Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 1- Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan kurulan hükme yönelik incelemede, Süresinde yapılan 25.08.2011 tarihli itiraza ilişkin incelemede, haciz ihbarnamesine vekilin itiraz ettiğinin anlaşılması karşısında, Eyleme ve yükletilen suça yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2- Tazminata ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede; Haciz ihbarnamesinin tebliği tarihi olan 23.08.2011 itibariyle üçüncü şahıs ....İnşaat Limited Şirketinin asıl borçlu .......

    İCRA MAHKEMESİ Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanıklar ..., ... ve ...'in ayrı ayrı beraatlerine, tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma-düzeltilerek onama istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1- Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçuna yönelik olarak kurulan hükmün temyiz incelemesi sonunda; Müşteki vekilinin, vekalet ücretine yönelik temyizinin olmaması nedeniyle tebliğnamedeki, bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir....

      O halde, alacaklı; davalı 3. kişinin birinci haciz ihbarnamesine itirazının gerçeğe aykırı olduğu ve birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla davalının takip borçlusuna borcunun bulunduğunu delillerle kanıtlayamadığı, aksine borcun bulunmadığının davalı tarafından kanıtlandığı anlaşılmış olup davacının sübut bulmayan tazminat isteminin reddine dair ilk derece mahkemesi kararı isabetlidir. Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1. bendi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

      nden olan alacağı nedeniyle başlatılan icra takibinin kesinleşmesi nedeniyle şirketin %70 oranında ortağı ve hissedarı bulunan sanığın ... vergi dairesinden verilen kurumlar vergisi beyannamesinde ve kurumlar vergisi tahakkuk fişinden anlaşıldığı üzere yaklaşık 262.500,00 TL şirketten borç para aldığının açıkca görüldüğünü, buna rağmen kendisine gönderilen birinci haciz ihbarnamesine yaptığı 14.07.2009 tarihli itirazında kendisinde doğmuş ve doğacak bir alacağının bulunmadığını ileri sürerek gerçeğe aykırı beyanda bulunması nedeniyle tazminat talebinde bulunmuş olup, şirket ortağının, şirkete olan şahsi borcundan dolayı üçüncü şahıs sayılması gerektiği dikkate alındığında, borçlu şirketler ... Ltd. Şti. ile ... İnş. Tic. Ltd. Şti'ne ait defter ve kayıtlarıyla banka hesapları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davalı ...'...

        Somut olayda, borçlu şirketin hesaplarında bulunan paraların haczi için davalı 3. kişi Bankaya 10.08.2015 tarihinde 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiği, Banka tarafından 13.08.2015 tarihinde verilen cevapta, şube nezdinde bulunan borçluya ait hesap üzerine kendilerinin rehin, hapis ve takas mahsup haklarından sonra gelmek kaydı ile haciz şerhinin işlendiğinin bildirildiği, 01.09.2015 tarihinde 3. kişi bankaya haciz yazısı yazıldığı, banka tarafından verilen 14.09.2015 tarihli cevapta da haciz ihbarnamesine verilen cevapla aynı içerikte cevap verilmesi üzerine, İcra Dairesi tarafından 08.10.2015 tarihinde alacaklıya İİK 99. madde uyarınca istihkak davası açması için süre verilmiştir....

          Şti'nden olan alacağı nedeniyle başlatılan icra takibinin kesinleştiği, şirketin %70 oranında ortağı ve hissedarı bulunan sanığın ... vergi dairesinden verilen kurumlar vergisi beyannamesinde ve kurumlar vergisi tahakkuk fişinden anlaşıldığı üzere yaklaşık 262.500,00 TL şirketten borç para aldığının açıkça görüldüğünü, buna rağmen kendisine gönderilen birinci haciz ihbarnamesine yaptığı 19.08.2009 tarihli itirazında kendisinde doğmuş ve doğacak bir alacağının bulunmadığını ileri sürerek gerçeğe aykırı beyanda bulunması nedeniyle tazminat talebinde bulunmuş olup. şirket ortağının, şirkete olan şahsi borcundan dolayı üçüncü şahıs sayılması gerektiği dikkate alındığında, borçlu şirket ... Ltd. Şti'ne ait defter ve kayıtlarıyla banka hesapları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davalı ...'...

            Mahkemece; borçlunun ticari defteri temin edilememiş, davalının defterleri üzerinde yapılan incelemede davalının haciz ihbarnamesine itiraz tarihinde borçluya borcu bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla birlikte mahkemece eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, bahsettikleri icra dosyasının incelenmediğini, borçlunun ticari defterinin incelenmesi gerektiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Uyuşmazlık, İİK’nın 89/4. maddesine dayalı tazminat talebine ilişkindir. Antalya 11. İcra Müdürlüğü 2016/9265 Esas sayılı dosyasında, davacı tarafından dava dışı Sitil Yapı ... Ltd. Şti aleyhine kambiyo senetlerine özgü genel haciz yolu ile takip başlatılmıştır. İİK 89/1 maddesi gereğince düzenlenen birinci haciz ihbarnamesi Kadıahmetoğulları ... A.Ş.'ye 21/07/2020 tarihinde tebliğ edilmiş, 23/07/2020 tarihinde haciz ihbarnamesine itiraz edilmiştir....

            İCRA MAHKEMESİ Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanıklardan ... ... 3 Şubat Depremzedeler Konut ......

              , B.İİK'nın 89/4 üncü Maddesi Uyarınca Talep Edilen Tazminat İstemine Yönelik Olarak Verilen Karar Yönünden; Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle ......

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İCRA HUKUK MAHKEMESİ Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanık ...’ın neticeten 1.800.00 TL para cezasıyla cezalandırılmasına ve taksitlendirilmesine, hakkında İİK’nun 89/4.maddesi gereğince talep edilen tazminat isteminin kabulüne yönelik karara karşı yapılan temyiz isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, yasal süresi içerisinde sanık vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Temyiz isteminin reddine dair verilen kararda yasa yolu başvuru süresinin gösterilmemiş olması nedeniyle, sanık müdafiinin 07.04.2008 tarihli başvurusunun süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Haciz ihbarnamesine karşı gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu iddia edilen üçüncü şahıs sanık hakkında, İcra Mahkemesinde İİK’nun 89/4 ve 338.maddeleri uyarınca hem tazminat hem de cezalandırılma istemiyle açılan...

                  UYAP Entegrasyonu