Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır, Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 18.05.2009 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.10.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vd. vekili ile davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davalı ... vekili ile ... ve ... vekili davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir....

      Bu maddeye göre; geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Aleyhine geçit kurulması istenen 101 ada 321 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına göre 2793,56 m2, bir katlı yığma okul binası ve lojman ve kömürlük ve arsası niteliği ile ... Köyü Tüzel Kişiliği adına kayıtlı olduğu, kaydın beyanlar hanesinde de; "MEB'nin muvafakatı alınmadıkça satılamaz ve başka hizmetlere tahsis olunamaz" kaydının bulunduğu görülmüştür. Geçit hakkı davalarında dava, taşınmazın tapuda maliki olarak gözüken kişi aleyhine açılmalıdır. Eldeki davada, aleyhine geçit hakkı kurulan 101 ada 321 parsel sayılı taşınmazın tapu maliki ... Köyü Tüzel Kişiliğidir. Davalı gösterilen ... ise tahsis sahibidir....

        Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu", ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı" ya da "geçit yetersizliği" denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....

          Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün “İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir. Somut olaya gelince; davacıya ait 113 ada 13 parsel sayılı taşınmazın genel yola cephesinin bulunmaması nedeni ile mutlak geçit ihtiyacı içinde olduğu sabittir. Mahkemece, 3 ayrı alternatif üzerinde durulmuş, krokide 2 No'lu alternatif olarak gösterilen yerden geçit hakkı kurulmuştur. Ancak, geçit hakkı davalarında davacıların subjektif arzularına göre değil objektif kurallara göre geçit yeri saptanmalı, bunun içinde yukarıda açıklanan ilkeler ve fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince davacıya ait taşınmazın ana yola ulaşabileceği tüm alternatifler incelenerek, olumlu ve olumsuz yönleri araştırılmak suretiyle saptanacak en uygun güzergahtan geçit hakkı kurulması gerekir....

            Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, öncelikle mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki geçit hakkı kurulması davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 17/09/2018 gün ve 2018/1325 Esas, 2018/5644 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi uyarınca geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu 146 ada 22 ve 24 parsel sayılı taşınmazlardan 146 ada 22 parsel sayılı taşınmazın genel yola bağlantısının bulunduğunu, ancak 146 ada 24 parsel sayılı taşınmazının genel yola bağlantısının bulunmadığını ileri sürerek, bu taşınmazları arasında geçiş sağlamak için davalıya ait 146 ada 25 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.09.2006 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.11.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Ayaz vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesine dayanılarak açılmış geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Davacı, 142 parsel numaralı taşınmazı yararına, mahkemece uygun bulunacak taşınmazlardan geçit hakkı kurulmasını istemiştir. Davalı, davacıya ait taşınmazın genel yola cephesi bulunduğunu, iyiniyetli olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 20.06.2012 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davacı, 1061 parsel sayılı taşınmazının genel yola bağlantısının olmadığı gerekçesi ile davalı Hazineye ait olan taşınmaz üzerinden geçit hakkı tesis edilmesini talep etmiştir. Davalı, yapılacak araştırmaya göre en uygun yerden geçit verilmesi gerektiğini ve davacının aleyhine geçit kurulmasını istediği taşınmazda fiilen kullandığı yolunun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

                    Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 747 (önceki Medeni Kanunu’nun 671.) maddesine dayanılarak açılmış geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir.Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantası sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine mutlak geçit ihtiyaç veya geçit yoksunluğu, ikincisine de nisbi geçit ihtiyacı ya da geçit yetersizliği denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir....

                      UYAP Entegrasyonu