Bu maddeye göre belediyenin haczedilmezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için mahcuzların kamu hizmetinde fiilen kullanılması zorunludur. Haczi kabil olmayan paralar ile haczi mümkün olan paraları karıştırmak suretiyle havuz hesabı oluşturan borçlu belediyenin, iddiasını ispat imkanını kendisinin kaldırdığının kabulü zorunludur. Borçlu belediyenin haczi kabil olmayan paralar ile haczi mümkün olan paralarını ayrı hesaplarda tutması yerine, havuz hesabı oluşturmasının da iyi niyetle bağdaşmayacağı tartışmasızdır. Böyle bir davranış AİHM'nin AİHS'nin 6 § 1. ve Ek 1 no'lu Protokol'ün 1. maddelerinin ihlali sonucunu doğuracağı gibi, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde de bulunmakla, hukukça korunamayacağı muhakkaktır. Öte yandan borçlu belediyece haczi kabil olmayan paralar ile haczi mümkün olan paraların aynı hesapta toplanması ve birbirine karıştırılması, haczedilmezlik hakkından feragat olarak kabul edilmelidir. Yargıtay 12....
Traktör de bir ziraat aletidir ve haczi konusunda da belirtilen bu ilke geçerlidir. Verimliliği, kaliteyi ve kârlılığı arttıran, ekonomik hayata artı değerler kazandıran makineler de çiftçiler için bir ihtiyaçtır. İİK'nun 82. maddesinin 4. fıkrası gereğince, ekonomik hayatın sürekliliği, borçların bir an evvel ödenmesi, çiftçinin, kendisinin ve ailesinin sağlık içinde yaşamlarını sürdürebilmesi ve çiftçilik mesleğinin devamı için zorunlu, vazgeçilmez, çağın koşullarına uygun alet, edevat, makine ve benzer vasıtaların makul kıstaslar dahilinde haczedilmezlik kuralı kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Bir traktörün borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar....
Traktör de bir ziraat aletidir ve haczi konusunda da belirtilen bu ilke geçerlidir.(Yargıtay 12 Hukuk Dairesi 2016/18278 Esas -2017/11378 Karar) Bir traktörün borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. Mahkemece, şikayetçinin çiftçilik mesleğini devam ettirebilmesi için bu mesleği icra ettiği arazinin miktar ve vasfı da dikkate alınarak traktöre ihtiyacı olup olmadığı, ihtiyacı varsa şikayete konu traktörün kıymeti ve borçlunun haline münasip traktörü temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen traktörün kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen traktör için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir....
Haciz konulan borçlu Belediyenin banka hesaplarında vergi, resim ve harç gelirleri olduğu gibi haczi kabil paraların da bulunduğu durumlarda, haczedilen hesap havuz hesabı niteliğindedir. Hesabın sürekli işlem görüyor olması ve sürekli yatan ve çekilen paraların bulunması karşısında kalan bakiyenin vergi, resim ve harç gelirinden mi, yoksa haczi kabil paralardan mı oluştuğunun belirlenmesine imkan yoktur. Bu şekilde haczi kabil olmayan paralar ile haczi mümkün olan paraları karıştırmak suretiyle havuz hesabı oluşturan borçlu Belediye iddiasını ispat imkanını kendisi kaldırmış bulunmaktadır. Bir başka deyişle borçlu Belediyenin haczi kabil olmayan paralar ile haczi mümkün olan paralarını farklı hesaplarda tutması yerine havuz hesabı oluşturmasının iyi niyetle de bağdaşmayacağı tartışmasızdır....
Madde de açıkça haczedilmezlik için vergi, resim, harç geliri olma ya da "fiilen kamu hizmetinde kullanılma" koşullarının kabul edilmesi karşısında, belediyeye ait bir paranın haczedilmezliği ancak fiili durumunun tespiti ile belirlenmelidir. Bu konuda ispat yükü ise borçluya düşmektedir. Bir diğer anlatımla, haczedilen paraların vergi, resim, harç geliri olduğunu ya da fiilen kamu hizmetinde kullanıldığını borçlu belediye ispatlamalıdır. Aksi halde şikayetin reddi gerekecektir. Haczedilmezlik şikayetine konu edilenin banka hesabı olması durumunda ise hesaptaki paraların niteliği belirlenmelidir. Tamamının haczi kabil olmayan paralardan oluşması halinde haczinin kabil olmayacağı tartışmasızdır. Ancak hesapta haczi kabil paraların da bulunması, bir diğer ifade ile haczi mümkün olmayan paralarla haczi kabil paraların aynı hesaba yatırılarak karıştırılması durumunda, havuz hesabı söz konusu olacaktır....
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenler ve gerekçe ile; 1- Davacının aşkın hacze yönelik istinaf başvurusunun usulden reddine, 2- Davacının haczedilmezlik şikayeti yönünden istinaf başvurusunun esastan reddine, 3- Alınması gereken istinaf karar harcından (maktu) peşin olarak alınan harcın mahsubu ile 21,40 TL bakiye istinaf karar harcının istinaf yasa yoluna başvurana tamamlatılmasına, 4- Davacı tarafından istinaf yoluna başvuru için yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5- Taraflarca yatırılan istinaf gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine, Dairemizin bu kararına karşı, haczedilmezlik şikayeti yönünden İcra ve İflas Kanunu'nun 364/1 ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 361- (1). ve 365- (1). maddeleri uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, dairemize yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek dilekçe ile Yargıtay ilgili hukuk dairesine gönderilmek...
Ancak haczedilmezlik şikayeti 7 günlük süreye tabi olup Alacaklı vekili Av. T2 tarafından icra dairesine sistemden gönderilen 12/04/2021 tarihli talep dilekçesine istinaden, en geç bu tarih itibarı ile dosyadaki bütün hacizlerden haberdar olduğunun kabulü ile 7 günlük süre geçtikten sonra dava açılması sebebiyle mahkemece davanın süre yönünden reddine" dair karar verildiği görülmüştür....
SAVUNMA: Davalı vekili duruşmadaki beyanında; "davanın reddini, davacının traktörü ipotekli olduğunu, Yargıtay'ın içtihatlarında da belirtildiği üzere davadan öncelikle davacının kullanılabilir arazilerinin tespit edilmesi ve bu araziler için haczedilen traktörün haline münasip traktör olup olmadığının bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini, zira davacının traktörü oldukça pahalı bir traktör olduğunu, kooperatif olarak davacı dışında çok fazla tarım arazisi olup daha düşük modelli traktör hacizleri olduğunu, sulh olmak istemediklerini, celse arasında rehin sözleşmesini sunduklarını, traktörün kooperatife rehin olarak alındığını, davacı tarafından rehinli verildiğini, dolayısıyla haczedilmezlik şikayetinde davanın hukuki yararının bulunmadığını, ipotekli yani rehinli traktör hakkında bu dosyadan değil rehinin paraya çevrilmesi yolu ile takip işleminin yapılarak satış işleminin başlandığını, davanın reddine karar verilmesini talep ettiğini" beyan etmiştir....
Asıl olan, alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamak olduğundan, kural olarak borçluların tüm mallarının haczi mümkündür. Bir malın haczedilememesi için yasal bir düzenlemenin bulunması zorunludur. Haczedilmezlik istisnai bir durum olduğundan, bu yöndeki düzenlemelerin de dar yorumlanması gerekir....
Şikayetçi vekili istinaf başvurusunda özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ödeme emrinin tebliğ tarihinin dilekçelerinde belirttikleri şekilde 25/10/2019 olarak kabul edilmesi gerektiğini, ancak öğrenme tarihi olarak kabul edilen tarihten itibaren yasal süre (7 gün) içinde taraflarınca borca itiraz edilmediğini, bu sebeple meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti hakkında karar verilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, 28/10/2019 tarihinde yasal süre içerisinde Eskişehir 6....