"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.07.2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen 08.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Davacı vekili asıl dava ve birleştirilen davada, davacının maliki olduğu 968 ve 969 parsel sayılı taşınmazlar lehine, davalılara ait 958 ve 3980 parsel sayılı taşınmazlardan geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmiş, yargılama sırasında 969 parsel yönünden davadan feragat etmiştir....
Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır, Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....
Dava, Türk Medeni Kanununun 747’nci maddesine dayanılarak açılmış geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. 1-Yapılan yargılamaya toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalı ......
Dava, Türk Medeni Kanununun 747’nci maddesine dayanılarak açılmış geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. 1-Yapılan yargılamaya toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.05.2009 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 747. maddesine dayanılarak açılmış geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Davacı, 629 parsel lehine, 628 parselden geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmiştir....
Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır, Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....
Kabule göre de; geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hakkın taşınmaz leh ve aleyhine kurulması gerektiği halde "Davacı ... lehine geçit hakkı kurulması" ve yine kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün "İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili" başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmesi gerekirken bu hususa hükümde yer verilmemiş olması da doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; 2. bent uyarınca temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/01/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.04.2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacının maliki olduğu 29 parsel sayılı taşınmaz lehine, davalıların taşınmazlarından geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmiştir. Bir kısım davalılar davanın reddini savunmuştur....
Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır. Somut olaya gelince; geçit hakkı tesisine ilişkin davalarda aleyhine geçit kurulacak taşınmazların zorunluluk olmadıkça bölünmemesi, ekonomik kullanım bütünlüğünün bozulmaması gerekir. Davacıya ait 8 parsel sayılı taşınmaz yararına, aleyhine geçit hakkı kurulan ...ye ait 7 parsel sayılı taşınmazı ikiye bölerek ekonomik kullanım bütünlüğünü bozacak şekilde geçit tesis edildiği görülmüştür. Bu durumda mahkemece civardaki komşu taşınmazları içine alacak şekilde geniş pafta örneği getirtilerek ve mahallinde yeniden keşif yapılarak davacıya ait taşınmazın genel yola bağlantısını sağlayacak başkaca alternatiflerin araştırılması ve parseller bölünmeden en uygun seçenekten geçit kurulması gerekirken gerekçesi de açıklanmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.01.2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin 233 parsel sayılı taşınmazı yararına, davalılara ait taşınmazlar üzerinden daha önceden kullandığı yolun açılarak geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir. Davalı ... vekili ve bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuştur....