Dava yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı mülkiyet aktarımı istemine ilişkindir. 4822 sayılı Kanununla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3.maddesi (c) bendi ile konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da Tüketicinin Korunması Kanunun kapsamına alınmıştır. Dava konusu taşınmaz konut niteliğindedir. Anılan yasanın (e) bendindeki tanıma göre tüketici: bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek veya tüzel kişiyi, (f) bendindeki tanıma göre de satıcı: kamu tüzel kişileri dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetler kapsamındaki tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri ifade eder. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 23.maddesi hükmüne göre de, bu kanun uygulaması ile ilgili çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 19.11.2001 gününde verilen dilekçe ile yükleniciden temlik alınan hakka dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 10.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, arsa sahibi ve aynı zamanda yüklenici olan davalıdan kazanılan kişisel hakka dayalı mülkiyet aktarımı istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Davanın açıldığı ... 9. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından tüketici mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş, dosyanın gönderildiği ... Tüketici Mahkemesi tarafından ise asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Davalı, davaya konu taşınmazın 1960 yıllardan bu yana ailesinin kullanımında olduğunu, bu hakka dayalı olarak tapusuz olan taşınmazın 182 M2 kısmının davacıya satıldığını, zilyetliğini 1989 yılında devrettiğini, o tarihten itibaren itibaren davacının kullanımında olduğunu, bir başka şahsa satışının söz konusu olmadığını, 2002 yılında bazı kişilerce bu yerin adlarına tescil edildiğini, davacının bu kişilere dava açması gerektiğini, davacının kendi ihmali ile zararın artmasına sebeb olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir....
nın 4/c maddesinde gösterilen davalardan olmayıp TMK 683 maddesinde düzenlenen hakka dayalı davalardan olduğu, davanın salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olmadığı ve Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılıp Hazine adına tapuya tescil edilen taşınmazların tapu kaydının, beyanlar hanesine kullanıcı şerhinin verilmesi ya da mevcut kullanıcı şerhinin değiştirilmesi istemli davaların, kayıt maliki Hazineye ve varsa lehine kullanıcı şerhi bulunan kişilere karşı açılması gerektiği, tapu kaydında hak sahibinin değişmesi sonucunu doğurabileceğinden iddianın Hazine ve varsa kullanıcı şerhi sahibine karşı kanıtlaması zorunlu bulunduğu için çekişmeli yargı işi olup görevli mahkeme 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleridir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 27.06.2011 gününde verilen dilekçe ile şahsi hakka dayalı elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.10.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, haricen satın almadan kaynaklanan şahsi hakka dayalı elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davacı, davalının içinde oturduğu daireyi kendisinin 12.08.2010 tarihinde haricen satın aldığını, davalının aynı apartmanda 2 no’lu dairesinin bulunmasına rağmen kendi dairesini kiraya vererek dava konusu taşınmazda ikamet ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan iki adet bağımsız bölümü temlik alınması nedeniyle kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir İddia şekline göre; davacı ve asli müdahil konut olan bu yeri oturmak amacıyla satın aldıkları anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’da değişiklik yapan 4822 sayılı Kanun’un 3/c maddesi ile “...konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar...” da Kanun kapsamına alınmıştır. Ayrıca 4822 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile değişik 23. maddesinde de Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’dan kaynaklanan tüm uyuşmazlıkların “Tüketici Mahkemelerinde” çözümleneceği belirtilmiştir. Açıklanan bu olgu karşısında, davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekirken Asliye Hukuk Mahkemesinde sonuçlandırıldığından karar bozulmalıdır....
Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın mahiyeti itibariyle zilyetliğin korunması davası olduğu belirtilerek, zilyetliğin korunması davasının sulh hukuk mahkemesinin görevine girmesi nedeniyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi de, davacının mülkiyet hakkına dayanması nedeniyle dava değerine göre davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı mülkiyet hakkına dayandığına göre, uyuşmazlık, yalnızca HUMK’nun 8/11-3. maddesindeki zilyetliğin korunması olarak düşünülemez. Bu nedenle, dava tarihi ve değeri esas alındığında, HUMK’nun 8/1. maddesi uyarınca görevli mahkeme belirlenmelidir. Dava tarihi ve değerine göre, yalnızca zilyetliğin korunmasına yönelik olmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, HUMK’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin tespiti ve korunması istemli K A R A R Davada, ........ öncesi nedenlere dayalı olarak istekte bulunulduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı ........ Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi'ne ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 24.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; asıl davada zilyetliğin korunması ve tazminat, birleşen davada ise mülkiyet hakkına dayalı ecrimisil istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 8. Hukuk Dairesinindir. Ne var ki dosya, Yüksek Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiş olduğundan, 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 Sayılı Yasanın 21. maddesi ile değiştirilen 2797 Sayılı Yargıtay Kanununun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 11.07.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukuki niteliğe göre uyuşmazlık, gerçek kişi ile limited şirketi arasındaki kira sözleşmesine dayalı zilyetliğin tespiti ve korunması isteminden kaynaklanmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 gün ve 2012/1 sayılı kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 24/04/2012 gününde oybirliği ile karar verildi....