Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma, başkasına ait kimlik veya kimlik belgelerini kullanma HÜKÜM : TCK 157/1, 31/3, 62, 50/1-a ve 52. maddeleri uyarınca maddeleri uyarınca mahkumiyeti Sanık hakkında dolandırıcılık, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma ve başkasına ait kimlik veya kimlik belgelerini kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükümleri O yer Cumhuriyet savcısı ve Nüfüs Müdürlüğü temsilcisi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1-Karacasu Nüfus Müdürlüğünün temyiz itirazlarının incelenmesinde, Nüfus müdürlüğü temsilcisinin, yüzüne karşı tefhim olunan 19/02/2015 tarihli mahkumiyet hükmüne yönelik, yasal süresi geçtikten sonra yaptığı 22/05/2015 tarihli dilekçesi ile vaki temyiz talebinin, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2-O yer Cumhuriyet savcısının...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, memura karşı yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığa atılı hırsızlık ile memura karşı yalan beyanda bulunma suçlarının gerektirdiği cezanın miktar ve nev'i itibariyle tabi olduğu 765 sayılı TCK'nın 102/4. maddesine göre hesaplanan 5 yıllık asli zamanaşımının karar tarihi olan 19.12.2006 ve inceleme tarihleri arasında gerçekleştiği anlaşılmakla, hükmün BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 17.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Haciz ihbarnameleri tebliğ edildiğini, müvekkil şirket de ...'den alacaklı olduğunu belirterek iki dosyadan da gelen ihbarnamelere itiraz ettiğini, sonrasında dava dışı M.H.K şirketi müvekkile karşı haciz ihbarına karşı yalan beyanda bulunma sebebiyle tazminat davası açtığını, bu davalar da ... 3. İcra Hukuk Mahkemesi ...E. ve ... 4. İcra Hukuk Mahkemesi ...E. Sayılı dosyalarında görüldüğünü, müvekkilinin, davalı şirkete olan borcunu tam olarak davalı şirketin borçlu olduğu dosyalar kapsamında gelen ihbarnameler doğrultusunda ödediğini, borcun tamamı ifa edildiğinden müvekkilinin herhangi bir borcunun olmadığının tespitine, haksız ve kötü niyetli hareket ederek başlatılan icra takibi ile müvekkile hem maddi hem de psikolojik olarak telafisi imkansız zararlar veren davalının alacağının % 20'sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık hakkında atılı hırsızlık ve yalan beyanda bulunma suçlarından mahkumiyetine ilişkin 25.06.2010 gün ve 2008/75-2010/236 sayılı kararın usulüne uygun olarak sanığa tebliğ edilmemesi karşısında, mahkemece verilen zamanaşımı nedeniyle kamu davasının düşmesine yönelik 04.10.2011 tarihli ek kararın hukuken geçersiz ve yok hükmünde olduğu ve sanığın temyiz dilekçesinin içeriği gözetildiğinde, mahkumiyetine ilişkin ilk hüküm hakkında ve süresinde verildiği kabul edilerek yapılan incelemede; Sanığa atılı 765 sayılı TCK'nın 491/4 ve 343/2 maddeleri kapsamında kalan hırsızlık ve yalan beyanda bulunma suçlarının gerektirdiği cezaların miktar ve nevi itibariyle tabi olduğu 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2 maddelerine göre hesaplanan yedi yıl altı aylık zamanaşımının suç ve inceleme tarihleri arasında gerçekleştiği anlaşılmakla, hükümlerin...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : TCK’nın 206/1, 62/1, 53/1, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet Sanık hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan kurulan mahkumiyet hükmü sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ...’in abisi olan ...’a ait sağlık karnesini alarak... hastanesine gelip kendisini abisi ... olarak tanıtıp hastaneye yatış yaptığı bu şekilde üzerine atılı resmi belgesi düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanığın tüm aşamalarda “bizzat kendisinin giderek diğer sanık doktorlara muayene olduğuna ” ilişkin istikrarlı savunmaları ile üzerinde herhangi bir tahrifat yapılmaksızın suçta kullanılan abisine ait sağlık karnesinin başkasına ait olduğunun görevlilerce basit bir denetim sonucunda kolaylıkla tespit edilmesinin mümkün olduğu, sanığın eyleminin aldatma özelliğinden yoksun olması nedeniyle...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet 1-Tebligat Yasasının 10. maddesine göre muhatabın bilinen en son adresine tebligat çıkartılması ile tebliğ edilememesi durumunda, aynı maddenin 2. fıkrasında "muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yer adresi bilinen en son adresi kabul edilir ve tebligat buraya yapılır" hükmü uyarınca sanığın en son adresi nüfus müdürlüğünden sorulup anılan Kanunun 21/2. maddesi uyarınca belirlenen MERNİS adresine gerekçeli kararın tebliği ile temyiz edilmesi halinde ek tebliğname düzenlenmesi, 2-Ayrıca sanık hakkında resmi belgede sahtecilik ve yalan beyanda bulunma suçlarından mahkumiyet hükümleri verildiği, hükmü temyiz eden Cumhuriyet savcısının temyiz talebinin sadece yalan beyanda bulunma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik olduğu ancak Cumhuriyet savcısının yalan beyanda bulunma suçuna ilişkin temyiz talebi ile ilgili görüş bulunmadığından, Cumhuriyet...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Muhkem eşyayı kırarak hırsızlık, resmi memura yalan beyanda bulunma ... Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: I) Sanık ...'ya yüklenen hırsızlık suçu bakımından yapılan incelemede ; Onaysız fotokopiden ibaret soruşturma evrakı esas alınarak karar verilmesi; Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'nın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA; II) Sanık ...'ya yüklenen memura yalan beyanda bulunma suçu bakımından yapılan incelemede; Sanık ...'ya yüklenen memura yalan beyanda bulunma suçunun gerektirdiği cezanın türü ve süresine göre 765 sayılı TCK’nın 102/4. maddesinde öngörülen 5 yıllık zamanaşımı süresinin, karar tarihi olan 29/11/2007 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması; Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık, Resmi Belgede Sahtecilik, Yalan Beyanda Bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet, Beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü; A-Sanık ... hakkında yalan beyanda bulunma suçu yönünden kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde; Sanık hakkında yalan beyanda bulunma suçundan hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre hükmün 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 5219 Sayılı Kanunun 3-B maddesi ile değişik 1412 Sayılı CMUK’nun 305/1.maddesi gereğince hüküm tarihine göre, temyizi mümkün olmadığından sanığın bu suçtan kurulan hükme yönelik temyiz isteğinin aynı kanunun 317.maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, B-Sanık ... hakkında dolandırıcılık ve sanık ... hakkında nüfus cüzdanında sahtecilik suçu ile dolandırıcılık yönünden kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde; Suç tarihi olan 12.08.2004’ten karar tarihine kadar 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde...

                  ın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün tebliğname gibi ONANMASINA II- Sanık hakkında yalan beyanda bulunma suçundan kurulan hükmün incelemesine gelince: Sanığın eylemine uyan 765 sayılı 343/2 maddesindeki kimliği hakkında yalan beyanda bulunma suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasanın 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirtilen 7 yıl 6 aylık genel dava zamanaşımının, suç tarihi olan 07.02.2005 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... 'ın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA,bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 31.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Beraat Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan sanığın beraatine ilişkin hükümler müşteki vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Müşteki vekilinin resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan verilen beraat hükmünü de temyiz etmiş olmasına rağmen, bu hükümle ilgili olarak tebliğnamede bir görüşe yer verilmediği anlaşılmakla; belirtilen hükümle ilgili ek tebliğname düzenlenmesi amacıyla dosyanın ... Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu