Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesine, belirlenen çıkma payının tahsiline karar verilmiştir....

    Mahkemece; şirkete ait kayıtlar üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde yıllık bilançolarda şirket kar marjının hesaplanırken gerçek maliyetlerin arttırılarak kar marjının bitik gösterildiği yönündeki iddiaların yapılan incelemeler neticesinde yerinde olmadığı, belgelerle uygun olmayan bir gider tespitinin yapılamadığı, şirket müdürlerinin görevlerini kötüye kullandıkları iddiaları yönünden somut bir delilin sunulamadığı, şirkete ait kayıtlar ve defter içeriklerine göre iddiaları destekleyen ve ispatlayan bir tespitin yapılamadığı, çıkma payı talebinin ise haklı sebeplere dayanması gerektiği, haklı sebep yönünden dinlenen tanık beyanı dikkate alındığında tanık beyanında geçen hususların haklı sebep olarak değerlendirilemeyeceği, haklı sebeplerin TTK'da tahdidi olarak sayılmadığı, somut olayın özelliğine göre değerlendirilmesi gerektiği, dosyamız yönünden ileri sürülen hususların haklı sebep olarak değerlendirilemeyeceği, Yargıtay 11....

    Mahkemece, şirketin feshi için haklı bir sebebin bulunmadığı, temettü alacağının genel kurur kararı gerektirdiği, haklı sebeple fesih istemi dahilinde kârın dağıtımına karar verilebileceği, davacının ortaklıktan çıkma talebinin değerlendirildiği, buna göre ayrılma akçesinin hesaplandığı göz önüne alındığında kâr dağıtımı talebi yerinde olmadığı gerekçesi ile davalı tarafın ayrılma akçesi olarak 11.411,44 TL ödenmesi suretiyle davacının şirket ortaklığından çıkmasına karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir....

      a ulaşılamadığını, müvekkillerin küçük hisselerine rağmen atıl durumda bulunan davalı şirketin vergi borçlarını düzenli olarak ödemeye devam ettiklerini, müvekkillerin şimdiye kadar üzerilerine düşen sorumluluklarını eksiksiz bir şekilde yerine getirdiklerini, limited şirketlerde ortaklıktan çıkmanın ya sözleşmesel bir temele ya da kanuni bir temele dayandığını, davalı şirketin esas sözleşmesinin incelendiğinde ortaklıktan çıkma ile ilgili herhangi bir hüküm olmadığını belirterek TTK hükümleri ve medeni kanunun dürüstlük kuralı uyarınca müvekkillerin haklı sebeplerle davalı şirket ortaklığından çıkarılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu taleplerini duruşmada tekrarlamıştır. Davalı şirkete usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı şirket tarafından davaya cevap verilmediği gibi duruşmalara da katılmadığından yokluğunda karar verilmiştir....

        Maddelerinin limited şirketler için öngörüldüğünü, davalı müvekkili şirketin anonim şirket olduğunu, anonim şirketlerde ortaklıktan çıkma kurumunun bulunmadığını, bu nedenle davanın haksız olduğunu, limeted şirkete ilişkin hükümlerin kıyas yoluyla anonim şirketlere uygulanamayacağını, ortaklıktan çıkma hakkı olmayan davacının ayrılma payı isteyemeyeceğini, bunun yanı sıra davacı iddialarının somut dayanağının bulunmadığını ve haklı sebep oluşturmadığını, sermaye şirketinin bekasının iki ortak arasındaki boşanma davasından çok daha önemli olduğunu, davacının payının müvekkili şirketteki karar nisabını etkilemekten oldukça uzak olduğunu, sadece % 5 payının bulunduğunu belirterek, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE ; Dava; davalı şirket ortaklığından çıkmaya izin verilmesi istemine ilişkindir....

          TTK 640/3.maddesinde "şirketin istemi üzerine ortağın mahkeme kararıyla haklı sebebe dayanılarak şirketten çıkarılması hali saklıdır." düzenlemesine yer verilmiştir. Buna göre, haklı sebeplerin varlığı halinde şirketin, ortağın ortaklıktan çıkarılmasını mahkemeden talep edebilecek ve ortak, ancak mahkeme tarafından verilecek kararla ortaklıktan çıkarılabilecektir. TTK 621/h.maddesine göre, bir ortağın haklı sebepler dolayısıyla şirketten çıkarılması için mahkemeye başvurulması konusunda alınacak kararın, genel kurulun önemli kararları arasında sayılmıştır. Yargıtay ... Hukuk Dairesinin 17/10/2018 tarih, .... Esas, ......

            O halde yapılacak olan iş davacı ve davalı karşı davacı tarafların ortaklıktan haklı sebeple çıkma istemlerinin incelenerek ortaklıktan ayrılma konusunda haklı sebeplerin davacı ya da davalı ortak lehine gerçekleşip gerçekleşmediğine bakmak , ortakların birisi yönünden gerçekleşiyor ise haklı sebebin gerçekleştiği ortak yönünden davanın kabulü ve karar tarihine en yakın tarihte yapılacak hesaplamaya göre ayrılma payı alacağının ödenmesine ve diğer ortağın davasının reddine karar vermek, her iki ortak yönünden de haklı sebebin varlığı ispat edilemiyor ise her iki davanın da reddine karar vermekten ibaret olup mahkememizce inceleme buna göre yapılmıştır....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 18.05.2020 tarihli Ara Karar NUMARASI: 2021/1102 Esas DAVANIN KONUSU: Ortaklıktan Çıkma ve Çıkma Payı Alacağı Taraflar arasındaki ortaklıktan ayrılma ve çıkma payı alacağı davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sırasında verilen ihtiyati tedbir ara kararına, davalı tarafça yapılan itirazın reddine dair verilen 18.05.2022 tarihli ara karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin 1/3 oranında hissedarı olduğunu, ayrıca ... ile müşterek imzaya yetkili müdür olduğunu, bu kişinin aslında şirketin resmi olmayan ortağı olduğunu, diğer 1/3 oranındaki ortak ......

                Davacı vekilinin 03/02/2020 tarihli duruşmada ortaklıktan çıkma davasını geri aldığı, davalının da buna muvafakat ettiği görülmüştür....

                nedenle ortaklıktan çıkma talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu