"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, 11/01/2013 tarihli ilk temyiz dilekçesinin kapsamına göre Hazine'nin davaya katılma isteminde bulunduğu ve mahkemece bozma sonrası yargılamada bu istemle ilgili karar verilmesi gerektiği halde, Yerel Mahkemece Hazine'nin tebliğata rağmen duruşmada kendisini vekille temsil ettirmediği ve katılma isteminde bulunmadığı gerekçesiyle verilen temyiz isteminin reddine dair karar isabetsiz bulunup, doğrudan zarar gören ve CMK'nın 260/1.maddesi uyarınca hükmü temyiz hakkı bulunan şikayetçi Hazine'nin aynı Kanunun 237/2. maddesi uyarınca davaya katılan olarak kabulüne karar verilerek temyiz edenin yöntemince kamu davasına katılmaması, Nedeniyle Yerel Mahkemece verilen temyiz isteğinin reddine ilişkin karara karşı yapılan itiraz yerinde görüldüğünden, RET KARARININ KALDIRILMASI suretiyle dosya görüşüldü: Dava zamanaşımının...
KORUMA KARARININ KALDIRILMASI TALEP EDİLEN: : ... DAVA TÜRÜ : Koruma Kararının Kaldırılması KARAR DÜZELTME İSTEYEN : ... Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; dilekçenin reddine dair Dairemizin 24.03.2016 gün ve 1837-5885 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, kararın düzeltmeye tabi kararlardan olup olmadığı 1086 sayılı Kanun hükümlerine göre belirlenmiştir. Hüküm, koruma kararının kaldırılmasına ilişkin olup, Sulh mahkemesince verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : İmar kirliliğine neden olma HÜKÜM : Mahkumiyet, temyiz isteğinin reddi Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Müstafi müdafiye vekalet ilişkisi sona erdikten sonra yapılan tebligatın geçersiz olduğu ve sanığın sonradan seçtiği müdafiinin temyiz başvurusunu öğrenme üzerine yasal sürede yaptığı kabul edilerek, Yerel Mahkemenin sanığın temyiz isteğinin reddine ilişkin ek kararına karşı yapılan itiraz, bu nedenle yerinde görüldüğünden, RET KARARININ KALDIRILMASI suretiyle işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığa yükletilen imar kirliliğine neden olma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda...
Hukuk Dairesi davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, HMK.nun 353/1-b-2.maddesine göre mahkeme kararının ORTADAN KALDIRILMASI ile davanın esası hakkında yeniden hüküm kurarak davanın REDDİNE karar vermiştir. ... Adliye Mahkemesi 24....
İcra Mahkemesi'nin 2014/753-835 Sayılı 11.12.2014 tarihli kararı ile süre yönünden reddine karar verildiği; alacaklının talebi ile taşınmaza 05.11.2013 tarihinde haciz konduğu ve bu ikinci haczin tapuya 18.11.2013 tarih ve 26606 yevmiye ile şerh verildiği; eldeki meskeniyet şikayetinin belirtilen 05.11.2013 tarihli ikinci haczin kaldırılmasına yönelik olduğu görülmektedir. Bu durumda, borçlunun ilk haczin kaldırılması istemi ile mahkemeye başvurduğu 27.10.2014 tarihinde, 05.11.2013 tarihinde konan şikayet konusu sonraki haczi de öğrendiği kabul edileceğinden, bu öğrenme tarihine göre, ikinci haczin kaldırılması için icra mahkemesine 28.05.2015 tarihinde yaptığı eldeki şikayet başvurusu, yasal 7 günlük sürenin geçmesinden sonradır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Şikayetçi üçüncü kişi vekili, müvekkili ile diğer hissedarların maliki bulunduğu taşınmazın tapu kaydına, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin borçluya kazandıracağı hisse nispetinde haciz konduğunu, ancak borçlu şirketin kat karşılığı inşaat sözleşmesinden dolayı müvekkillerinde alacağının bulunmadığı gibi haczin dayanağı bu sözleşmenin hukuken sona erdiğini ileri sürerek haczin kaldırlması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulüne ve haczin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı TMK'nun 705. maddesinde; "Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması...
Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu ... plaka sayılı aracın kaydına haciz konulduğu 22.09.2005’ten önce 13.09.2005’te noterde yapılan sözleşme ile üçüncü kişi tarafından satın alındığı ve kötü niyetini gösteren bir kanıtın da dosyaya yansımadığı“ gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. İstihkak davalarında geçerli bir haczin bulunması dava şartlarındandır. Üçüncü kişi haczin konulmasından bir yıl sonra 26.09.2006’da İcra Müdürlüğü’ne yaptığı başvuru ile haczin kaldırılmasını istemiş, istihkak davası da 09.03.2007’de açılmıştır....
, kararın alacaklı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, diğer taşınmazlar üzerindeki haczin devam etmesi halinde sadece bir taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması talebinde bulunulmasının alacağın haricen tahsil edildiğine karine oluşturmayacağı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında, şikayetin kabulü ile haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın iptaline karar verdiği görülmektedir. 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun 23. maddesinde; ''Her ne sebep ve suretle olursa olsun, icra takibinden vazgeçildiğinin zabıtnamaye yazılması için vazgeçilen miktara ait tahsil harcının yarısı alınır....
Müdürlüğü’nün 2012/13359 Esas sayılı dosyasından üçüncü şahıs nezdindeki alacağa ........2012 günü, saat: .......’da ihtiyati haciz konularak, borçluya ödeme emri tebliğ edildiği, borçluların borcun tamamına itirazları üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, takip ve haczin kesinleşmediği, banka kredi sözleşmelerinin, İİK’nın 100/...-.... maddesinde sayılan belgelerden olmadığı, ayrıca ihtiyati haczin, kesin hacze ne şekilde iştirak edeceğini düzenleyen İİK’nın 268. maddesine göre iştirakin aynı Yasa'nın 100. maddesindeki şartlarla mümkün olacağının belirtildiği, İİK’nın 100. maddesi uyarınca hacze iştirak paranın vezneye girdiği ana kadar mümkün olduğu, ... .... ... Müdürlüğü’nün 2012/13359 Esas sayılı takip dosyasında alacaklı tarafından konulan ihtiyati haczin, kesin hacze dönüşeceği tarih belirli olmadığı, ... .... ... Müdürlüğü'nün 2012/12927 Esas sayılı takip dosyasındaki haciz ise kesin hacze dönüştüğü, bu durumda ... .... ......
Mahkemece, ihtiyati haczin borçlunun açtığı menfi tespit davasından ve yapılan icra takibinden sonra talep edildiği, menfi tespit davasında icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, İİK'nun 264 ve 265 maddeleri uyarınca 7 gün içinde ihtiyati haczin tamamlatılması ve kesinleştirilmesinin mecburi olduğu, aksi halde ihtiyati haczin kalkmış sayılacağı, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilse dahi 7 gün içinde ihtiyati haczin kesinleştirilmesinin mümkün olmadığı belirtilerek alacaklının ihtiyati haciz talebinde hukuki menfaatinin bulunmadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiş, hüküm ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından temyiz edilmiştir. Süresinde temyiz edilmeyerek kesinleşen İstanbul 13....