"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : Beraat Sanığın haciz tutanağı düzenlenirken ev sahibi ve damadı olan ...’i tanımadığını belirttiği iddiası ile yalan beyanda bulunma suçundan açılan davada, suçtan doğrudan zarar görmeyen haciz alacaklısının katılma hakkı bulunmadığı, kamu davasına katılmasına dair verilen kararın hukuken geçersiz olduğu anlaşıldığından şikayetçi vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 25.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, resmi belgede sahtecilik, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma HÜKÜM : 1- Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan beraat 2- Yalan beyanda bulunma ve resmi belgede sahtecilik suçundan ceza verilmesine yer olmadığına Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yönelik karara karşı itiraz yoluna başvurulması sonucu ilgili mercii tarafından itirazın reddine karar verildiği ve bu karara karşı da herhangi bir şekilde temyiz yasa yoluna başvurulmadığı anlaşılmakla, nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan beraat hükmü ve yalan beyanda bulunma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin kararlara yönelik katılan vekilinin temyiz talebi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesinde; Sanığın 2009 yılında pamuk ekimi yapıldığını belirterek kendisi ve gerçekte pamuk...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan, muhafaza görevini kötüye kullanma Hüküm : Beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın haciz tutanağını kardeşinin kimlik bilgileriyle imzalamasının resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunu oluşturacağının gözetilmemesi, muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan ise, ev değiştirme nedeniyle malların yeni eve götürüldüğünün savunulması karşısında; teslim amacı dışında haczedilen emval üzerinde bir tasarrufta bulunup bulunulmadığı araştırılmadan eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi; Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan CMUK'un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 15.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre sanık ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, II-Sanık ... hakkında yalan beyanda bulunma, mağdurlar ..., ..., ..., ... ve ...'a karşı işlediği dolandırıcılık, yakınanlar ... ve ... karşı işlediği hırsızlık suçları nedeniyle verilen hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesine gelince ise; Sanık hakkında lehe yasa değerlendirmesi yapılırken yakınanlar ..ve .... ile yakınanlar .. ve ....'a karşı işlenen dolandırıcılık suçları yönünden anılan Yasanın 245/1. maddesi yerine, adı geçen Yasanın 158/1-f; yalan beyanda bulunma suçu bakımından ise aynı TCK'nın 267/1. maddesi yerine, aynı Yasanın 206/1. madde ve fıkrasıyla mukayese yapılması sonuca etkili görülmemiştir. Mağdurlar ..., ..., ..., ... ve ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : 1- Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat 2- Sanık ... Müren hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan beraat 3- Sanıklar S hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan sanık ... Müren hakkında verilen beraat hükmü ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan sanık ... Müren ve Sabriye Müren hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ... Müren ile sanık ... Müren’in evli oldukları, diğer sanık ... Müren’in ise sanık ......
Dosya içeriğine göre iki eylem de aynı kişiye karşı bir suç işleme kararı kapsamında gerçekleştirilmiştir. Ayrıca yanlış adres bildirimi de TCK'de düzenlenen 206. maddesindeki memura yalan beyanda bulunma suçu niteliğinde olup yukarıda belirtildiği gibi özel yasada düzenlendiği için yalan beyana göre daha özel bir düzenlemedir. Bilindiği üzere bir suç işleme kararı kapsamında aynı kişiye karşı birden fazla aynı suç işlenmesi halinde zincirleme suç ilişkisi ortaya çıkmaktadır. TCK'nin 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç kavramının düzenleniş amacı aynı suçu işleme kararı kapsamında aynı kişiye karşı birden fazla suç işlenmiş ise suçlar arasında subjektif bir bağ bulunduğundan sanığa bu suçların herbirinden dolayı ayrı ayrı değil tek bir ceza verilmesi fakat ceza miktarının artırılması sureti ile ceza adaletinin sağlanmasıdır....
Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 28/03/2012 NUMARASI : 2011/908 (E) ve 2012/830 (K) SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan Sanığın haciz tutanağı düzenlenirken ismini A.. S.. olarak belirttiği iddiası ile yalan beyanda bulunma suçundan açılan davada, suçtan doğrudan zarar görmeyen haciz alacaklısının katılma hakkı bulunmadığı, kamu davasına katılmasına dair verilen kararın hukuken geçersiz olduğu anlaşıldığından şikayetçi vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 16.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi....
Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 13/03/2012 NUMARASI : 2011/568 (E) ve 2012/326 (K) SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan Sanığın sorgusunda bildirdiği adresin gerçek olmadığı iddiası ile yalan beyanda bulunma suçundan açılan davada, suçtan doğrudan zarar görmeyen haciz alacaklısının katılma hakkı bulunmadığından, şikayetçi vekilinin vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 26.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesi tarafından temyiz inceleme görevinin Dairemize ait olduğu gerekçesiyle gönderilen dava dosyası üzerinde, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, haciz ihbarına karşı yalan beyanda bulunması sebebiyle tazminat ödenmesi istemine ilişkin olduğu ve İcra Hukuk Mahkemesince karar verildiği anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 18.01.2024 tarihli ve 2024/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 12 Hukuk Dairesine aittir. Bu durumda, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrasına göre temyiz incelemesini yapacak dairenin Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu tarafından belirlenmesi gerekir. KARAR Açıklanan sebeplerle; Dosyanın YARGITAY HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 10.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık, nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, yalan beyanda bulunma HÜKÜM : 1- Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan beraat 2- Yalan beyanda bulunma ve resmi belgede sahtecilik suçundan ceza verilmesine yer olmadığına 3- Nitelikli dolandırıcılık suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan verilen beraat hükmü ile yalan beyanda bulunma suçu ve resmi belgede sahtecilik suçundan verilen ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin karar katılan vekili ve nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; 09.06.2014 tarih ve 2013/58014 Nolu tebliğnamede, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin karar nedeniyle görüş bulunmadığından...