Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlığın çözümü için 5543 sayılı İskân Kanunu'na 6495 sayılı Kanunla eklenen ve 02.08.2013 tarihinde yürürlüğe giren geçici 7/3 üncü madde ile 4721 Sayılı TMK’nın 712 nci maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun irdelenmesi gerekmektedir. 5543 sayılı İskân Kanunu'na 6495 sayılı Kanunla eklenen ve 02.08.2013 tarihinde yürürlüğe giren geçici 7/3 üncü maddede; “mülga 2510 sayılı Kanuna göre hak sahibi olanların hak sahiplikleri herhangi bir koşul aranmaksızın bu Kanuna göre devam eder” hükmü getirilmiştir. Bu hüküm 2510 Sayılı İskân Kanuna göre usulen hak sahibi olan ailelerin hak sahipliğinin ne şekilde devam edeceğine ilişkin bir düzenleme olup hak sahipliği iptal edilenler için yeni bir hak ihdası ihtiva etmemektedir....

    "Hak sahipliğinin devir ve tebdil edilemeyeceği: Madde 11- Hak sahipliği, ilişkin bulunduğu konut, ya da işyeri için hüküm ifade eder; konuta ilişkin hak sahipliğin işyerine, işyerine ilişkin hak sahipliğin de konuta tebdili mümkün değildir.  Afetzedelik ve buna ilişkin hak sahipliği üçüncü şahıslara devrolunamaz. Afetten zarar gören bir taşınmaz malı, afetten sonra satış veya başka şekillerle devralan üçüncü şahıslar da hak sahibi niteliğini kazanamazlar." Gerçekten de üçüncü kişilere devir yasaklanmıştır;ancak mirasçıların birbirlerine miras paylarını devrine ilişkin yasal bir engel yoktur....

      Şti.’nin, ...şirketinin Türkiye’deki temsilcisi ve imtiyazlı ortağı olduğu belirtilmiş ise de, ... şirketinin, ... Bilgisayar Danışmanlık Hizmetleri Ltd. Şti.’ne 5846 sayılı Kanun’da belirtilen mali haklardan hangisini devrettiği, Türkiye’deki hak sahipliği süresi ile suç tarihi itibarıyla hak sahipliğinin bulunup bulunmadığı hususları belirtilmediği) anlaşıldığından, davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmayan şikayetçi vekilinin vaki temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi gereğince REDDİNE, B) Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; 5846 sayılı Kanunun 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun ile değişik soruşturma ve kovuşturma usulünü düzenleyen 75. maddesindeki "71 ve 72. maddelerde sayılan suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılması şikayete bağlıdır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, Suç eşyasının satın alınması HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... müdafii Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: İddianamede müşteki olarak gösterilen ve talebi üzerine davaya katılmasına karar verilen ...nın hazır bulunmadığı celsede, suça konu ağaçların kesildiği tarla üzerinde herhangi bir hak sahipliğinin bulunmadığı gerekçesiyle, müştekinin katılan sıfatıyla davaya ve duruşmalara kabulüne ilişkin ara karardan dönülmesine karar verildiği ve gerekçeli kararın müştekiye tebliğ edilmediği anlaşıldığından, gerekçeli kararın müşteki ...'ya tebliğ edilerek tebellüğ belgesinin ve vermesi halinde temyiz dilekçesi de eklendikten sonra dairemize gönderilmesinin sağlanması amacıyla dosyanın mahalline iadesinin temini için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 10.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Hak Sahipliğinin İptali Kararının İptali Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 35,90 TL onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 24.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            ün 1962 yılından beri sigorta kaydının bulunması üzerine Mahalli İskan Komisyonunun 27.04.2012 tarihli kararı ile davalıların hak sahipliğinin iptal edildiğini, iptal kararına rağmen taşınmazın davalılar adına tapuda kayıtlı olduğunu beyanla tapu kaydının iptali ile her türlü takyidattan ari olarak Hazine adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ..., 1992 yılında hak sahibi olduğunu, davacı kurum adına her yıl ... Bankasının ...,...'de bulunan şubelerine ödemede bulunduğunu, 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, mülga 2510 sayılı İskan Kanununa göre hak sahipliğinin devam ettiğini beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Davalı ..., eşinin kalp ameliyatı olması nedeniyle sigortalı olduğunu, yaşlılık aylığı almadıklarını, zamanaşımı süresinin dolduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile eklenen ek 4. maddesi gereğince 2/B alanlarında verilen şerhten kaynaklanan hak sahipliğinin tesbiti isteğine ilişkindir. Uyuşmazlıkla ilgili olarak daha önce aynı dairece ihtiyati tedbir talebine ilişkin temyiz incelemesi yapıldığı anlaşılmıştır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 16. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Öte yandan bu ibare Türk toplumunda herkes tarafından günlük hayatta beğenilen durumları ifade etmek için hayranlık ifadesini bildirmek için ve yerine göre de övme amacıyla kullanılmaktadır. ... vb.ifadeler halka ait olup ve günlük konuşma dilinde kullanılan deyimlerden olması itibariyle kimsenin tekeline bırakılamaz. Kaldı ki somut olay bakımından davacı tarafça bu ibarenin kendisi tarafından üretildiği hususu da iddia ve ispat edilememiştir. Yine 556 Sayılı KHK'nun 5.ve 7.maddeleri (6769 Sayılı SMK'nun 4 ve 5.maddeleri) gereğince anonim nitelikteki ayırt edici niteliği bulunmayan deyimlerin marka olarak tescili mutlak ret sebebidir. Davacının dosyaya sunduğu deliller itibariyle dava konusu slogan üzerinde hak sahibi olduğunu göstermeye yeterli değildir....

                  nin ... den 12.08.2011 - 12.08.2012 tarihleri arasında 3 gösterim için dava konusu filmin hak sahipliğinin devralındığı, ... dublaj sanatçılarına ve seslendirme için teknik ekip ve ekipmanlarına toplam 10.163,22 TL ödeme yapılarak faturalandırıldığını, ... Ltd. Şti. İle ... Arasında imzalanan 05.05.2011 tarihli sözleşme örneğinin dosyaya sunulduğunu, müvekkili Kurumun hak sahipliğinin ispatlandığını beyanla kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER:İlk Derece mahkemesince FSEK uzmanı Doç.Dr. ..., İletişim uzmanı Prof.Dr. ... ve Sektör bilirkişisi yapımcı yönetmen senarist oyuncu ...'dan müşterek alınmış bilirkişi heyet raporunda; "...Davacı'nın dava konusu filmler için ... A Ş.'den 12.08.2011 tarihli sözleşme ile yayınlamak için basit lisans aldığını, bu sözleşmenin 7. maddesinde ...'...

                    K A R A R Davacı vekili, Mülga 2510 sayılı İskan Kanunu, yönetmelik ve genelge kriterlerine göre 24.08.1995 tarihinde Türkoğlu mahalli iskan komisyonunca hak sahibi yapılan Tekeli Yörük Göçebe ailelerin yaşadığını, 2510 sayılı İskan Kanunu, Yönetmeliğinin 6. maddesi genel esaslar kısmında "2510 sayılı İskan Kanunu diğer ilgili mevzuata göre iskana hak kazanan göçebeler tarımsal veya tarım dışı (şehirsel) iskan edilebilir " hükmünün yer aldığını ancak B bendinin 6. fıkrasında "Devlet memurları, kadrolu ve mevsimlik işçiler, Bağ-kur'a kayıtlı olanlar, tüm emekliler, esnaf sanatkar ve tüccarlar veya göçer hayvancılık dışında herhangi bir işle uğraşanlar hak sahibi olamazlar" denildiğini bu nedenlerle ilimizde 24.08.1995 tarihinde Türkoğlu mahalli İskan Komisyonunca hak sahibi yapılan Tekeli Yörük Göçebe ailelerin tekrar gözden geçirildiğini ve ilk mahalli İskan Komisyonu kararından önce 1 aydan fazla SGK kaydı olanların 13.12.2011 tarihli Komisyon kararı ile hak sahipliğinin ve daha önce...

                      UYAP Entegrasyonu