WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada: Davacı, mirasbırakanı ...’ın maliki olduğu 230 parsel sayılı taşınmazını 1999 yılında davalı oğlu ...’e, 3110 parsel sayılı taşınmazını 2002 yılında diğer davalı oğlu ...’e bağışladığını, yapılan bağış nedeniyle saklı payının ihlal edildiğini ileri sürerek çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile saklı pay oranında tenkisini, aynen tenkis mümkün olmadığı takdirde saklı payına isabet eden bedelin davalılardan tahsilini istemiştir. Davalılar, mirasbırakan Teslime’nin sağlığında tüm çocuklarına taşınmaz bağışladığını, her bir mirasçının taşınmazlar üzerinde kendine ait evi olduğunu, mirasbırakanın saklı payı etkisiz kılma kastının bulunmadığını bildirip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, mirasbırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılmak amacıyla hareket ettiğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

    Davalıya yapılan tasarrufun tenkisine sıra geldiği takdirde, tasarrufun tümünün değeri ile davalıya yapılan fazla teberru arasında kurulan oranda (sabit tenkis oranı) tasarrufa konu malın paylaşılmasının mümkün olup olamayacağı (TMK 564. md.) araştırılmalıdır. Bu araştırma sonunda tasarrufa konu mal sabit tenkis oranında bölünebilirse, bu kısımlar bağımsız bölüm halinde taraflar adına tescil edilmelidir. Eğer gizli bağış yoluyla taşınmaz alınmış ise, taşınmaz değil ödenen değer tenkise tabidir. Bu durumda, ödenen paranın mirasın açıldığı gündeki değerine, o günden karar gününe kadar geçen süre içindeki toptan eşya fiyat endeksleri ile bu süre içinde oluşan nitelik ve imar değişikliği gibi fiyata etkili özel unsurlar hakkaniyet kuralları çerçevesinde uygulanarak değeri hakim tarafından belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak naktin ödetilmesine karar verilmelidir....

      Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; mirasbırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümüyle bilinmesiyle mümkündür. Tereke mirasbırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu malvarlığı kıymetleri ile iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur. Mirasbırakanın borçları, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin 743 sayılı Kanun uygulanacaksa bir aylık 4721 sayılı Kanun uygulanacaksa üç aylık nafakası, terekenin defterinin tutulması, mühürlenmesi, cenaze masrafları gibi giderler de pasifidir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tenkis Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalı ... ile tarafların ortak mirasbırakanı ...arasında yapılan 20.03.2007 tarihli bağış senedinin iptaline taşınmazın hisseleri oranında davacılar adına kayıt ve tesciline olmadığı takdirde mahfuz hisselerine tecavüz edilmiş olması nedeniyle saklı payın tenkisine karar verilmesini istediğini, öncelikle 20.03.2007 tarihli bağış senedinin geçerli olup olmadığı, yada iptalini gerektiren sebeplerin bulunup bulunmadığı konusunun değerlendirilmesinin zorunlu olduğu anlaşıldığına, bağış senedinin iptali halinde tapu iptali ve tescil ile tenkis isteklerinin temyiz incelenmesinin yapılması esas olduğuna daha önce 1. Hukuk Dairesi' ile 14. Hukuk Dairesi görevsizlik kararı verildiğine esasen görevli Daire'nin 13. Hukuk Dairesi olduğuna ancak UYAP'ın 3....

          Bu durumda yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarında ve 1.4.1974 tarihli, 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararında açıklandığı üzere, görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 706., 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa sebebiyle geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler. Diğer taraftan, miras bırakanın mirasçısından mal kaçırma amacıyla yaptığı temliki işlemler bakımından miras bırakanın iradesi ile mirasçıların yararının çatıştığı kuşkusuzdur. Bunun sonucu olarak da, her bir mirasçının kendi hakkı yönünden üçüncü kişi sıfatıyla miras payı oranında tapu iptali tescil isteğinde bulunabilmesine olanak tanınmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın davacı ... yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, diğer davacıların ... ve ... yönünden açtıkları davaların feragat nedeniyle reddi ile diğer davalılar ... ve ... yönünden ise ispatlanamayan davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'...

              Davacı, miras bırakanı...’in, saklı payını ihlal etmek ve miras hakkından mahrum bırakmak amacıyla maliki olduğu 971 ve 2019 parsel sayılı taşınmazları davalı oğlu ...’a satış suretiyle temlik ettiğini, yine aynı amaçla 7260 parsel sayılı taşınmazın bedelini 3. kişiye bizzat ödemesine karşın davalı oğlu ... adına tescil ettirdiğini, davalı ...’ın 971 ve 2019 parsel sayılı taşınmazları 3. kişilere devrettiğini, davalıya yapılan satışların aslında bağış olduğunu ileri sürerek, çekişme konusu 971 ve 2019 parsel sayılı taşınmazlar yönünden saklı payı oranında tazminat ve diğer çekişme konusu 7260 parsel sayılı taşınmaz yönünden saklı payını ihlal eden miktarın tenkisi için şimdilik 100.000,00 TL’nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir....

                Somut Olayda olduğu gibi bedeli ödenerek "gizli bağış" şeklinde gerçekleştirilen işlemler hakkında anılan Yargıtay İnançları Birleştirme Kararının doğrudan bağlayıcı olma niteliği yoktur. Bunun yanı sıra, karara, yorum yoluyla gizli bağış iddialarına yönelik olarak uygulama olanağı sağlanamayacağı; Hukuk Genel Kurulunun 30.12.1992 tarih 586/782; 21.9.1994 tarih 248/538; 21.12.1994 tarih 667/856; 11.10.1995 tarih 1995/1-608 sayılı kararlarında belirtilmiş; Dairenin yargısal uygulaması bu doğrultuda kararlılık kazanmıştır. Şu da ifade edilmelidir ki böylesi bir tasarruf koşullarının varlığı halinde ancak TMK.'nun 560 ilâ 571. maddeleri arasında öngörülen tenkis davasına konu oluşturur. Ne varki, davada tenkis isteği bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, mahkemenin ret kararı yukarıda açıklanan gerekçe ile sonucu itibariyle doğrudur....

                  Davalıya yapılan tasarrufun tenkisine sıra geldiği takdirde tasarrufun tümünün değeri ile davalıya yapılan fazla teberru arasında kurulan oranda (Sabit Tenkis Oranı) tasarrufa konu malın paylaşılmasının mümkün olup olamayacağı (TMK m.564) araştırılmalıdır. Bu araştırma sonunda tasarrufa konu mal sabit tenkis oranında bölünebilirse bu kısımların bağımsız bölüm halinde taraflar adına tesciline karar verilmelidir. Tasarrufa konu malın sabit tenkis oranında bölünmezliği ortaya çıktığı takdirde sözü geçen 564. maddedeki tercih hakkı gündeme gelecektir. Böyle bir durum ortaya çıkmadan davalının tercih hakkı doğmadan davalının tercihinin kullanması söz konusu olamaz. Daha önce bir tercihten söz edilmişse sonuç doğurmaz....

                    Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; mirasbırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümüyle bilinmesiyle mümkündür. Tereke mirasbırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu malvarlığı kıymetleri ile iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur. Mirasbırakanın borçları, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin 743 sayılı Kanun uygulanacaksa bir aylık 4721 sayılı Kanun uygulanacaksa üç aylık nafakası, terekenin defterinin tutulması, mühürlenmesi, cenaze masrafları gibi giderler de pasifidir....

                      UYAP Entegrasyonu