Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzük' ün 33. Maddesinde; "Türk Medeni Kanununun 590 ıncı maddesinde belirtilen sebeplerden birinin gerçekleşmesi halinde, sulh hakimi, tereke mal ve haklarının yazımı için terekenin defterinin tutulmasına karar verir. Yazımı yapılan tereke mallarından gerekenler Türk Medeni Kanununun 591 inci maddesine göre mühürlenerek koruma altına alınır. Mühür altına alma yazımdan önce de yapılabilir. Mühürlenmeyen mallar için de uygun koruma önlemi alınır. Miras bırakanla birlikte oturanların ikametleri için zorunlu olan taşınmaz bölümleri ile ihtiyaçları için gerekli eşya mühürlemenin dışında tutulur. Kütüphane veya pul koleksiyonu gibi tespiti uzun zamana ihtiyaç gösteren taşınırlardan oluşan mallar, mühürlenmek veya kasa gibi güvenilir bir yere konulmak suretiyle muhafaza altına alınır....

olduğu halde tapu kaydında da ''...'' ve ''...'' olarak yazılmış olması nedeniyle hükmün infazında tereddüt oluşacağından, öncelikle adı geçen kişilere ait tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi için dava açmak üzere davacıya süre verilmesi ve dava açıldığı takdirde sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden, kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; mahkemece 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu uyarınca pay satışının mümkün olup olmadığının tespiti için satış vaadi sözleşmesine konu taşınmazların belirlenen tarımsal niteliğinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı İl veya İlçe Müdürlüğünden sorulup görüşü alındıktan sonra tescilin mümkün olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu hususun araştırılmaması da doğru değildir....

    Bireyin yaşamı ile özdeşleşen ve kişiliğinin ayrılmaz bir parçası olan kimliği ve aile bağları ile ilgili bilgileri içeren nüfus kayıtlarında haklı nedenlerin varlığı halinde değişiklik ve düzeltme yapılması isteme hakkı, maddi ve manevi varlığını koruma, geliştirme hakkı kapsamında olup, bunun dava yoluyla talep edilebilmesi Anayasanın 17. maddesinde bağdaşmaktadır. Ayrıca kişilerin ad, soyadı, cinsiyet ve doğum kaydı gibi bilgilerinde herhangi bir nedenle meydana gelen değişikliklerin resmi kimlik kayıtlarında yer almasını sağlamak amacıyla dava açmaları hak arama özgürlüğünün bir sonucudur. 4721 Sayılı Türk Medeni Yasasının 27. maddesi hükmü uyarınca "kişi haklı nedenlere dayanarak adının değiştirilmesini hakimden isteyebilir." Hangi hallerin haklı sebep teşkil ettiği konusu her bir davadaki özel koşullara göre mahkemece belirlenecektir. Bu belirleme yapılırken objektif koşullardan çok değiştirme isteminde bulunanın mahkemeye sunacağı özel nedenlerin dikkate alınması gerekir....

    İhtilaflı dönemde davacı önce tarım bağ-kur sigortalısı sayılmış bu dönem borçları ihya kapsamına alınmış ancak tevkifatlar kurum hesaplarına yatırılmış olmasın rağmen denetmen raporuna dayalı olarak alt kimlik bilgilerinin olmaması sebebi ile sigortalılık iptal edilmiştir. İlk derece mahkemesince yöntemince yapılan araştırma sonucu, tevkifat belgesindeki bilgilerin davacıya ait olduğu belirlenmiştir. Davacı ziraat odası üyesi olduğu gibi toplanan deliller davacı lehine tarım bağ-kur sigortalısı sayılmasını gerektiren koşulların varlığını ortaya koymuştur. Kurum uygulaması bir kez tevkifat var ise ziraat odası kaydı da bulunuyor ise ilgili kişinin müteakip yıllarda tarım bağ-kur sigortalısı sayılması gerektiği yönündedir. Bu itibarla aidiyet ve tespit talepleri yönünden verilen karar yerindedir. Davacı vekilinin istinafı reddedilen tahsis talebine yöneliktir. Ancak diğer koşullar yanında her türlü primin ödenmiş olması da gereklidir....

    Kimlik No: ...) ...'un Mirasçıları; 2- ... - (T.C. Kimlik No: ...) 3- ... - (T.C. Kimlik No: ...) İSTİNAF EDENLER 4- ... - (T.C. Kimlik No: ...) 5- ... - (T.C. Kimlik No: ...) VEKİLİ : Av. ... - KATILMA YOLUYLA İSTİNAF EDEN DAVALI : DİĞER DAVALILAR ...'ın mirasçıları; : 1- ... (T.C. Kimlik No: ...) - ... 2- ... (T.C. Kimlik No: ...) - 3- ... (T.C. Kimlik No: ...) - 4- ... (T.C. Kimlik No: ...) - ... VEKİLLERİ : Av. ... & Av. ... ... DAVA : Şirket Ortağı Olunmadığının Tespiti ve Alacak İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 22/02/2022 YAZIM TARİHİ : 02/03/2022 Davacılar tarafından davalılar aleyhine Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ......

      TC kimlik numaralı davacı ...'ın nüfusa eş ve çocukları ile, ... İli, ...İlçesi, ...Mahallesi/Köyü, cilt no 17, hane no 2, BSN 3'de nüfusa kayıtlı, ...... TC kimlik numaralı ... Demirkol'un ise nüfusa anne baba ve kardeşleri ile kayıtlı olduğu, mahkemece adı geçenlerin aynı kişi olduklarının tespiti ile sözkonusu ikinci kaydın iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. 1. Yasal hasım olmaları ve dava sonucu itibariyle miras hukukunu yakından ilgilendirdiğinden; ..... bütün mirasçılarının davalı sıfatı ile davaya katılmaları gerekirken, mahkemece re'sen gözetilmesi gereken bu durum nazara alınmadan ve taraf teşkili de sağlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi, 2. Kamu düzeni ile yakından ilgili olan nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, Türk Medeni Kanunu'nun 284. maddesinde belirtilen koşullar saklı kalmak kaydıyla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu uygulanır....

        Dava, hakkında koruma kararı ve evlat edinilmesinde ana-babanın rızasının aranmaması kararı verilen ve koruma kararı gereği hakkında bakım tedbiri uygulanan küçük hakkında yapılan işlemlerin iptali ile davacılara teslimi istemine ilişkindir. Küçüklerin evlat edinilmesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 305 ila 312. maddeleri arasında düzenlenmiş olup, kural olarak 309. madde gereği küçüklerin evlat edinilebilmesi için anne babalarının rızasının gerekli olduğu, iki istisnai durumda ise 311. madde gereği rızanın aranmayacağı, buna göre; anne-babanın kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa ve küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa artık evlat edindirme işlemlerinde rıza aranmayacak ve durum 312. madde gereği mahkemece karar altına alınacaktır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Yağma HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1- Mahkemenin tensip ara kararı uyarınca, 07.11.2014 tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü İnterpol Daire Başkanlığına sanıklara ait nüfus kayıt örneğinin gönderilmesine dair yazı yazıldığı, yazılan yazının sonucunun beklenmeyip dosya arasında sanıkların kimliğini ispata yarayacak herhangi bir kayıt bulunmadığının anlaşılması karşısında; yabancı uyruklu sanıkların ilgili makamlar aracılığıyla nüfus kayıtları getirtilmeden ve/veya soruşturma makamınca sanıkların beyanı üzerine tespit edilen kimlik bilgileri ile, sanıkların kolluk tarafından tespit edilecek parmak izlerinin ve fotoğraflarının Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne gönderilerek Geçici Koruma Yönetmeliğinin 21 ve 22'nci maddeleri uyarınca sanıkların Türkiye'ye kabul edilen yabancılardan olup olmadığının ve varsa yabancı...

            ye teslim edildiği, ancak söz konusu malzemeler teslim yerine ulaştırılmadığı, bu şekilde sanıkların hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda; Gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, sanık ...’nün kimlik bilgilerinin başkası tarafından kullanıldığı yönünde şikayetçi olduğunu beyan etmesi karşısında; bu konuda şikayetinin olup olmadığının araştırılması, var ise konu ile ilgili dosyanın celbi ile bir örneğinin dosya içine alınması, suça konu malzemelerin taşındığı ... plaka sayılı römork ile...plaka sayılı çekicinin suç tarihinde sahipleri olan ... ve ...’ın kimlik bilgileri ile adreslerinin tespiti ile duruşmaya tanık sıfatıyla çağrılarak, sanıklarla römork ve çekicinin kullanılması konusunda anlaşmalarının olup olmadığı, sanık ...'...

              ün kimlik bilgileri kullanılarak çıkartılan ... numaralı hattın iletişime açılması nedeniyle, sanıklar hakkında özel belgede sahtecilik suçundan açılan kamu davasında; sanık ...'ın, suç tarihinde askere gitmek için işten ayrıldığını sözleşmeyi kendisinin düzenlemediğini; sanık ...'nun ise 350'ye yakın alt bayilerinin olduğunu ve kendisinin sadece hat işlemlerine onay verdiğini savunması; katılanın dosya içerisinde mevcut suç tarihinde kullandığı imza örnekleri ile suça konu 24.04.2009 tarihli sözleşme üzerindeki katılana atfen atılan imzanın benzer olması ve sözleşme ekindeki sürücü belgesindeki fotoğrafın katılana ait olup olmadığı konusunda bir inceleme yapılmaması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; abonelik sözleşmesindeki yazı ve imzaların sanık ... ve katılan ...'...

                UYAP Entegrasyonu