Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, dava dilekçesinde 1938 yılının Şubat ayının 28 çekmesi nedeni ile 29.02.1938 olan doğum tarihinin gününün 28 olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, doğum tarihinin 28.02.1938 olduğu halde her nasılsa nüfusa 29.02.1938 olarak kayıt ve tescil edildiğini ileri sürerek bu yanlışlığın düzeltilmesini istemiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin 1/b bendine göre aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir ise de nüfus düzeltme davalarında amaç kişinin gerçek doğum tarihinin yıl, ay ve gün olarak belirlenip düzeltilmesidir....

    Birinci dava; gerçeğe aykırı olarak nüfus kütüğünde gerçek babası yerine, ... nüfusuna onun çocukları olarak hatalı şekilde tescil edilen davacıların, bu hatalı kaydın düzeltilmesi istemine ilişkin olup, 5490 ayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36/1-a maddesinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlandığından; Mahkemece, davacıların ... üzerindeki nüfus kayıtlarının iptali istemine ilişkin davanın tefriki ile asliye hukuk mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilerek, eldeki davaya babalık davası olarak bakılıp nüfus kaydının düzeltilmesi davasının sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile babalık davası yönünden de görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir....

      nın çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin ..., gerçek babasının da ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler dikkate alındığında....'nın gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan Leman ve Şemsettin hanesindeki nüfus kaydının iptali ile gerçek annesi... nüfus kaydına ilişkin ilk talebi nüfus kayıt düzeltme davası olup asliye hukuk mahkemesinin ...'...

        Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacının birinci talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Davacının ikinci talebi olan gerçek anne ve baba hanesine kayıt istemi de anne yönünden çocukla ana arasındaki soybağı doğumla kurulduğundan yine nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olması baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. İkinci talep baba yönünden ise anne ve baba arasında evlilik ilişkisi bulunmadığı durumlarda soybağının düzeltilmesi davasıdır. Bilindiği üzere; baba arasındaki soybağı ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmü ile kurulur....

          Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiği söz konusudur. (HGK 30.01.2008 gün 2008/2-36-47 sayılı kararı) Somut olayda; evlilik dışı 25.06.2002 tarihinde doğan ...davalı anne Sevği hanesine baba adı Mehmet Sami olarak 26.07.2006 tarihinde tescil edildikten sonra, davacı ile davalının 09.05.2008 tarihinde evlenmeleri sırasında tarafların yazılı müracaatı üzerine 16.06.2008 tarihinde davacının nüfusuna tescil edilmiştir. Davada, ...nin baba yönünden nüfus kaydının düzeltilmesi istenilmiştir. İddianın kabulü halinde, yukarıda da açıklandığı gibi; ...nin kayden babası görünen davacı ... yönünden nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığından, baştan yanlış olarak kütüğe kaydedildiğinden ve tarafların bundan haberdar olduklarından söz edilmesi gereklidir. Bu itibarla davanın soybağı ile bir ilgisi bulunmamaktadır....

            Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. (HGK 30.01.2008 tarihli ve 2008/2- 36- 47 sayılı kararı) Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, 4787 sayılı Kanun'un 4'ncü maddesi kapsamı dışında olup, aile mahkemelerinin görevine girmez. Asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına giren nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarında, Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi gereği, nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Somut olayda dava, davalılar T5 ile T6 (Altınsoy)'ın gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek babaları olan H.Ali Altınsoy ve gerçek anneleri olan Ayşe Altınsoy olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir....

            Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, davalıların çocuğu olarak gerçeğe aykırı belgelerle nüfusa tescil edilen ve yine gerçeğe aykırı belgeyle ölüm kaydı işlenen Neriman Kuran isimli kişiye ait nüfus kayıtlarının sahte olduğu iddiası ile iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yetkisizlik kararı verilmiştir. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının "düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Nüfus kütüklerindeki “doğru olmayan kayıtların” düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....

            Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur (HGK 30.01.2008 gün 2008/2- 36- 47 sayılı kararından). Somut olayda; 10/01/1985 doğumlu davalı T3n, davacı T1 ve eşi Nazire ERASLAN oğlu olarak 19/08/1991 tarihinde nüfusa tescil edilmiş, gerçek baba ve annesi oldukları iddia edilen davalılar T5 ve eşi T6 01/03/1982 tarihinde evlenmişlerdir. Davacıların iddiasının kabulü halinde çocuk ile anne ve baba arasındaki soybağı kurulacaktır. Davada ana ve baba yönünden davalı T3n kaydının düzeltilmesi istenmiştir. Davacının iddialarının kabulü halinde, yukarıda da açıklandığı gibi; T3 kayden baba ve annesi görünen kişiler yönünden nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe kaydedildiğinden ve tarafların bundan haberdar olduklarından söz edilmesi gereklidir. Bu yönden davanın soybağı ile bir ilgisi bulunmamaktadır....

            Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur (HGK 30.01.2008 gün 2008/2- 36- 47 sayılı kararından). Somut olayda; 10/01/1985 doğumlu davalı T3n, davacı T1 ve eşi Nazire ERASLAN oğlu olarak 19/08/1991 tarihinde nüfusa tescil edilmiş, gerçek baba ve annesi oldukları iddia edilen davalılar T5 ve eşi T6 01/03/1982 tarihinde evlenmişlerdir. Davacıların iddiasının kabulü halinde çocuk ile anne ve baba arasındaki soybağı kurulacaktır. Davada ana ve baba yönünden davalı T3n kaydının düzeltilmesi istenmiştir. Davacının iddialarının kabulü halinde, yukarıda da açıklandığı gibi; T3 kayden baba ve annesi görünen kişiler yönünden nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe kaydedildiğinden ve tarafların bundan haberdar olduklarından söz edilmesi gereklidir. Bu yönden davanın soybağı ile bir ilgisi bulunmamaktadır....

            Bu nedenle davacının birinci talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Davacının gerçek anne ve baba hanesine kayıt istemi de anne yönünden yine nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. Davacının, çocukların gerçek ana babası üzerine kayıt istemi ise anne ve baba arasında evlilik ilişkisi olmadığından baba yönünden soybağının düzeltilmesi davasıdır. Bilindiği üzere, çocukla ana arasındaki soybağı doğumla; baba arasındaki soybağı ise ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmü ile kurulur. Esasen soybağına ilişkin uyuşmazlıklarda, kişisel durum ile ilgili nüfus kaydında yer alan bilgi "doğru" olarak doğmuş ve kütüğe tescil edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu