Mahkemece, ...İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2015/552 E- 2015/613 K sayılı kararı ile İcra Müdürlüğünün 04/06/2015 tarihli hacizlerin kaldırılması kararının iptali ile hacizlerin eski haline getirilmesine karar verildiği, İcra Müdürlüğü'nce İcra Hukuk Mahkemesi kararına uygun olarak kaldırılan hacizlerin eski hale getirilmediği, haciz işlemlerinin söz konusu karara uygun yapıldığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesi üzerine hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlu vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değil ise de, HMK'nun 297/2. maddesi " Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir " hükmünü içermektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu vekili, dosya borcunu icra dairesine yatırmaları karşılığında taraflarına İİK'nun 36. maddesi uyarınca mehil vesikası verildiğini, ancak buna rağmen ..., Bankasında bulunan hacizlerin icra müdürlüğü tarafından kaldırılmadığını ileri sürerek, konulan hacizlerin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurmuş, mahkemece, İİK'nun 36.maddesinde gösterilen teminatın alacaklının muhtemel zararına karşı alınmış bir teminat olduğu, bu durumda haczedilen mal ve takip işlemlerinin ertelenmiş sayılacağı, bu nedenle dosyada bulunan önceki hacizlerin de devam edeceği ve bu aşamada teminat...
yetkili icra dairesine dosyanın gönderilmemesi durumunda kamu düzeni ile ilgili olan HMK'nun 20. maddesi gözetilmek suretiyle takibin açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, 01.11.2020 tarihli tensipte alınan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca Uyap üzerinden öğrendikleri 04.11.2020 tarihli tensip zaptı ile "İcra Hukuk Mahkemesinin kararında yetkisizliğe ilişkin ilamında hacizlerin kaldırılacağına ilişkin hüküm bulunmadığından, konulan hacizler ihtiyati haciz kararına istinaden konulmuş olması, ihtiyati haciz kararının yetkisizliğine, kaldırıldığına ilişkin dosyaya sunulan bir mahkeme kararı bulunmadığından, İcra Müdürlüklerinin hacizlerin kaldırılması yönündeki yetkisinin sınırlı olup mahkeme kararı olmaksızın hacizlerin kaldırılmasına karar veremeyeceğinden, Yetkisizlik kararı verilmesinden sonra yetkisiz dairenin koyduğu hacizlerin geçersiz olacağına ilişkin açık yasa hükmü bulunmadığından, yargılamayı gerektirdiğinden, Borçlu vekilinin hacizlerin fekki talebinin...
kararı alınarak takibin durduğunu, icra dairesince borçlunun mal varlığının bir kısmının kaldırılması kararı ile borçlunun araçlarındaki hacizlerin kaldırılmasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu, borçlunun mal varlığındaki önceki hacizlerin taşkın haciz olduğu nedeniyle kaldırılmasını kabul etmediklerini, her ne kadar borçlu T1 tarafından dosya borcu tehiri icra kararı alındığı tarih itibariyle nakit olarak dosyaya yatırılmış olsa da takibe konu alacağa ilam gereğince avans faizi işletildiğinden takibe konu ilamın istinaf ve Yargıtay sürecinin uzaması durumunda müvekkilinin işleyecek avans faizi ve diğer ferileri ile birlikte dosya borcunun oldukça fazla tutacağından araçlardaki hacizlerin taşkın haciz olduğu gerekçesiyle kaldırılmasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenle usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin müvekkilinin şikayet olunan sıfatı olmadığından ve şikayetin süresinde olmadığından süre aşımı nedeniyle reddine, aksi halde şikayetin...
İlk derece Mahkemesi dosya üzerinden yaptığı inceleme sonucunda; şikayetçi vekilinin müvekkili için verilen konkordato tasdik kararına istinaden hacizlerin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce red kararının kaldırılmasını ve hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, icra takip dosyasına ibraz edilen Bakırköy 2....
ödenmesi gerektiği belirtilerek alacaklı vekilinin hacizlerin kaldırılması talebinin reddedildiğini, red kararına istinaden 16/09/2021 tarihinde protokol aslının icra dosyasına ibraz edildiğini, yeniden hacizlerin kaldırılması talebinde bulunulduğunu, bu talebin de reddedildiğini, tüm dava itiraz hakları saklı kalmak kaydı ile takip çıkışı üzerinden tahsil harcı ödemesi yapıldığını, dosyadaki hacizlerin kaldırıldığını, Mut İcra Müdürlüğü'nün 16/09/2021 tarihli kararlarının yasaya usule uygun olmadığını, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan ederek, 16/09/2021 tarihli Mut İcra Müdürlüğü'nün yasaya ve usule aykırı kararının kaldırılmasını, alacaklıya protokol gereği ödenen 85.000....
Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 2016/9437 Esas-2017/959 Karar sayılı ilamında: "...mahkemece "icra müdürlüğünce hacizlerin fekki kararından dönülerek yeniden aynı sırada haciz konulmasına karar verilemeyeceği" ve bu nedenle daha sonra verilen hacizlerin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın da hatalı olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. .......Somut olayda, icra müdürlüğünce 21/10/2013 tarihinde hacizlerin sehven kaldırıldığından bahisle daha önce konulan hacizlerin eski tarih ve sıralarıyla tekrar ihyasına karar verilmişse de, üçüncü kişi TOKİ idaresi nezdindeki bu hacizlerin ihyası mümkün olmayıp icra müdürlüğünün bu kararı, yeni haciz konulması niteliğindedir........O halde mahkemece, şikayetin yukarıdaki ilkeler ışığında incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir." şeklinde hüküm kurulmuştur....
maddesinin son cümlesinde hacizlerin kaldırılması usul ve yöntemini “söz konusu fıkra hükümleri dikkate alınarak kaldırılır.” şeklinde açıkça belirtmiştir. Bu durumda Mahkemece İcra Müdürlüğü'ne 6552 sayılı Kanun'un 121. maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu'nda 15. maddenin son fıkrasına eklenen hüküm gereğince işlem yapılması yönünde talimat verilmekle yetinilmesi gerekirken anılan yasal prosedürün işletilmesi sağlanmadan mevcut hacizlerin kaldırılması şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesince takip dosyası hakkında icranın geri bırakılması kararı verildiğini ileri sürerek icra müdürlüğüne yaptığı hacizlerin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın ve hacizlerin kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür. 4721 sayılı TMK'nun 705. maddesinde; "Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır" hükmü yer almaktadır. Hukuk Genel Kurulu'nun 07/04/2004 tarih ve 2004/12-210 E. 2004/208 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, taşınmazın, borçlunun borcu nedeniyle haczedilebilmesi için haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı olması zorunludur....
haciz alacaklıya bir yarar da sağlamayacağından kaldırılması gerektiğini, mevcut hacizlerin kaldırılmasında kamu yararı bulunduğu gibi hacizlerin devam ettirilmesi ile kamunun zarar gördüğünü, İİK'nın 85/1. maddesine göre de borcu aşan miktarda haciz uygulanamayacağından hacizlerin kaldırılması gerektiğini ileri sürerek taşınmazlar üzerindeki haczin kaldırılması talebinin reddine dair icra müdürlük kararı ile mahcuz taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....