Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayrıca Dairemizin yukarıda belirtilen ilkeleri doğrultusunda (2,5-3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekirken, gerekçesi açıklanmadan 5 metre genişliğinde geçit kurulması da doğru değildir. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; lehine geçit hakkı kurulan 603 parsel sayılı diğer taşınmaz ile yol arasında aleyhine geçit hakkı kurulan 591 parsel sayılı taşınmazın haricinde 600, 601 ve 611 parsel sayılı taşınmazlar bulunduğu halde, anılan bu parsel malikleri davaya dahil edilerek bu parseller aleyhine de geçit hakkı kurulması gerekirken kesintisizlik ilkesine aykırı olarak hüküm kurulması da yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 28.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.09.2005 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.07.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davada, davacının maliki bulunduğu 135 parsel sayılı taşınmaz yararına davalıya ait 134 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulması talep edilmiştir. Mahkeme, davanın kabulüne, davacının 135 parsel sayılı taşınmazı yararına davalıya ait 134 ve 292 parsel sayılı taşınmazlardan geçit hakkı kurulmasına karar vermiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 747. maddesine dayanılarak açılmış geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.11.2008 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 747 maddesine dayalı geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Davacı, 1843 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu bu parselin yola çıkışının olmadığını belirterek, bu parseli lehine 1837 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir. Davalı dava konusu yerde imar yollarının mevcut olduğunu, davacının başka yerden de genel yola ulaşım sağlayabileceğini savunarak davanın reddini istemiştir.....

        Somut olaya gelince; geçit davalarında geçit ihtiyacı bulunan taşınmazlar yararına genel yola ulaşmak amacıyla geçit hakkı kurulması istenebilir. Davacının her iki taşınmazı arasında bağlantı sağlamak amacıyla geçit kurulması talebinde hukuki yararı bulunmadığından davanın reddi gerekirken Dairemizin yukarıda açıklanan ilkelerine aykırı olacak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, 17.10.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Mecra irtifakı kurulması istemine ilişkin davalarda, irtifak hakkı taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından, leh ve aleyhine irtifak hakkı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur.Ancak, yararına mecra irtifakı kurulacak taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise, dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkin davalarda, istemin özelliği gereği en uygun yerin aranması ilkesinin geçerli olması ve bu davaların bir irtifak hakkı olmakla birlikte özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması nedeniyle ; Öncelikle davacının mecra ihtiyacının bulunup bulunmadığı saptanmalıdır....

            Davalı vekili 5 parselin kuzeyindeki bilirkişi krokisinde (B) harfi ile gösterilen yerden geçit kurulmasını kabul ettiklerini, diğer seçeneğin taşınmazı böldüğü için uygun olmadığını savunmuş, mahkemece kuzeydeki (B) harfi ile gösterilen seçenek en uygun kabul edilerek bu kısımdan davacılar taşınmazı lehine geçit tesisi için karar verilmiş, hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir. 1- Yapılan yargılamaya, toplanan deliller, dosya kapsamına ve özellikle geçitin subjektif arzulara göre değil, objektif kurallara uygun, fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince yükümlü taşınmazı bölmeyecek şekilde kurulması gerektiğinden davacılar vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2- Davacılara ait 15,16,17 parseller için geçit hakkı kurulması istenmiş, 15 parsel hakkındaki istemden vazgeçilmiş, mahkemece, 16 ve 17 parseller için geçit hakkı kurulması yönünde hüküm kurulmuştur. Geçitin kesintisiz olarak kurulması gerekir....

              Geçit hakkı kurulması davalarında amaç, genel yola bağlantısı olmayan taşınmazların yolla bağlantısının sağlanmasıdır. Bundan dolayı, geçit kurulurken ihtiyaç içinde olan taşınmazlar kesintisiz olarak genel yola bağlanmalıdır. Buna uygulamada “kesintisizlik ilkesi” denilir. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; davacı her ne kadar 110 ada 106, 107 ve 108 parsel sayılı taşınmazlar lehine geçit hakkı kurulması istemiyle dava açmış olsa dahi mahkemece, bilirkişi raporunda 1 numaralı güzergah olarak belirtilen 110 ada 106 parsel sayılı taşınmazın sınırına kadar ulaşım sağlayan yerden geçit hakkı kurulmuş olup, geçit hakları kişiler lehine değil taşınmazlar lehine kurulacağından, lehine geçit hakkı istenilen 110 ada 106, 107 ve 108 parsel parsel sayılı taşınmazların maliki aynı olsa da 110 ada 107 ve 108 parsel sayılı taşınmazlardan yola ulaşımın sağlanması için 110 ada 106 parsel sayılı taşınmazdan akdi irtifak kurulması gerekmektedir....

                Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açmış olduğu geçit hakkı kurulması davasının, davacının taşınmazının kadastral yola cepheli olduğu, yaya olarak bu yolu kullanabileceği ve yolu ıslah edebileceği gerekçesi ile reddedildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Davalı ...de davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne, davacının 127 ada 20 parsel sayılı taşınmazı yararına, 127 ada 19 ve 21 parseller aleyhine 13.08.2015 tarihli bilirkişi raporu ve krokiye göre B ve C güzergahlarından geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir. Davacı, davalılar ... ve ... aleyhine, 127 ada 20 parsel sayılı taşınmazı yararına davalılara ait 127 ada 21 ve 25 parsel sayılı taşınmazlar aleyhine geçit hakkı kurulması için dava açmış, ......

                  Davacı vekili keşifte; her ne kadar davacıya ait 175 ada 137 parsel lehine geçit hakkı kurulmasını istemişlerse de, 175 ada 132 ve 137 parsellerin davacıya ait olduğunu, 132 parselin yola sınırı bulunduğunu, lehine geçit kurulması istenen parseli sehven 137 olarak yazdıklarını, gerçekte taleplerinin 175 ada 135 parsel lehine davalının 136 parselinden geçit kurulması isteği olduğunu belirterek, başlangıçtaki talebin maddi hata olarak kabul edilmesini, 137 ve 132 parsellerden geçerek yola çıkılabildiğini beyanla, davacının 175 ada 135 parseli lehine davalının 175 ada 136 parselinden geçit hakkı kurulmasını istemiştir. Davalı vekili, taraflar arasında husumet bulunduğunu, davacının bu nedenle ve kötü niyetle eldeki davayı açtığını, davacı taşınmazının yol sorunu bulunmadığını, taşınmazına geçebilmek için davalı taşınmazından geçmesine gerek olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

                    Davalı ... vekili, müvekkiline ait taşınmazdan geçit hakkı kurulması halinde taşınmazın kullanılamaz hale geleceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... adına köy muhtarı, 174 parsel sayılı taşınmazın içerisinde okul olduğunu, bu parsel üzerinden geçit hakkı kurulması halinde bahçenin kullanılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile, 171 parsel sayılı taşınmaz lehine 172 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulmasına, diğer davalı ve diğer taşınmazlar yönünden geçit hakkı isteminin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili ve davacı temyiz etmişlerdir. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır....

                      UYAP Entegrasyonu