Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

No:45 Kartepe/Kocaeli" adresinde 19/11/2019 tarihinde haciz işleminin yapıldığı, iş bu haciz işleminin iptali için eldeki davanın üçüncü kişi tarafından açıldığı anlaşılmıştır. Şikayet, medeni usul hukuku anlamında bir dava değil, takip hukukuna özgü bir yoldur. Şikayet yoluna icra müdürünün işleminden zarar gördüğünü ileri süren herkes başvurabilir. Şikayet yoluna başvurabilmesi için şikayette bulunanın, şikayet konusu işlemin iptali veya düzeltilmesinde korunmaya değer hukuki bir yararının bulunması, o işlemin doğrudan doğruya hukuki durumuna ilişkin olması ve zararının bulunması gerekir. Bir başka deyişle şikayet edebilmek için hukuken himaye edilmiş olan menfaatleri ihlal edilen kişi durumunda bulunmak gerekir (Kuru İcra İflas El Kitabı sh.99- Üstündağ icra s.49). Somut olayda, üçüncü kişinin takipte taraf sıfatı yoksa da adresinde haczedilen mallar üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etmesinde yukarıda belirtildiği üzere hukuki menfaati bulunmaktadır....

Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, şikayet eden üçüncü kişi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı ...,....TL kalan onama harcının temyiz eden şikayet eden ....kişiden alınmasına ....01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....

    Maddesi gereğince dosyanın gönderildiği icra hukuk mahkemesinin 2019/704 esas sayılı dosyası ile verilen kararın İstanbul BAM 22 HD si tarafından kaldırılması ve BAM tarafından davanın reddine ilişkin verilen kararın Yargıtay 12. HD tarafından " İİK 97. Maddesi gereğince dosyanın icra mahkemesine gönderilmesi halinde takibin taliki veya devamı yönünde karar verilebileceği " gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiş olması sonrasında İstanbul BAM 22 HD tarafından bozma ilamına uyularak kararın kaldırılarak İİK 97/1.maddesi uyarınca takibin devamına karar verildiğinden ,icra müdürlüğü tarafından Yargıtay bozma ilamı öncesi 2019/704 esas sayılı dosyasından verilen karar gereğince icra müdürlüğünün İİK 99. Maddesi gereğince değerlendirme yapılmasına ilişkin karar konusuz kalacağından, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Asıl dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine, birleşen talep şikayet yolu ile haczin iptali istemine ilişkindir. 1.Davacı alacaklı vekilinin asıl davaya ilişkin temyiz itirazları yönünden; Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın 3. kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi veya İİK'nin 96/1 maddesi uyarınca borçlu tarafından üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunulmasıdır. Dava şartları ise dava açıldığı andan hükmün verildiği ana kadar var olmalıdır. Dava açıldığı zaman var olan bir dava şartı sonradan ortadan kalkarsa dava, dava şartı yokluğundan reddedilir. Somut olaya gelince, alacaklı tarafça borçlu aleyhine başlatılan takip esnasında, alacaklı vekilinin 05.12.2014 tarihli dilekçesi ile gerçekte borçluya ait olmakla birlikte üçüncü kişi kardeşi ... adına kayıtlı dava dışı ... Eğitim Ltd....

      Mahkemece, şikayetçi vekilinin, sıra cetvelinin 3. sırasında yer alan haczin geçersizliğini ve sıralamada yer almaması gerektiğini ileri sürmesi karşısında, sıra cetvelinin düzenlenmesinde göz önüne alınması gereken ilk hususun icra takibinin ve buna bağlı olarak geçerli bir haczin varlığı olduğu, somut olayda sıra cetvelinin 3. sırasında yer alan alacağın ... ...'nün borçlu... San. Tic. Ltd. Şti. nin vergi borcu nedeniyle 26.01.2005 tarihli haczin dayanağını teşkil eden takibin şirketin ortağı olan taşınmaz maliki gerçek kişi hakkında olmayıp şirket aleyhine olduğu, gerçek kişinin kişisel sorumluluğuna yönelik bir takibin bulunmadığı, taşınmaz maliki ... hakkında ......

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Yerleşik Yargıtay İçtihatları gereğince icra dosyasında taraf olmayan üçüncü kişinin dosyadaki haczin kaldırılmasını şikayet yoluyla isteyemeyeceği, üçüncü kişinin ancak istihkak iddiası ve prosedürüne göre haczin kaldırılmasını isteyebileceği, üçüncü kişinin icra müdürünün haciz işlemi yapılmasına neden olan kararının kaldırılmasını istediği, dilekçesinde talebinin şikayet olduğunu açıkça belirtmiş olduğu, davacı üçüncü kişinin davaya konu takip dosyasında taraf sıfatı bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verildiği görülmüştür....

        Şikayet olunan şirket vekili, şikayetçi ...’in şikayeti hakkında derdestlik itirazında bulunmuş, Vergi Dairesinin mahsuptan sonra 23.03.2010 günü 71.095,14 TL iade kararı verdiğini ve alacağın doğumundan sonra konulan tek haczin kendi hacizleri olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

          İstinaf Sebepleri Alacaklı istinaf dilekçesinde; şikayetçinin takibin tarafı olmadığını, bu nedenle haczin kaldırılmasını talep edemeyeceğini, nitekim icra dosyasından 3. kişilerin haczin kaldırılması taleplerinin kabulüne dair verilen icra müdürlüğü kararlarının, şikayet üzerine mahkemece kaldırıldığını ve mahkeme kararının onandığını, şikayetçinin tapu kaydındaki haczi görerek taşınmazı satın aldığını, dava dışı borçlu ile şikayet eden arasındaki icra takibi dışındaki sebeplerden doğan uyuşmazlıkların bu şikayette değerlendirilemeyeceğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C....

            Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda: “dava konusu 08.....2012 günlü haciz sırasında borçlunun hazır bulunduğu ve gelinen iş yerinin kendisine ait depo olduğunu belirterek hacze muvafakat gösterdiği, bu sırada gelen üçüncü kişinin vergi levhası, faturalar ve kira sözleşmesi sunarak istihkak iddia ettiği, haczin İİK’nin 96. maddesi gereğince yapılmış sayılmasına karar verildiği, üçüncü kişinin bu duruma yönelik yasal süresi içinde şikayet başvurusunda bulunarak aynı Kanun’un 99. maddesinin uygulanmasını istediği, ancak haczin borçlunun huzurunda yapılması karşısında İİK’nin 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin . borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğu, bu nedenle haczin 96. madde uyarınca yapılmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, somut olayda aşkın haciz yapılmadığı, kıymet takdirine yönelik üçüncü kişinin şikayet başvurusunda bulunamayacağı“ gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmiştir. ....6100...

              Şikayet olunan ..., cevap vermemiştir....

                UYAP Entegrasyonu