Davacının tutuklu kaldığı süreye ilişkin olarak 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplama yapılarak 3.811,95 TL’nin maddi tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, bilirkişi raporunda hatalı hesaplama yapılarak belirlenen miktarın hükme esas alınması suretiyle maddi tazminatın eksik tayini ve nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması, temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır....
Şirketi ve Doğa Sigorta Koop. yönünden kabulüne, manevi tazminat hususunda davanın kabulüne, karar verilmesini, talep etmiştir. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, haksız fiil sebebiyle maddi ve manevi tazminat talebine yöneliktir....
hükme esas alınması suretiyle maddi tazminatın fazla tayini, 2-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması, 3-Gerekçeli karar başlığında, dava türü olarak, "Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat'' yerine, “Kanun dışı yakalanan veya tutuklanan kişilere tazminat verilmesi” yazılması, Kanuna aykırı olup, davalı vekili ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı...
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması, temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır. Davacının 10.400,00 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 8.281,70 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Ağır Ceza Mahkemesinin tazminat konusu işlem ile ilişkili olup tazminat davasına bakamayacağı gözetilmeyerek 5271 sayılı CMK'nın 142/2. maddesine aykırı davranılması, Kabule göre de; 1-Tazminat istemine ilişkin CMK'nın 141. maddesinde suç soruşturması ve kovuşturması sırasında gerçekleşen koruma tedbirlerindeki hukuka aykırılıklar yönünden bu kanun hükümlerine göre tazminat istenebileceğinin belirtildiği, davacının dava dilekçesinde tutuklandığı dönemde tarım ve hayvancılıkla, yargılama aşamasında ise kolluk marifetiyle yaptırılan sosyal ve ekonomik durum araştırmasında muhtar olduğunun tespiti karşısında; davacının tutuklanmadan önceki dönemde ne işle uğraştığının tespit edilmesi; ayrıca bu araştırma neticesinde muhtar olduğunun tespiti halinde; bu kapsamda maaşından kaynaklı maddi zararlarının ödenmesi hususunda idari mercilere başvurması gerektiği dikkate alınarak, bu husustaki talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Gerekçeli karar başlığında...
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacılar lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacıların sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması ve tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilen ve kendilerini vekil ile temsil ettiren her bir davacı lehine ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, tek vekalet ücretine hükmolunması, temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır....
tazminat karşılığı aldığını ve alt işverenin sorumlu olduğu maddi tazminat tutarından indirilen 6.559,39 TL'yi ayrıca davacıya ödemediğini ve %15 oranında kusurlu olduğunu öğrenen müvekkilinin dava konusu hak ve alacaklarının kendisine ödenmesi için davalı işverene şifai başvuruda bulunduğu halde talep ettiği hiçbir hakkın kendisine ödenmediğini iddia ederek 15.000,00 TL manevi tazminat, 15.000,00 TL maddi tazminat ve ödenmeyen 6.559,39 TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini" dava ve talep etmiştir....
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49, 50. ve 58. maddeleri kapsamında, kişilik haklarına saldırıya bağlı olarak talep edilen manevi tazminat ve TMK 347 md.sine dayalı maddi tazminat davasıdır. İlk derece mahkemesince, maddi ve manevi tazminat talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekilinin maddi tazminat koşullarının oluştuğuna ilişkin yaptığı istinaf başvurusunun incelenmesinde; Davacı ile davalı T3'in bir yıl kadar önce tanıştıklarını ve evlilik dışı birlikteliklerinden 18/09/2018 tarihinde Ravza'nın dünyaya geldiğini, Erdemli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/881 esas ve 2019/913 karar sayılı kararı ile davacı tarafın maddi ve manevi tazminat talebinin tefrikine karar verildiği, babalığın tespiti yönünden açılan davanın kabulüne, davacının nafaka talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
İş kazası nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istemleri için zararlandırıcı olayın iş kazası olup olmadığının tespiti ön sorundur. Somut olayda davacı iş kazasının tespiti ile maddi ve manevi tazminat talebiyle dava açmış, Mahkeme tarafından meydana gelen kazanın iş kazası olduğunun tespitine karar verilmiş ise de, iş kazasının tespiti ile ilgili uyuşmazlık Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanını doğrudan ilgilendirmektedir. Açılacak davada kurumun taraf olarak gösterilmemesi zorunludur.Mahkemece, davanın mahiyeti gereği iş kazasının tespiti davası ayrılarak ayrı bir esasa kaydı yapılıp SGK davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra yapılacak yargılama sonunda karar verilmesi gerektiğinden kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Maddi tazminat alacağı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık vardır. Mahkeme tarafından 13.03.2019 tarihli duruşmada davacı vekiline maddi tazminata ilişkin taleplerini BK 54....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeni ile tazminat Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 1.387,00 TL maddi, 2.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Gerekçeli karar başlığında "koruma tedbirleri nedeniyle tazminat" yerine "kanun dışı yakalanan veya gözaltına alınanlara tazminat verilmesi", "02/04/2015" olan dava tarihi yerine "06/11/2014" ibarelerine yer verilmesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı, olarak kabul edilmiştir....