Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü’nün 2011/7266 sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, ... İcra Müdürlüğü’nün 2011/2093 sayılı talimat dosyası kapsamında, takip konusu borcun kendisine ait olmadığını beyan etmesine karşın, 22/09/2011 tarihinde faaliyet göstermiş olduğu işyerinde haciz işlemi yapılarak, bir kısım menkullerinin muhafaza altına alındığını, ... . İcra Hukuk Mahkemesi'nin 23/10/2014 tarih, 2011/268-2014/112 sayılı kararı ile haczedilen mallarla ilgili istihkak talebinin kabulüne karar verildiğini ve haksız haciz nedeniyle ticari itibarının zedelendiğini beyan ederek, manevi zararının giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı; talebin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davacının istihkak iddiasının kabulüne karar verilerek, haczin haksız olduğunun kesinleştiği ve haksız haciz nedeni ile davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığı gerekçesi ile istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

    ; müvekkilince haksız ve hukuka uygun olmayan kambiyo takibi sebebiyle ödenen ---- ödeme tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın 2 ve 4-a madde hükümleri gereğince hesaplanacak faizi ile birlikte davalıdan istirdadına karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarada tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....

      Davacı, babasının vefat etmesinden sonra maaşının mirasçıları tarafından çekilmediği halde aleyhlerine haksız icra takibi başlatıldığını, akabinde itirazın iptali davası açıldığını belirterek, uğradığı maddi ve manevi zararların ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı, haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Yerel mahkemece; maddi zararın ispat edilemediği ve mamelek hukukuna ilişkin olaylardan dolayı manevi tazminata hükmedilemeyeceği kabul edilerek, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından; davacının murisi olan ve davalı kurum tarafından kendisine maaş ödemesi yapılan şahsın vefat etmesinden sonra da hesabına 25/10/2004 ve 25/11/2004 tarihlerinde maaş yattığı, bu maaşların uzun bir süre kimse tarafından çekilmemesi üzerine davalı kuruma iade edildiği anlaşılmaktadır....

        İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2015/364 esasında şikayete gidildiğini ve dava açtıklarını bildirmiştir. Dairemizce 09.12.2015 tarihli geri çevirme kararı ile İstanbul Anadolu 11. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2015/364 esas sayılı şikayet davası sonucunda verilen kararın kesinleşmiş onaylı bir örneğinin dosya içerisine alındıktan sonra gönderilmesi için dosya geri çevrilmiş ancak anılan dosya hakkında henüz karar verilmediği anlaşılmıştır. Davalı tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesinde şikayet yoluyla ileri sürüp usulsüz tebligatın ve takibin iptalini istediğine göre, mahkemece açılan şikayet dava dosyasının kesinleşmesi beklenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekli olup, karar bu nedenle bozulmalıdır....

          Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanıkların üzerine atılı 2004 sayılı İİK’nın 333/a ve 345/a maddelerine aykırılık suçlarının kovuşturmasının şikayet şartına bağlı olduğu, İİK’nın Onaltıncı Bab’ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği cihetle; CMK'nun 223/8. maddesinde soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması halinde “davanın düşmesine” karar verileceğinin öngörülmesi, Somut uyuşmazlıkta; ödeme emrinin borçlu şirkete 24/10/2014 tarihinde tebliğ edilmesi nedeniyle şikayete konu icra takibi henüz kesinleşmeden 23/07/2014 tarihinde şikayette bulunulduğu...

            Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın üzerine atılı 2004 sayılı İİK’nın 337/a maddesine aykırılık suçunun kovuşturmasının şikayet şartına bağlı olduğu, İİK’nın Onaltıncı Bab’ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği cihetle; CMK'nun 223/.... maddesinde soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması halinde “davanın düşmesine” karar verileceğinin öngörülmesi, Somut uyuşmazlıkta; ödeme emrinin borçlu şirkete .../09/2015 tarihinde tebliğ edilmesi nedeniyle şikayete konu icra takibi henüz kesinleşmeden .../09/2015 tarihinde şikayette bulunulduğu ve buna göre...

              Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın üzerine atılı 2004 sayılı İİK’nın 331/1. maddesine aykırılık suçunun kovuşturmasının şikayet şartına bağlı olduğu, İİK’nın Onaltıncı Bab’ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği cihetle; CMK'nun 223/8. maddesinde soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması halinde “davanın düşmesine” karar verileceğinin öngörülmesi, Somut uyuşmazlıkta; ödeme emrinin borçlu şirkete 24/01/2011 tarihinde tebliğ edilmesi nedeniyle şikayete konu icra takibi henüz kesinleşmeden 20/12/2010 tarihinde şikayette bulunulduğu ve buna göre kovuşturma...

                Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın üzerine atılı 2004 sayılı İİK’nın 337/a maddesine aykırılık suçunun kovuşturmasının şikayet şartına bağlı olduğu, İİK’nın Onaltıncı Bab’ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği cihetle; CMK'nun 223/8. maddesinde soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması halinde “davanın düşmesine” karar verileceğinin öngörülmesi, Somut uyuşmazlıkta; ödeme emrinin borçlu şirkete 14/09/2012 tarihinde tebliğ edilmesi nedeniyle şikayete konu icra takibi henüz kesinleşmeden 12/09/2012 tarihinde şikayette bulunulduğu ve buna göre kovuşturma...

                  Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın üzerine atılı 2004 sayılı İİK’nın 337/a maddesine aykırılık suçunun kovuşturmasının şikayet şartına bağlı olduğu, İİK’nın Onaltıncı Bab’ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği cihetle; CMK'nun 223/8. maddesinde soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması halinde “davanın düşmesine” karar verileceğinin öngörülmesi, Somut uyuşmazlıkta, borçlu şirkete ödeme emrinin 23/02/2015 tarihinde tebliğ edildiği, şikayetin ise şirket hakkındaki icra takibi henüz kesinleşmeden 06/02/2015 tarihinde yapıldığının anlaşılması karşısında...

                    Haciz işleminin borçlu olmadığını bildiği kişi veya borçluya ait olmadığını bildiği eşyaya yönelik yapılması durumunda haksız haciz söz konusu olur...'' . Haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız haciz kararı olan alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından geçerli olup, manevi tazminat yönünden TBK’nın 49'ncu maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise, kusura dayalıdır. Bu itibarla, alacaklının kötüniyetli veya iyiniyetli olup olmadığı da sonuca etkili olup, ağır olmasa da kusurlu olması da gerekmektedir. (Bkz. Prof. B. Kuru, İcra ve İflas Hukuku, Ankara, 1993, Cilt 3, Sh.2583 v.d). Başka bir deyişle haksız haciz sebebiyle tazminat davasında manevi tazminata hükmedebilmek için davalı alacaklının icra takibinde kötü niyetli veya ağır kusurlu olması da gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu