabul edilmiş muhtemel ölüm tarihi ise 13/04/2023 yılı olarak tespit edilerek hesaplamada bu kabule göre yapılmıştır. Davacı, 25/04/2012 tarihinde vefat ettiğine göre destekten yoksun kalma tazminatı hesabının yeniden yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Bu nedenle mahkemece destekten yoksun kalma tazminatı yönünden verilen kısmen kabul kararının dairemizce onanmış olması doğru değildir....

              Esas sayılı dosyası ile yapılan yargılama neticesinde müvekkilinin haklılığına ve destekten yoksun kalma zararının 75.397,33 TL olduğuna karar verildiğini, anılan alacağın tahsili için davalılar aleyhinde .... İcra Dairesi ... E. Sayılı dosyası ile icra takibine geçtiklerini, ancak davalıların haksız itirazı üzerine takibin durduğunu beyan ile itirazın iptali ile takibin devamına icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini, itirazın iptali talepleri için 47.907,73 TL ve ayrıca destekten yoksun kalma tazminatı bakiyesi için ileride tespite edilecek miktar üzerinden arttırılmak üzere şimdilik 100 TL yönünden davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

                Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 22/06/2018 tarih 2016/5 Esas, 2018/6 Karar sayılı kararında, annne ve/veya babanın çocuğunun haksız fiil ve veya akde aykırılık sonucu ölmesi nedeniyle açtığı destekten yoksun kalma tazminatı davalarında, destek ilişkisinin varlığının ispatı için Sosyal Güvenlik Kurumun'dan gelir bağlanması şartının aranmayacağı, destekten yoksun kalma tazminatı davalarında çocukların anne ve/veya babaya destek olduklarının karine olarak kabulünün gerektiği kabul edilmiştir. Destekten yoksun kalma tazminatı; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 53. maddesinin 3. bendinde düzenlenmiş olup, “Ölüm halinde ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıpların tazmini gerekmektedir”. Bu maddeye göre, haksız fiilin doğrudan doğruya muhatabı olmayan, ancak bu haksız fiil nedeniyle ortaya çıkan ölüm olayından zarar gören ya da ileride zarar görmesi güçlü olasılık içinde bulunan kimselere tazminat hakkı tanınmıştır....

                  Kenan'a verilmesine, diğer davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine, ... hakkındaki davalılardan feragat edildiğinden feragat sebebi ile bu davalı hakkında açılan davanın reddine, davacı eş ... ... destekten yoksun kalma tazminatı ile ilgili maddi zararının davalı sigortaca karşılandığından ... hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, sigortanın bu ödemesi ile ilgili davalı ... ile ... rücu etmekte muhtariyetine karar verilmiş; hüküm, birleşen davada davalı ...vekili ve asıl ve birleşen davada davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Asıl ve birleştirilen davalar, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 1086 Sayılı HUMK'nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK'nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir....

                    UYAP Entegrasyonu