Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

olarak belirlenemediği yine T3'a yönelik T1n darp eylemini gerçekleştirdiği sabit olmadığından beraatine karar verildiği, alınan adli raporda da tramvatik bir bulguya da rastlanılmadığının bildirildiği, bilakis darp edildiği sabit olan T1n kendisini darp eden şahsa yönelik söylediği iddia edilen sözlerin duyulan acı ve elemin tesiri altında söylenmiş olması ve söylenen sözlerinde ne olduğunun, hakaret oluşturup oluşturmadığının da net olarak belirlenememiş olması nedeni ile TBK 58. maddesi gereğince, T3 lehine manevi tazminat gerektirmeyeceğinden bu nedenle açılan manevi tazminat talepli karşı davanın da ispat edilememesi nedeni ile reddine karar verilmiştir....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2020 NUMARASI : 2019/278 ESAS - 2020/262 KARAR DAVA KONUSU : Manevi Tazminat KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu verilen yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı Ali Rıza Yarım'ın davacı müvekkile yönelik 20/04/2017 tarihinde basit yaralama ve hakaret eyleminde bulunması nedeni ile Tokat 1, Asliye Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama neticesinde atılı suçları işlediği sabit olduğundan cezalandırılmasına karar verildiğini, ceza mahkemesi kararının kesinleşmiş olduğunu, yaşanan bu olay nedeni ile müvekkilinin psikolojik ve fiziksel açıdan son derece yıpranmış ve telafisi imkansız manevi zararlara düştüğünü,müvekkilin manevi zararlarının tanzimi için iş bu davayı açmak zorunda kaldıklarını, davanın kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden...

Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. Dava ve karşı dava hakaret, hakaret ve iftira nedeni ile, birleşen dava hakaret yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararların ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece asıl dava ile birleşen dava yönünden istemlerin bir bölümü kabul edilmiş, karşı dava reddedilmiş; karar, taraflarca temyiz edilmiştir. Asıl davada davacı, davalı .... Parti .... milletvekili olan ...'ın seçim bölgesinde ... Parti 2. olağan kongresinde yaptığı konuşmada kendisine hitaben “...yalancı...... bir saatte 50 tane yalan söyleyen, çamur at izi kalsın mantığı ile siyaset yapan bir vekildir...v.b.” sözler sarf ettiğini, kişilik haklarına saldırı teşkil eden ifadeler nedeni ile manevi tazminat ödetilmesini istemiştir....

    Davacı, apartman yöneticisi olduğunu, apartmana yapılan garaj kapısının uzaktan kumandasını vermek ve ücretini almak için davalının kapısını çaldığında davalının kendisine hakaret ettiğini, sonrasında da davalıların kapısına zarar verdiğini belirterek uğradığı maddi ve manevi zararın haksız fiil faili olan davalılardan müştereken ve müteselsilen ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece davacı ... yönünden manevi tazminat isteminin reddine, davacı ... yönünden manevi tazminat isteminin kabulüne, davacıların maddi tazminat taleplerinin de kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki yargılamanın son oturumunda hüküm bölümünün 3 bendinde ''Davacılardan ...' ın manevi tazminat talebinin kabulü ile 2.500,00TL manevi tazminatın 13/03/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ...'' karar verilmişken daha sonra yazılan gerekçeli kararda “Davacılardan ...'...

      un rahatsızlığı ve cenazesi sırasında kızkardeşi davalı ... ile eşi ... ve oğlu ...'nun hakaret, sövme, darp, cenazeye hakaret ve meskene tecavüz suçlarını işlemek suretiyle kişilik haklarına saldırıda bulunduklarını belirterek 3.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalılar ise davanın reddini savunmuşlardır.Davacı ... ile davalılardan ... kardeş olup, babalarının cenazesi sırasında aralarındaki ihtilaflar nedeni ile birtakım olaylar meydana gelmiştir. ... 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/109 esas sayılı dosyası ile her iki davacının davalı ...'nu, davacılardan ...'un davalı ...'...

        UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Öncelikle boşanma davasında ileri sürülen ve manevi tazminat konusu olan eylemlerin bir başka dava yolu yeniden ileri sürülüp sürülemeyeceği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kasten yaralama, hakaret ve tehdit nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup davacı vekili süresi içinde yukarıda yazılı sebeplerle istinaf isteminde bulunmuştur. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı ve istinaf yoluna başvuran tarafın sıfatı ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır. Davalı hakkında, eşe karşı basit yaralama, hakaret ve tehdit suçlarından Kırşehir 3....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 29/07/2015 gününde verilen dilekçe ile kasten yaralama ve hakaret nedeni ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, kasten yaralama ve hakaret nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir....

          Davacı vekili, davalının müvekkilini telefon ile arayarak hakaret ve tehdit ettiğini, olayla ilgili .........Mahkemesinin 2009/1252 esas sayılı dosyasında ve ...... Sulh Ceza Mahkemesinin 2009/247 esas sayılı dosyasında yargılamanın devam ettiğini, kişilik haklarının saldırıya uğradığını belirterek manevi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, haksız eylem nedeni ile bir kişiden manevi tazminat alabilmek için kişinin kusurlu olduğunun kanıtlanması gerektiği, somut olayla davalı hakkında hem ...... Sulh Ceza Mahkemesinde hem de ......... Mahkemesinde açılan davalarda red kararı verildiği ve bu kararların ayrı ayrı kesinleştiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

            Mahkemece, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile her bir davacı için 3.000,00 TL olmak üzere toplam 6.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davalı tarafından davacıların müşterek çocuklarının kaydının yenilenmemesi nedeniyle talep edilen maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Borçlar Kanunu’nun 49.maddesi (TBK.nun 58. md.) hükmüne göre manevi tazminata karar verilebilmesi için 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 24.maddesi hükmünde genel olarak açıklanan kişilik haklarına bir saldırı bulunması, hukuka aykırı fiil sonucunda kişilik haklarının zarar görmüş olması zorunludur. Malvarlığında bir zarar meydana gelmesi halinde de kişinin az veya çok üzüleceği ve manevi olarak acı çekeceği kuşkusuzdur....

              AHM'nin 08.10.2020 tarih, 2019/293 Esas, 2020/171 Karar sayılı kararı ile müvekkili hakkında 4.000,00- ₺ manevi tazminata hükmedildiğini, davasının kabulü ile, davalının, müvekkil davacıya alenen işlediği hakaret fiili nedeniyle, 10.000,00- ₺ manevi tazminatın, hakaret fiilinin-haksız fiilin gerçekleştiği 05.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu