Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği, prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere çözümlenmesi gerekmektedir. Ceza verilememesi hali tazminata hükmedilmesinden bağımsız bir konudur ve tazminat yönünden bağlayıcılığı bulunmamaktadır. Somut olayımızda, İİK’nun 89/1.maddesi uyarınca çıkarılan haciz ihbarnamesine üçüncü şahıs konumunda bulunan ... ...Ş. vekili aracılığıyla yaptığı 17.5.2005 tarihli itiraz yazısında özetle: ... Ltd.Şti'nin 13.5.2005 tarihi itibariyle şirkette 3.475.00 YTL. alacağının bulunduğunu, ancak ... Ltd....
Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği, prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir....
zamanaşımı süresi geçtikten sonra yatırıldığından bahisle istinaf talebinin reddedildiği, ancak tamamen ıslah edilen davanın ilk açılan davanın devamı niteliğinde olduğu ve zamanaşımı, hak düşürücü sürenin ilk davanın açıldığı tarihteki durumuna göre dikkate alınmak durumunda olduğu, bu itibarla, bölge adliye mahkemesi kararının fahiş derecede hatalı olduğu, ayrıca, birinci haciz ihbarnamesine vekil aracılığı ile itiraz edilmesinin, sanığın ceza sorumluluğunu ortadan kaldıran bir etkisi olmadığı, Borçlar Kanununun emredici 505 inci maddesine göre vekilin, vekalet verenin açık talimatına uymakla yükümlü olduğu ve vekil aracılığı ile itiraz edildiğinde itiraz iradesinin vekile ait olmadığı, yine müvekkilin olduğu, vekilin, müvekkilinin talimatı ile bağlı olduğu, müvekkilin talimatı ile haciz ihbarnamesine itiraz ettiği, Yargıtay'ın aksi yöndeki içtihatlarının hatalı bulunduğu, birinci haciz ihbarnamesine vekaleten itiraz edilmesi ile asaleten itiraz edilmesinin suçun oluşması açısından bir...
Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir. Ancak tazminat ve cezalandırma istemiyle birlikte açılan davalara ceza mahkemesi sıfatıyla bakılacağı gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, hukuk mahkemesi sıfatıyla yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde tazminat isteminin reddine karar verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder." hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir. Ceza verilememesi hali tazminata hükmedilmesinden bağımsız bir konudur ve tazminat yönünden bağlayıcılığı bulunmadığı gözetilmeksizin, tazminat talebinin icra hukuk mahkemesi esas defterine kaydedilmesine karar verilmesi isabetsiz olduğundan, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükmün bu yönüyle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, Sanık ......
Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder." hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere çözümlenmesi gerekmektedir. Hal böyle olunca müştekinin gelmemesi haline yönelik olarak HUMK'nun 409. maddesine uygun şekilde işlem yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken tazminat talebinin reddine karar verilmesi, İsabetsiz olduğundan temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.10.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....
tarihinde verilen cevabının gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunu oluşturmayacağı, gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçu ile birlikte İİK'nın 89/4. maddesi uyarınca talep edilen tazminat isteminin haksız fiile dayalı bir tazminat olduğu, gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluşmaması durumunda, ortada bir haksız fiil bulunmadığından tazminat isteminin de reddi gerekirken, sonuç itibariyle muaccel hale gelmiş bir alacak bulunmadığı gerekçesiyle tazminat talebinin reddi kararı verilmesi doğru olduğundan, şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 02/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere çözümlenmesi gerekmektedir. Ancak İİK'nun 89/4 ve 338.maddeleri gereğince hem tazminat hem de cezalandırılma istemiyle açılan davalara ceza mahkemesi sıfatıyla bakılacağı gözetilmeksizin, hukuk mahkemesi sıfatıyla yargılamaya devamla sanığın cezalandırılmasına ve tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi isabetsiz olduğundan temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükmün istem gibi BOZULMASINA, 10.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder" hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tâbi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir. Bu madde kapsamında açılacak tazminat davasının muhatabı bizatihi hükmi şahıslardır. Dolayısıyla hükmi şahıs temsilcisine belirtilen nedenle ceza verilememesi hali, tazminata hükmedilmesinden bağımsız bir konu olup, tazminat yönünden bağlayıcılığı bulunmadığından borçlu şirket yetkililerinin cezai yönden sorumlu olmamaları nedeniyle tazminat talebinin reddine karar verilmesi doğru değildir. O halde, mahkemece genel hükümlere göre işin esasının incelenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir. Ancak tazminat ve cezalandırma istemiyle birlikte açılan davalara ceza mahkemesi sıfatıyla bakılacağı gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde karar verilmesi, Kanuna aykırı ve davacı vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....