İcra mahkemesine yapılan başvurunun usulsüz tebligat şikayeti niteliğinde olduğu ve bu talebin süreden reddi kararı hakkında, yukarıda belirtilen yasal düzenlemelere göre istinaf yoluna başvurulamayacağından istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir. (Yargıtay 12....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; söz konusu taşınmaz uzun yıllardır aile konutu olarak kullanılmakta olup, müvekkillerinin haline münasip evi niteliğinde olduğunu, taşınmazın aile konutu vasfında olduğu Düzce Aile Mahkemesi'nin 2019/643 Esas - 2020/466 Karar sayılı dosyası ile sabit olduğunu, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 82/12 maddesinde; "Borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceği" düzenlemesinin yer aldığını, bu nedenle müvekkillerinin aile konutu olarak kullandığı taşınmazının haczedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan haczin kaldırılmasını, yerel mahkeme tarafından yanılgılı değerlendirme sonucu verilen karar hukuka aykırı olup, yerel mahkeme kararının kaldırılarak, meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık; meskeniyet iddiası ile ilgili haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Takip borçlusunun icra mahkemesine başvurusu usulsüz tebliğ edilen tebligatın öğrenme tarihinin düzeltilmesi şikayeti olup, borçlunun dilekçesinde gecikmiş itiraz ettiğini ileri sürmüş olması, hukuki nitelendirme Hakime ait olduğundan sonuca etkili olmayıp ilk derece mahkemesince de tebligat usulsüzlüğü şikayeti olarak inceleme yapıp şikayetin süreden reddine karar vermiştir....
DAVA KONUSU : İSTİHKAK-HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı- T1 dava dilekçesinde özetle; İstanbul 24. İcra müdürlüğünün 2017/1005 E sayılı dosyasında yapılan takip nedeniyle yazılan talimat üzerine Küçükçekmece 4. İcra müdürlüğünün 2018/1816 talimat sayılı dosyasında 10/09/2020 tarihinde yapılan haciz işlemi sırasında koltuk takımı ve televizyon sehpasının haczedildiğini, borcun resmi olarak boşandığı eski eşine ait olduğunu, ayrıca haczedilen eşyaların İİK 82/3 maddesine göre lüzumlu eşya niteliğinde olduğundan haczedilmesinin mümkün olmadığını beyanla, hacze itirazının kabulü ile usulsüz yapılan haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 30/12/2020 gün 2020/358 E. 2020/964 K.sayılı kararla; “ Davanın REDDİNE “ karar verilmiştir....
Somut olayda: dava dilekçesinde meskeniyet şikayeti ile birlikte ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu, 103 davetiyesi gönderilmediğine ilişkin iddialar ileri sürülmüştür. Mahkemece, davacının usulsüz tebliğ şikayeti hakkında HMK'nın 297/2.maddesine aykırı olarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle, esasa ilişkin inceleme yapılmaksızın davacıların istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6 bendi gereğince kabulüne, Mahkeme kararının kaldırılmasına, Mahkemece öncelikle davacıların usulsüz tebliğ şikayeti değerlendirildikten sonra, geçerli bir haciz olup olmadığı da değerlendirilmek suretiyle davacıların meskeniyet şikayeti hakkında karar verilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine oy çokluğu ile karar vermek gerekmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3309 KARAR NO : 2022/2355 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/10/2021 NUMARASI : 2021/14 ESAS, 2021/295 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET ŞİKAYETİ, USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ KARAR : Nazilli İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/14 Esas, 2021/295 Karar sayılı dosyasında verilen usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ve meskeniyet şikayetinin reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı tarafından müvekkili aleyhine Nazilli İcra Müdürlüğünün 2020/3360 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takipte, müvekkili adına kayıtlı Aydın İli, İncirliova İlçesi, İncirliova Mah., 8782 parsel 8 nolu bağımsız bölüme haciz şerhi konulduğunu, müvekkilinin 05/10/2020 tarihinden itibaren yaklaşık 3 aylık bir elektrik...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, İİK’nun 168/4-5 maddesinde öngörülen 5 günlük süreden sonra imzaya ve borca itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebliğ şikayeti incelenemeden işin esasının incelenerek imzaya itirazın kabulü karar verilmesi üzerine, mahkeme kararının Dairemizce, öncelikle usulsüz tebliğ şikayeti yönünden inceleme yapılması gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu...
Temyiz Sebepleri Şikayet eden-borçlu vekili süresinden sonra sunulan 13.04.2022 günlü istinafa ek beyan dilekçesini tekrarla, bilirkişi ücretinin yatırılması gerektiğini belirtilen ve ihtaratı yapılan duruşma zaptının müvekkiline tebliğ edilmediğini, duruşma zaptının müvekkilinin 18 yaşından küçük reşit olmayan 02.09.2006 doğum tarihli kızı Nazlı Can FIRAT'a tebliğ edildiğini, Tebligat Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, usulsüz tebligata dayanarak yerel mahkemece bilirkişi delillinden vazgeçilmesi ve buna dayanarak davanın reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ayrıca müvekkilinin duruşmalara katılamadığından ve okuma yazması olmadığından ihtarattan haberdar olamadığından kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, şikayet eden borçluya ait taşınmazın haline münasip evi olduğundan bahisle satılamayacağına dair meskeniyet şikayeti olup, taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması istemine ilişkindir. 2....
Uyuşmazlık; Usulsüz tebligat şikayeti ve borca itiraza ilişkindir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; İstinafa konu gerekçeli kararda Hakim sicilinin bulunduğu bölümde katip sicilinin yer aldığı, katibin sicilinin bulunduğu kısımda ise kararı yazan katibin sicili bulunmayıp karar duruşmasına katılan katibin sicilinin yer aldığı görülmüş ise de, Uyap sisteminden yapılan incelemede gerekçeli kararın karar başlığında belirtilen ilgili hakim ve katip tarafından e-imza ile imzalandığı anlaşıldığından belirtilen bu yanlışlık maddi hata olarak değerlendirilmiş olup, yapılan incelemede; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun "Bilinen Adreste Tebligat" başlığını taşıyan 10. maddesinde; "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır....
Davacı vekili her ne kadar ilgililere yapılan satış ilanı tebligatının usulsüz olduğunu ileri sürmüş ise de diğer ilgililere tebligat yapılmadığı ya da usulsüz tebliğ edildiği hususunu fesih sebebi olarak ileri süremeyeceği tartışmasızdır. Satış ilanının davacıya 29.07.2020 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve tebligatın satış ilanını ihtiva ettiği tebligat mazbatasından anlaşılmıştır. Bu nedenle hacizden ve satıştan en geç satış ilanı tebliğ tarihi itibariyle haberdar olduğunun kabulü gerekir. Bu bakımdan davacının haczedilemezlik ve haczi haber veren tebligata ilişkin usulsüzlüğü süresinde olmaması nedeniyle ihalenin feshi davasında ileri süremez....