mahkemece re'sen araştırılması gerektiğini, merdivenin yapıdan ayrılmasının mümkün olduğunu, davacının iyi niyetli olduğunun kabul edilemeyeceğini, zamanaşımı ve görev ve husumet itirazları dikkate alınarak davanın usulden reddine, esasa yönünden ise haksız ve dayanaksız davanın esastan reddine, taşkın yapının yıkılarak oluşan ecrimisilin tarafına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine asıl davada 03.10.2007 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil olmazsa irtifak hakkı kurulması, birleştirilen davada 26.01.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne, birleştirilendavanın reddine dair verilen 19.02.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ve birleştirilen davada davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkindir. Davacı, dava konusu taşınmaz üzerindeki binanın davalı parseline taşan kısmı ile ilgili olarak temliken tescil, mümkün olmadığı takdirde taşkın kısma yönelik olarak irtifak hakkı tesis edilmesini talep etmiştir....
KARAR Dava, elatmanın önlenmesi ve kal; savunma yoluyla da TMK’nın 725. maddesine dayanan taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil, istemlerine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu 2220 parsel sayılı taşınmazına, komşu 2219 parsel sayılı taşınmazın maliki ve kullanıcısı olan davalıların, tuğla ve taş duvarla çeşitli ebatlarda kömürlük ve depo şeklinde binalar yapmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek davalıların taşınmaza elatmalarının önlenmesine ve tecavüzlü yapıların yıkımına karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, ... ve Mevlüt Uzun yönünden malik olmamaları nedeniyle davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, komşu taşınmazın ve üzerindeki her türlü yapı ve müştemilatın davalı ...’a ait olduğunu, davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25/09/2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 24/10/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Asıl dava temliken tescil, karşı dava elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir....
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin aşağıda belirtilen hususlar dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Türk Medeni Kanunu'nun 724. maddesine dayalı haksız yapılanma sebebiyle temliken tescil isteklerinin müstakil bir davaya konu olması gerektiği halde, Türk Medeni Kanunu'nun 725. maddesinden kaynaklanan taşkın yapı müstakilen temliken tescil davasına konu edilebileceği gibi taşkın inşaatı yapan kişiye karşı açılan elatmanın önlenmesi davasında savunma yoluyla da talepte bulunulması olanaklıdır. Eldeki dosyada, davalılar vekili savunma yoluyla temliken tescile ilişkin talebini bildirmiş olmasına karşın, mahkemece bu istek üzerinde durulmamış, koşulların oluşup oluşmadığının belirlenmesi için araştırma ve inceleme yapılmamış ve taleple ilgili olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmamış olması yerinde değildir. 3....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 14.12.2023 günlü ve 2023/3947 Esas, 2023/2916 sayılı kararında "İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu" gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazları tekrar ederek temyiz isteminde bulunmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taşkın inşaat nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2021 NUMARASI : 2013/1107 ESAS, 2021/103 KARAR DAVA KONUSU : Haksız İşgal Tazminatı (Ecrimisil) KARAR : Davalıların ve davalılar vekillerinin istinaf başvurusu üzerine Kocaeli 3....
Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir (YHGK'nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı). Hemen belirtilmelidir ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık olmalı ve değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere ve HMK'nın 266 vd. maddelerine uygun olarak açıklanması gereklidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 01.07.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal istenmesi, birleşen davada davacı tarafından, birleşen davada davalı aleyhine 07.03.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, birleşen davanın kabulüne dair verilen 01.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza taşkın inşaat yapılarak neden olunan haksız elatmanın giderilmesi istemi ile açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuş, birleşen davasında ise Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayanarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur....