Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2009/3159 Esas sayılı takip dosyası üzerinden 01.07.2009 ve 12.09.2014 tarihli haciz şerhlerinin konulduğu, mahkemece 01.07.2009 tarihli haciz şerhinin terkinine karar verilmesine rağmen 12.09.2014 tarihli haciz şerhinin terkinine karar verilmediği, yine davalı alacaklı ... lehine Kastamonu 3. İcra Müdürlüğünün 2009/4122 Esas sayılı takip dosyası üzerinden 29.09.2009 ve 17.10.2011 tarihli haciz şerhlerinin konulduğu, mahkemece 29.09.2009 tarihli haciz şerhinin terkinine karar verilmesine rağmen 17.10.2011 tarihli haciz şerhinin terkinine karar verilmediği görülmüştür. Öte yandan, tapu kaydına 17.10.2011 ve 12.09.2014 tarihli haciz şerhlerinin işlendiği sırada tapu kaydında dava konu satış vaadi şerhi mevcuttur....

    e tebligat yapılan adresine hacze gidildiğini, ancak haciz sırasında otelin davalı ... Otelcilik Turizm ve Taş. Ltd. Şti'ne ait olduğunun görüldüğünü, Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne müzekkere yazılarak borçlu şahsın şirkette bulunan hissesinin haczinin istendiğini, borçlu ... ...'in davalı şirkette bulunan %50 hissesi üzerine 29/11/2002 tarihinde haciz konulduğunu, davalı şirkete ve ortaklarına müzekkere yazılarak şirket ortağı borçlu ... ...'in hissesine haciz konulduğu, kar payı ve tasfiye paylarına da haciz konulduğu ve borcun 6 ay içinde ödenmemesi halinde şirketin tasfiyesi için dava açılacağının bildirildiğini, borcun ödenmemesi üzerine ... Otelcilik Tur. Ve Taş. Tic. Ltd. Şti aleyhine 27/02/2004 tarihinde Antalya ......

      Nolu dosyasından da T5 lehine haciz şerhi işlendiğini, haciz alacaklılarından T3'ın müvekkilinin taşınmazı satın aldığı tarihte ve sonrasında kooperatif yönetim kurulu üyesi olup kooperatiften gerçekte alacaklı olmadığını, bu şekilde kooperatif borçlu gösterilerek müvekkilinin haklarının bertaraf edilmeye çalışıldığını, yine T5 isimli şahsında bu yöndeki amaca yönelik olarak bu kooperatifin alacaklısı olarak gösterilen kişilerden olduğunu, haciz şerhine dayanak borç ile davacının herhangi bir ilgisi olmadığından sorumlu tutulamayacağını, bu nedenle davaya konu bağımsız bölümün tapu kaydındaki haciz şerhlerinin kaldırılması gerektiğini ileri sürerek davanın kabulü ile davalılar lehine konulan haciz şerhlerinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

      Tüm bu olgular gözetildiğinde kaydın terkini istenirken bu kayıtları tutmakla yükümlü tapu sicil müdürlüğünün davada hasım olacağı kuşkusuzdur. Somut olayda uyuşmazlık tapu kaydındaki şerhin terkini isteğine ilişkin olduğundan bu davalarda husumetin kural olarak şerh lehtarına yöneltilmesi gerekmektedir. Diğer yandan tapu kaydının beyanlar hanesinde yer alan belirtmenin kimin yararına konulduğu yani lehtarının belirlenemediği durumlarda hukuki dayanağı saptanamayan ve yolsuz kayıt niteliğini kazanan şerhlerin terkininde lehtarı aramak mahkemelerdeki iş ve işlemleri çıkmaza sokma anlamına geleceğinden kaydın terkini istenirken davanın bu kayıtları tutmakla yükümlü tapu müdürlüğüne yöneltilmesi isabetli olacaktır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.09.2013 tarihli 2013/14- 93 Esas, 2013/1364 sayılı Kararı da bu doğrultudadır. Somut olayda, davacıların malik olduğu taşınmaz kaydında beyanlar hanesinde "İstanbul 20. İcra Müdürülüğünün dosyasında ve alacaklının Seten İnşaat Tah....

      Mahkemece bu hususlar davanın reddi nedeni kabul edilmiş ise de; dayanağı bulunmayan ya da belirlenemeyen belirtmenin davacıların tasarruf hakkını kısıtlaması nedeniyle terkini gerekeceği kuşkusuzdur. Mahkemece yapılması gereken iş; yukarıdaki açıklamalar ışığında davanın tapu sicil müdürlüğüne yöneltilmesini sağlayıp dayanağı saptanamayan ve tapu kaydının beyanlar sütununda bulunmasında hukuki yarar kalmayan belirtmenin terkini yönünde karar vermek olmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine 02.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Haciz şerhinin lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi uyarınca borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple sona ermesi halinde de taşınmaz kaydının terkini mümkündür. Tapu kaydındaki şerhlerin kaldırılmasına ilişkin davalarda husumetin kural olarak tapudaki şerhin lehtarına yöneltilmesi gerekir....

        Ancak; 1-Kamulaştırılan taşınmazın TMK'nın 999. maddesi gereğince terkinine karar verilmesi gerekirken tescil hükmü kurulması, 2-Tapu kaydındaki haciz şerhleri ile ilgili infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması, Doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2. bendinden (her türlü haciz, ipotek ve takyidatlar terkin edilerek davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline) kelimelerinin çıkartılmasına, yerine (TMK'nın maddesi uyarınca terkinine) kelimelerinin eklenmesine, b)Gerekçeli kararın 1. bendinin sonuna (Tapu kaydındaki haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          müvekkili adına tescil edildiğini ve bu kararın 12/03/2018 tarihinde kesinleştiğini, dava süresine girilmesi zamanında arsa sahibi Vakıflar Bölge Müdürlüğü ile yüklenici müteahhit şirketin SGK borçlarından dolayı amme alacaklarının tahsili amacıyla dava konusu taşınmaza ve sitedeki davası devam eden tüm taşınmazlara haciz şerhi konulduğunu, bu haciz şerhinin taşınmazların bir kısmının Vakıflar Bölge Müdürlüğü üzerinde iken konulduğunu, haciz anında taşınmazın borçluya ait olmadığını, konulan hacizlerin aykırı olarak taşkın haciz oluşturacak şekilde konulduğunu, müvekkilinin tapu iptal tescil davasını 03/07/2008 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanarak açtığını, haciz şerhinin usulsüz konulduğunun saptanması veya lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi TMK. mad. 1010 uyarınca borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple sona ermesi halinde de taşınmaz kaydının terkininin mümkün olduğunu, bu davada mülkiyet hakkının dava açılmakla kullanıldığı aynı...

          İcra Müdürlüğünün 2010/12508 ve 2010/12509 sayılı dosyalarında ipotek alacağı üzerine koydukları haciz şerhinin de terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece; davacının borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin kaldırılması istemlerinin kabulüne, davalılar ... A.Ş ve K-C Metal Ltd. Şti. lehine ipotek alacağı üzerine konulan haciz şerhlerinin terkini isteminin ise reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 17.08.2006 tarihli ipotekle teminat altına alınan alacak borçlu tarafından sözleşme uyarınca, davadan önce ödeme ile kapatılmış olup, başka bir ifade ile artık ipotek ile teminat altına alınmış alacak bulunmadığına göre diğer davalı şirketler yararına ipotek alacağı üzerine konulan haciz şerhinin de terkini gerekirken bu davalılar hakkındaki istemin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca, davalılar ... A.Ş ve K-C Metal Ltd. Şti. yönünden davanın ret sebebi aynıdır....

            Asliye Hukuk Mahkemesi'nin taşınmazın yola terkin edilmesine yönelik kararından sonra koyulduğunun açıkça görüldüğünü, taşınmaz üzerinde yer alan haciz şerhlerinin terkininin gerektiğini, haciz yazıları ile ilgili taşınmazın üzerine tapuda haciz şerhinin konulduğunu, konulan tüm bu hacizler Trabzon 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kanunen kesin hüküm niteliğinde olan taşınmazın müvekkili belediye lehine yola terkini kararından sonra koyulduğunu beyan ederek Trabzon İli Ortahisar İlçesi Toklu Mah. 2899 ada ve 1 parsel nolu taşınmaz üzerinde tapu kaydında yer alan haciz şerhlerinin terkinine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalılardan tahsiline, dava kesinleşinceye dek taşınmaz üzerine tapu kaydında başkaca haciz konulmaması için taşınmaz hakkında HMK'nın 391 ve 392. maddeleri gereğince teminatsız olarak ihtiyati tedbire karar verilmesini talep etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu