Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince, Bilindiği üzere, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....
Davacı vekili dilekçesinde, davalının ortak taşınmaza müdahale ettiğini beyan ederek 5.000 TL ecrimisilin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf savunmasında yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece, HUMK.’nun 9. maddesi gereğince davalının ikametgahı mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir. Dava niteliği itibariyle ecrimisil talebine ilişkindir. Ecrimisil (haksız işgal tazminatı ) 8.3.1950 gün ve 22/4 sayılı İBK.’da haksız eylem olarak nitelendirilmiş bulunduğundan HUMK.’nun 21. maddesine göre haksız işgalin vuku bulduğu yer mahkemesinde de dava açılabilir. Dava konusu taşınmaz Mudanya ilçesinde bulunduğuna ve işgal eylemi burada gerçekleşmiş olduğuna göre, davada Mudanya mahkemeleri de yetkilidir. Mahkemece, yetki itirazının reddi ile işin esasına girilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazıl şekilde yetkisizlik kararı verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin "..." isimli işletmesiyle, müvekkili apartmanın ortak alanlarını 2007 yılı Ocak ayından itibaren izinsiz kullandığını ve haksız işgal ettiğini, davalı şirket yetkilisine apartman yönetimince işgal ettiği yerlerdeki tecavüzü sonlandırması ve haksız işgal bedellerini ödemesi için iki sefer ihtarname çekildiğini, davalı şirketin bu ihtarnamelere kayıtsız kalması üzerine apartman yönetimince davalının işgalinin sonlandırılması ve işgal ettiği alanın bedelini ödemesi için yöneticiye dava açma yetkisi verildiğini, davalının haksız işgal ettiği yerlerin tespiti amacıyla ... 16....
, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararında; Fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceğinin vurgulandığı, davalıların dava konusu taşınmazlara haksız olarak el attığının sabit olduğu, bilirkişi raporunda taşınmazın arsa ve arazi ayrımı yapılarak seçenekli olarak oluşturduğu bu kapsamda taşınmazın özellikleri, konumu dikkate alınarak arazi vasfında olduğu kabul edilerek davalıların kullanmış olduğu yerler için ayrı ayrı ecrimisil tazminatına karar verilmiştir....
müdahale ve ecri misil taleplerinin reddine karar verilmesini, davacının murisinin bu taşınmazın yarısını 1900 parselde bulunan evinin bahçesi olarak kullandığını, Onun ölümünden sonra da mirasçıları aynı şekilde bu kullanımı devam ettirdiklerini, her iki taraf ta bu kullanım şekline uyarak hiç değiştirmediklerini belirterek davacının meni müdahale ve ecrimisil davası açmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Öte yandan, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1603 KARAR NO : 2022/692 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MAHKEMESİ TARİHİ : 29/04/2021 NUMARASI : 2013/118 ESAS, 2021/412 KARAR DAVA KONUSU : Haksız İşgal Tazminatı (Ecrimisil) KARAR : İstinaf yoluna başvuran davalı vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Anadolu 21. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/118 Esas dosyası ve dava dosyasında verilen 29/04/2021 tarih ve 2021/412 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. Ön inceleme raporunda belirtildiği üzere dosyada ön inceleme sonucu karar verilecek nitelikte bir eksikliğin bulunmadığı ve HMK 353. maddesi uyarınca duruşma yapılmaksızın usul yönünden incelenebileceği anlaşılmakla, dosya ve HMK 354. maddesi uyarınca yapılan görevlendirme gereği sunulan inceleme raporu incelendi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusunun haksız işgal tazminatına (ecrimisil) ilişkin olup HMK'da da haksız işgal tazminatını konu kesin yetki kuralı olmadığını, söz konusu davanın HMK 6. maddeye göre genel yetkili mahkeme olan Küçükçekmece Asliye Hukuk Mahkemeleri'nde açılması gerektiğini, ecrimisil davalarının taşınmazın aynına ilişkin olmayıp haksız fiilden kaynaklandığını, davanın konusunun haksız fiilden doğan tazminat taleplerinden ibaret olduğunu, bu sebeple HMK'nun 12. maddesinin uygulanmayacağını, haksız işgale dayalı kesin yetki kuralı bulunmadığından yetki itirazlarını ilk itiraz olarak tarafların ileri sürmesi gerektiğini, somut olayda yetki incelemesinin tarafların itirazı olmaksızın hakim tarafından re'sen incelendiğini, dolayısıyla yetkili ve görevli mahkemenin müvekkili şirketin merkezi " Fevzi Çakmak Mh. Fevzi Çakmak Cd....
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
Dairemizin 26/05/2022 tarih ve 2022/330 E.- 2022/908 K. sayılı kararı) Somut olayda; Birleşen dosya davascısının taleplerinden birisi de meni müdahale talebi olup, meni müdahale, temelini TMK'daki mülkiyet hakkına ilşikin hükümlerden almaktadır. Ecrimisil ise doktrin ve yargı kararlarında bir nevi haksız kullanım tazminatı olarak kabul edilmektedir. Birleşen davada 6100 sayılı HMK’nın 110. maddesiyle düzenleme altına alınan “davaların yığılması” durumu söz konusu olup uyuşmazlık, meni müdahale ve ecrimisil talebi olmak üzere iki ayrı dava içermektedir. Konusu bir miktar paranın ödenmesi veya tazminat davası arabuluculuğa tabi ise de, müdahalenin men'i talebi, TTK 5/A maddesi kapsamında konusu bir miktar paranın ödenmesi olan bir alacak ya da tazminat davası olmadığından arabuluculuğa tabi değildir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2020/197 E- 2020/1578 K....