Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu tesbite karşı Orman Yönetimince açılan dava üzerine taşınmazın eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında orman olması nedeniyle tesbit iptal edilmiştir. Daha sonra 2013 yılında yapılan 2/B uygulaması sırasında, taşınmazın 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak yitirdiği belirlenerek ve 2/B çalışma tutanağında halen ...’nun işgalinde olduğu belirtmesi yapılarak kısmen orman sınırları dışına çıkartılmıştır. Taşınmazın eylemli olarak 25-40 yaşlarında fındık ağaçları ile kaplı olduğu ve davalının bu yerdeki zilyetliğinin fındık ağaçlarının yaşından daha fazla olması gibi olgular karşısında davalının taşınmazda hak sahibi olduğu açıktır. Buradaki zilyetlik, hak sahipliği açısından mahkemece dikkate alınarak değerlendirilme yapılması gereken bir hakdır....

    Bu tesbite karşı Orman Yönetimince açılan dava üzerine taşınmazın eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında orman olması nedeniyle tesbit iptal edilmiştir. Daha sonra 2013 yılında yapılan 2/B uygulaması sırasında, taşınmazın 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak yitirdiği belirlenerek ve 2/B çalışma tutanağında halen ...’in işgalinde olduğu belirtmesi yapılarak orman sınırları dışına çıkartılmıştır. Taşınmazın eylemli olarak 15-30 yaşlarında fındık ağaçları ile kaplı olduğu ve davalının bu yerdeki zilyetliğinin fındık ağaçlarının yaşından daha fazla olması gibi olgular karşısında davalının taşınmazda hak sahibi olduğu açıktır. Buradaki zilyetlik, hak sahipliği açısından mahkemece dikkate alınarak değerlendirme yapılması gereken bir haktır....

      Bu tesbite karşı Orman Yönetimince açılan dava üzerine taşınmazın eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında orman olması nedeniyle tesbit iptal edilmiştir. Daha sonra 2013 yılında yapılan 2/B uygulaması sırasında, taşınmazın 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak yitirdiği belirlenerek ve 2/B çalışma tutanağında halen ...’ın işgalinde olduğu belirtmesi yapılarak kısmen orman sınırları dışına çıkartılmıştır. Taşınmazın eylemli olarak 10-20 yaşlarında fındık ağaçları ile kaplı olduğu ve davalının bu yerdeki zilyetliğinin fındık ağaçlarının yaşından daha fazla olması gibi olgular karşısında davalının taşınmazda hak sahibi olduğu açıktır. Buradaki zilyetlik, hak sahipliği açısından mahkemece dikkate alınarak değerlendirme yapılması gereken bir haktır....

        Eldeki davada davalı ...’ın taraf sıfatının bulunup bulunmadığı, kanundaki “hak sahipliği” kavramının şerh edilmesiyle açıklığa kavuşturulabilir. 6831 sayılı Kanunun 11. maddesinin ikinci fıkrasında, “hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler tarafından açılacak sınırlamaya itiraz davalarında hasım Orman Genel Müdürlüğü; 2. maddeye göre orman sınırları dışına çıkarma işlemlerine karşı açılacak itiraz davalarında ise hasım Hazine ve Orman Genel Müdürlüğüdür.” denilmektedir. Bu maddedeki “hak sahipliği” kavramı yerleşmiş Yargıtay uygulaması ile, tapulu taşınmazlarda tapu sahipliği, tapusuz yerlerde ise 3402 sayılı Kanunun 17. maddesinde öngörülen 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği bulunan gerçek ve tüzel kişiler olarak kabul edilmiştir. Başka bir ifade ile, bir taşınmaz üzerinde lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşulları gerçekleşmiş olan kişiler tarafından sınırlamaya itiraz davalarının açılabileceğidir....

          Kadastro tespit tutanağının ya da kütüğün beyanlar hanesinde ... zilyetlik veya muhdesat şerhi, aynî bir hak olmayıp, kişisel hak niteliğinde olduğundan tapu sicilinden ayrı olarak alınıp, satılması, değiştirilmesi mümkün değildir. Şerhe ilişkin talepler, tarafların isteğiyle dahi Tapu Sicil Müdürlüğünce yerine getirilemez ve dava yoluyla genel mahkemeden istenemez. Ancak, yukarıda açıklandığı gibi yörede 4127 sayılı Yasa ile değişik 2924 sayılı Yasanın 11. maddesine ve 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi gereğince yapılacak kullanım kadastrosu sırasında ileri sürülebilir ve hak sahipliği tespit komisyonunca değerlendirilebilir. İtiraz ve dava haklarının da bu aşamada kullanılması gerekir....

            Kadastro tespit tutanağının ya da kütüğün beyanlar hanesinde yazılı zilyetlik veya muhdesat şerhi, aynî bir hak olmayıp, kişisel hak niteliğinde olduğundan tapu sicilinden ayrı olarak alınıp, satılması, değiştirilmesi mümkün değildir. Şerhe ilişkin talepler, tarafların isteğiyle dahi tapu sicil müdürlüğünce yerine getirilemez ve dava yoluyla genel mahkemeden istenemez. Ancak, yukarıda açıklandığı gibi yörede 4127 sayılı Yasa ile değişik 2924 sayılı Yasanın 11. maddesine ve 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi gereğince yapılacak kullanım kadastrosu sırasında ileri sürülebilir ve hak sahipliği tespit komisyonunca değerlendirilebilir. İtiraz ve dava haklarının da bu aşamada kullanılması gerekir....

              Kadastro tespit tutanağının ya da kütüğün beyanlar hanesinde ... zilyetlik veya muhdesat şerhi, aynî bir hak olmayıp, kişisel hak niteliğinde olduğundan tapu sicilinden ayrı olarak alınıp, satılması, değiştirilmesi mümkün değildir. Şerhe ilişkin talepler, tarafların isteğiyle dahi Tapu Sicil Müdürlüğünce yerine getirilemez ve dava yoluyla genel mahkemeden istenemez. Ancak, yukarıda açıklandığı gibi yörede 4127 sayılı Yasa ile değişik 2924 sayılı Yasanın 11. maddesine ve 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi gereğince yapılacak kullanım kadastrosu sırasında ileri sürülebilir ve hak sahipliği tespit komisyonunca değerlendirilebilir. İtiraz ve dava haklarının da bu aşamada kullanılması gerekir....

                Kadastro tespit tutanağının ya da kütüğün beyanlar hanesinde ... zilyetlik veya muhdesat şerhi, aynî bir hak olmayıp, kişisel hak niteliğinde olduğundan tapu sicilinden ayrı olarak alınıp, satılması, değiştirilmesi mümkün değildir. Şerhe ilişkin talepler, tarafların isteğiyle dahi Tapu Sicil Müdürlüğünce yerine getirilemez ve dava yoluyla genel mahkemeden istenemez. Ancak, yukarıda açıklandığı gibi yörede 4127 sayılı Yasa ile değişik 2924 sayılı Yasanın 11. maddesine ve 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi gereğince yapılacak kullanım kadastrosu sırasında ileri sürülebilir ve hak sahipliği tespit komisyonunca değerlendirilebilir. İtiraz ve dava haklarının da bu aşamada kullanılması gerekir....

                  Kadastro tespit tutanağının ya da kütüğün beyanlar hanesinde ... zilyetlik veya muhdesat şerhi, aynî bir hak olmayıp, kişisel hak niteliğinde olduğundan tapu sicilinden ayrı olarak alınıp, satılması, değiştirilmesi mümkün değildir. Şerhe ilişkin talepler, tarafların isteğiyle dahi Tapu Sicil Müdürlüğünce yerine getirilemez ve dava yoluyla genel mahkemeden istenemez. Ancak, yukarıda açıklandığı gibi yörede 4127 sayılı Yasa ile değişik 2924 sayılı Yasanın 11. maddesine ve 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi gereğince yapılacak kullanım kadastrosu sırasında ileri sürülebilir ve hak sahipliği tespit komisyonunca değerlendirilebilir. İtiraz ve dava haklarının da bu aşamada kullanılması gerekir....

                    Kadastro tespit tutanağının ya da kütüğün beyanlar hanesinde ... zilyetlik veya muhdesat şerhi, aynî bir hak olmayıp, kişisel hak niteliğinde olduğundan tapu sicilinden ayrı olarak alınıp, satılması, değiştirilmesi mümkün değildir. Şerhe ilişkin talepler, tarafların isteğiyle dahi Tapu Sicil Müdürlüğünce yerine getirilemez ve dava yoluyla genel mahkemeden istenemez. Ancak, yukarıda açıklandığı gibi yörede 4127 sayılı Yasa ile değişik 2924 sayılı Yasanın 11. maddesine ve 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi gereğince yapılacak kullanım kadastrosu sırasında ileri sürülebilir ve hak sahipliği tespit komisyonunca değerlendirilebilir. İtiraz ve dava haklarının da bu aşamada kullanılması gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu