Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı .... vekili Avukat ... tarafından, davalı .... aleyhine 28/10/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; zamanaşımı nedeniyle davanın reddine dair verilen 23/05/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız haciz nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararların tazminine ilişkindir. Mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, hakkında alınan ihtiyati haciz kararı gereğince mallarına haksız olarak el konulduğunu belirterek uğradığı maddi ve manevi zararın tazminini istemiştir....

    İİK'nun 257/1 maddesinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcu nedeniyle ihtiyati haciz istenebileceği açıklanmış iken 2. bentte vadesi gelmemiş borçtan dolayı hangi hallerde ihtiyati haciz istenebileceği açıklanmıştır. Somut olayda, haksız fiile dayalı olarak bir zararın meydana geldiği tarafların kabulündedir....

    Davacının manevi tazminat için ihtiyati haciz talebi değerlendirildiğinde; manevi tazminat miktarı tümü ile ilk derece mahkemesi tarafından toplanılacak deliller ve yapılacak yargılama sonucunda takdir hakkı da kullanılmak suretiyle tespit edileceğinden bu aşamada, manevi tazminat olarak talep edilen miktar yönünden somut bir miktar belirlenmesinin mümkün olmadığı ve dolayısı ile ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Netice itibariyle, aynı doğrultudaki ilk derece mahkemesinin manevi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin reddi gerekçesinin yerinde olduğu, davacı vekilinin bu hususa ilişkin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Davacının maddi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebine gelince; Davacı taraf dava dilekçesinde davalılardan T3 hakkında ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur. Diğer davalı Ak T4 hakkında herhangi bir ihtiyati haciz talebi yoktur....

    Davacının manevi tazminat talebi açısından davaya konu olan olayda; manevi tazminat miktarı tümü ile ilk derece mahkemesi tarafından toplanılacak deliller ve yapılacak yargılama sonucunda takdir hakkı da kullanılmak suretiyle tespit edileceğinden bu aşamada, manevi tazminat olarak talep edilen miktar yönünden somut bir miktar belirlenmesinin mümkün olmadığı ve dolayısı ile ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu haliyle, manevi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin reddine dair ilk derece mahkemesinin ara kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun bu yönüyle reddedilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Davacının maddi tazminat talebi açısından davaya konu olan olayda; Fazlaya dair haklar saklı tutulmuş olsa dahi ihtiyati haciz şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği bakımından davacının dava dilekçesinde şimdilik istediği maddi tazminat miktarının esas alınması gerekir....

    Haksız haciz nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için davalının kötüniyetinin ve ağır kusurunun varlığı gereklidir. 2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. (Emsal Yargıtay 4. HD. 2017/3918 E. - 2018/2985 K.) İlk derece mahkemesince, HMK 114/2 maddesinin yollaması ile HMK 399/1 maddesi uyarınca mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi' ne gönderilmesine karar verildiği görülmüştür. HMK 399. Maddesinde yer alan tazminat davalarında lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır ya da tedbir kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür....

      Somut uyuşmazlıkta zarar haksız eylemden kaynaklandığından, tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Bu itibarla dosyada bulunan bilgi ve belgeler de dikkate alındığında haksız fiil (ölüm) tarihi itibarıyla davacının maddi ve manevi tazminat alacaklarının muaccel hale geldiğinin kabul edilmesi gerekmektedir. Diğer yandan manevi tazminat miktarının takdiri hâkime aittir. Hâkimin yargılama sonunda hak ve nesafete uygun karar vereceğinden bu aşamada talep edilen miktarın tamamı yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesi de doğru olmayacaktır....

        Haksız yere bir kimsenin mallarının haczettirilmesi, o kimsenin ticari itibarına saldırı teşkil eder ve BK'nın 49'ncu maddesi gereğince manevi tazminat ile sorumlu tutulmayı gerektiren bir davranıştır. Ancak somut olayda, uygulanan haczin haksız olduğunu söylemek mümkün görünmemektedir. Bu bakımdan davacının uygulanan haciz işlemi dolayısıyla maddi ve manevi tazminat isteminde bulunamayacağı, maddi ve manevi tazminat isteminin şartlarının oluşmadığı sonucuna varılmakla davacının maddi ve manevi tazminat davasının reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          sebebiyet verdiğini, kazada , davacı araç sürücüsünün hiçbir kusuru bulunmadığını belirterek meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacının uğradığı maddi ve manevi zararların tazmini için 34 XX 159 plakalı sayılı aracın üzerine teminatsız olarak ihtiyati haciz veya tedbir konulmasını talep etmiştir....

          Bu haliyle, manevi tazminat bakımından ihtiyati haciz uygulanması mümkün görülmemiştir.Davacıların maddi tazminat talebi açısından davaya konu olan olayda; Fazlaya dair haklar saklı tutulmuş olsa dahi ihtiyati haciz şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği bakımından davacıların dava dilekçesinde şimdilik istediği maddi tazminat miktarının esas alınması gerekir....

            (yaklaşık ispat kuralı) Eldeki davada yaklaşık ispat şartı gerçekleşmiş olduğundan ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davalı-karşı davacı Ahmet Alan vekilinin ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve davalı-karşı davacı Ahmet Alan vekilinin manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin reddi kararına yönelik istinaf sebepleri yerinde görülmüştür....

              UYAP Entegrasyonu