"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.09.2006 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.11.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Ayaz vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesine dayanılarak açılmış geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Davacı, 142 parsel numaralı taşınmazı yararına, mahkemece uygun bulunacak taşınmazlardan geçit hakkı kurulmasını istemiştir. Davalı, davacıya ait taşınmazın genel yola cephesi bulunduğunu, iyiniyetli olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Mahkemece yapılan keşif sonucu alınan 11.09.2017 tarihli bilirkişi raporunda gösterilen 4 numaralı güzergahtan geçit hakkı tesis edilmiş ise de; davacının mülkiyetinde bulunan 30 parsel sayılı taşınmaz yönünden kesintisizlik ilkesi ihlal edilmiştir. Lehine geçit hakkı tesisi istenilen 30 parsel sayılı taşınmaz yararına 1254 parsel sayılı taşınmaz aleyhine geçit hakkı tesis edilmiş, 30 parsel sayılı taşınmaz için güzergahın genel yola ulaşmadığı, genel yol ile arasında 470 parsel sayılı taşınmazın bulunduğu ancak bu taşınmaz üzerinden geçit hakkı tesis edilmediği görülmüştür. Bu durum kesintisizlik ilkesine aykırılık oluşturmaktadır. 3- Kabule göre de; mahkemece davacıya ait 30 parsel sayılı taşınmaz lehine 1254 parsel sayılı taşınmaz aleyhine geçit hakkı kurulmuş ve üzerinden geçit kurulan 1254 parsel maliki lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir. Geçit davalarında davanın niteliği gereği yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 02.06.2011 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, 39 parsel sayılı taşınmaz lehine, 103 parsel sayılı taşınmaz aleyhine zorunlu geçit irtifakı kurulmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.07.2009 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01.12.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 94 parsel sayılı taşınmaz lehine 95 parsel sayılı taşınmaz üzerinden (B) ile gösterilen 56.85m2 yerden geçit hakkı tesis edilmiştir....
Kısaca, komşu olan 5 ve 9 sayılı parsellerden geçit kurulması halinde daha çok zarar görecek olan 9 sayılı parseldir. Burada 9 sayılı parselden geçit güzergahı tayin edilmekle, komşular arasındaki fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi ihlal edilmiştir. Davacının, kişisel yararının geçit güzergahı tayinine etkisi olduğu düşünülemez. Bu itibarla geçitin 5 sayılı parsel üzerinden kurulması gerekirken, 9 sayılı parsel üzerinden kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, 25.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Mahkemece uygun geçit yeri saptanırken öncelikle taraf yararlarının gözetilmesi gerekir. Zira, geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit gereksiniminin nedeni, taşınmazın niteliği ile bu gereksinimin nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının subjektif arzularına göre değil objektif esaslara uygun belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır....
Mahkemece bozma ilamına uyularak, davanın kısmen kabul kısmen reddiyle, 104 ada 52 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı kurulması talebinin reddine 104 ada 51 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı kurulması talebinin kabulü ile; 104 ada 51 parsel sayılı taşınmaz lehine, 104 ada 44 parsel sayılı taşınmaz aleyhine, 07/05/2015 tarihli kadastro bilirkişisinin raporunda kırmızı kalemle boyalı A harfi ile gösterilen 3 metre genişliğinde 163,75 m2'lik alanda geçit hakkı tesisine karar verilmiştir....
Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 747. maddesine dayanılarak açılmış geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine mutlak geçit ihtiyaç veya geçit yoksunluğu, ikincisine de nispi geçit ihtiyacı ya da geçit yetersizliği denilmektedir. Mahkemece uygun geçit yeri saptanırken öncelikle taraf yararlarının gözetilmesi gerekir. Zira, geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.05.2011 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Davacı malik olduğu 156 parsel sayılı taşınmazı lehine geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmiştir. Davalılardan ..., ..., ..., ... ve ..., davacının zeminde yolu olduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece teknik bilirkişilerin 01.10.2014 tarihli raporuna göre 1 numaralı alternatiften 156 parsel sayılı taşınmaz lehine, 155, 159 ve 160 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir....
Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....